Giriş
(5)

Parmak yalayan kasiyer, memur, esnaf vs.

ya ben lan neyse
kasiyer poşet verirken ya da memur kağıt verirken parmağını yaladığında ne düşünüyorsunuz ve oraya tekrar gitmemeyi düşünüyor musunuz?
kasiyer poşet verirken ya da memur kağıt verirken parmağını yaladığında ne düşünüyorsunuz ve oraya tekrar gitmemeyi düşünüyor musunuz?
0
ya ben lan neyse
(08.03.23)
hayir oraya tekrar gitmemde bir etkisi olmaz. kagit sayarken parmagini yalasa da yalamasa da o paralar, kapi kollari, asansor dugmeleri, pos cihazi tuslari falan zaten kirli. diger insanlarin yaptiklarindan bagimsiz olarak senin elini agzina veya gozune goturmeden once yikiyor olman lazim.
0
hot potato
(08.03.23)
Bu konuya çok takıntılı bir arkadaşım vardı. Kasiyerlerle falan kavga ederdi.
Hep anlamsız gelmiştir bana.

@hot potato'nun hakkı var. Her şey o kadar kirli iken bir tek o konuya yoğunlaşmak ve o kadar streil olmak fikri çok anlamsız geliyor bana.
0
Mirket
(08.03.23)
Hijyen kısmı da önemli ama parmak yalayıp bir iş yapanları gördüğümde hep şaşırıyorum. Çocukken sadece kemal sunal filmlerinde gördüğüm bir şeydi çünkü. Bir keresinde alacağım simit için son dakika kağıdı saran kişi parmağını yalayıp katlamıştı. Simitin o kısmını atmıştım.
0
ruhen hastayim ben
(08.03.23)
Valla düşündüm de ben bir şey alırken buna dikkat etmiyormuşum bile. Bundan sonra da pek etkisi olmaz herhalde. O parmak yalanmasına gelene kadar tonla kire bulaşıyor.
0
Amaranta ursula
(08.03.23)
hiç dikkat bile etmedim şu ana kadar
0
roket adam
(08.03.23)
(7)

bu araç fiyatları eninde sonunda bir yerde patlamayacak mı?

avatar is back
öncelikle tr'de yaşamıyorum. bizim peder'e bi araba alalım dedik, tek beklentimiz aşırı eski olmasın ve otomatik mümkünse iyi olur yoksa manuelden devam. açtım sahibinden'i gözlerime inanamadım ya! bunlar nasıl fiyatlar? sonra bir kaç arkadaşı aradım da herkes diline dolamış aynı zırvalığı "abü norm
öncelikle tr'de yaşamıyorum. bizim peder'e bi araba alalım dedik, tek beklentimiz aşırı eski olmasın ve otomatik mümkünse iyi olur yoksa manuelden devam. açtım sahibinden'i gözlerime inanamadım ya! bunlar nasıl fiyatlar? sonra bir kaç arkadaşı aradım da herkes diline dolamış aynı zırvalığı "abü normoal ya bugün almazsan daha artar, bulabilirseniz alın hemen" modunda. çıldıracam yahu bu nedir? burda 3k£'a alınabilecek araba hadi orada olsun 4k£, hadi vergiler şu bu 5k£ olsun. hatta o değil direkt 2 katına okey deyip küfrede küfrede verelim 6k£. iyi de aynı aracı türkiye'de 18-19bin£'a satıyorlar. yahu bu nasıl dengesizliktir? nasıl herkes "yoh kanka al yauv şindi daha sonra zam gelir bulaman" gibi diyebilir?

tamam hükümet çığrından çıkardı vergiler şu bu ama bir gün sonuç olarak patlamayacak mı bu rezilce sistem? nasıl bir dengesizliktir bu?

1- www.autotrader.co.uk mesela şu 2,5k£ adamları aradım bir kaç parçası değişmiş, motor arıza vermiş gelirken ama basit bişey varmış hallettik dediler. tr'de muadillerine bakamadım bile.

2- www.autotrader.co.uk babama yarayacak araç tam da bu aslında, boyutu km'si vs. yahu bu 3k£ olan araç ama tr'de ilanlar 450k (20bin sterlin evet şaka değil) civarı böyle temizler ve sorunsuzlar için.

tamam anlıyorum tr'de enflasyon var ama dediğim gibi burada 3k£ olan araç olsun orada 6k, diyelim ki sorunlu ülke napalım falan ama 20k nedir? işin daha saçması yine aynı birimde £ olarak bakarsak araçların sıfır fiyatları arasında mantıklı bir ilişki var. burada opelin crossland'i 21k£ civarı (500'e yakın), tr liste fiyatı ise 700k.

evet enflasyon var, evet araç gelmiyor, evet çip krizi var ama arada %80 ötv farkı var, onu sıfır araçlarda kardan kısarak %50'lere çekmişler o kadar. hadi bulamıyorsun 50-100 rüşvet veriyorsun neyse ne.

yahu bir gün bu yoluna girmeyecek mi? zincirin son aşamasında 450k'ya, muadili yurtdışında 80k falan olan aracı alan adamda patlamayacak mı? sonsuza kadar böyle devam mı edecek? akşam müsait olursam çip meselesini de araştıracam da çok sinirlendim ve gıcık oldum bu konuya.

lütfen "yiğenim daha da zam gelecek" demeyin. o paraya burada 4-5 tane bi tık daha güzel araç alır milleti ubere, uber eats'e yollatırım hiç bişey elime geçmezse aylık 1500-2000£ geçer yahu (meşakketi çok biliyorum, sadece absürtlüğe dikkat çekiyorum)

yani sonuç olarak bu nedir? ne olacak bunun sonunda? hayal meyal 94 krizi zamanında da hatırlıyorum babam anlatırdı araba fiyatları ev fiyatlarıyla kafa kafaya olmuştu bilmem ne. yine benzeri süreçte olduğumuz kesin de aynı şekilde mi patlayacak yine?
0
avatar is back
(08.03.23)
Araç fiyatları vergiden vs bağımsız olarak müthiş saçma bir noktada şu anda. Standart insanın kullanacağı hyundai'lerde bile dolar bazında %50-60 yükseğe satılan bir çok model var. Şu anda bu fiyatlardan araç alanlar durduk yere galerileri zengin ediyor. Vergisel değil pazar kaynaklı bir durum var.

Ben arabaya dolar bazında daha fazla para vermeyi reddediyorum ve almıyorum. Çip krizi muhabbetini kullanıp kısıtlı bir arz yaratarak zengin oluyor birileri. İkinci elde de benzer bir durum var. Konu vergiden bağımsız olarak, arzı kısarak fiyat rekabetini ortadan kaldırmak gibi düşünebilirsin. Talep çok olduğu için de yapmaya devam edebiliyorlar. Yoksa bu arz kıtlığında şubat ayında tüm zamanların en yüksek satışlı şubat ayı gerçekleşti.
0
roket adam
(08.03.23)
vergi düşmediği sürece rakamın düşeceğini sanmıyorum ki ekonomik kriz + deprem ile ekonomimize son çivi çakıldı.

Bence olası senaryo TL'nin hızla değer kaybetmesi ama ev araba fiyatlarının o hızda değişmemesi yani dolar olarak düşmeleri. Ama Türkiye'de inanılmaz bir nüfus/talep var geçmişte bunu hesaba katmadan "1+1 ev o kadar etmez ya", "bu paraya araba almam" diyordum ama sonuç olarak hep ben zararlı çıktım (hiç ev araba alamadım) Mesela sığınmacı etkisini geç, şimdi depremzede etkisi çıktı emlak yine uçuşta. Bir sürü araba pert oldu parası olan yenisini almaya çalışacak. Sigorta para verse bile araba bulunmuyordur eminim. Yani düşmesi için de bir sebep yok gerçekten. Efendilik arayan batıya gitsin burada *** :/

Türkiye'de ilginç bir saadet zinciri var. Ama mesela geçen bakmıştık bizim de bir yurtdışı durumu var, eşimin 5 yıl önce aldığı Polo'yu şimdi satarsak İngiltere'de sanırım sıfırını burada sattığımız fiyata alabiliyoruz :D veya yarısını ayırıp yine iyice bişey de alabiliyoruz. Çok acayip gerçekten.
0
nhk ni youkosu
(08.03.23)
Demişsin ki:

hayal meyal 94 krizi zamanında da hatırlıyorum babam anlatırdı araba fiyatları ev fiyatlarıyla kafa kafaya olmuştu bilmem ne. yine benzeri süreçte olduğumuz kesin de aynı şekilde mi patlayacak yine?



Hazır sahibinden e girmişken ev fiyatlarına da bak, öyle ev ile araba fiyatları aynı falan değil. Kadıköyde deprem yönetmeliğine uygun 4+1 apartman dairesi yaklaşık 1 milyon pound. Aynı şekilde o paraya ingilterede neler neler yaparsın… döviz bazında gelirlerin artması sonrasında düzelecek bu düzen düzelirse.
0
cek
(08.03.23)
sikinti zenginin gitgide daha cok zenginlesmesi, fakirin fakirlesmesi. 70 milyon nufus, kalan 10 milyon nufus icin marabalik yapiyor.

sifir premium araclar avrupadaki muadilinin 2-3 kati fiyata satiliyor ama kimsenin umrunda degil cunku alanlarin ortalama geliri, ortalama bir avrupalinin gelirinin cok cok ustunde. Ayni sekilde ev fiyatlari da umurlarinda degil.

Yaw bizzat tanidigim 1000+ dairesi olan adam var. 10 degil, 100 degil..
Tipik 3. dunya ulkesi problemleri bunlar..

nasil duzelir: vergi kacaginin, hirsizligin ortadan kaldirilip, kademeli olarak OTV'nin indirilmesi lazim. Havuz problemi, alttan kaciran buyuk bir musluk var. O muslugu tikamadan cozemezsin.
0
cooperr
(08.03.23)
insanlardaki eline üç kuruş para geçince hemen araba alma, olan arabayı değiştirme merakı bitmedikçe fiyatlar inmez. insanlar ne zaman türkiye gibi hele hele istanbul gibi toplu taşıma ağının yaygın olduğu bir şehirde araba satın almanın gereksiz olduğunu anlarsa o zaman iner.
bir de yatırım olarak alanlar o da ayrı bir felaket.

temelde artışın sebebi bu arz talep ilişkisi.

burada en masum olan kısım vergiler. kaldı ki araba özel tüketim olduğu için bunlar daha yüksek olmalı ve halk toplu taşımaya özendirilmeli.
0
astronom bey
(08.03.23)
konu sadece vergi değil. araba yurtdışında bir sarf malzeme kullan-at değiştir bir ürün. türkiyede ise sınırlı bütçesi olan insanlar için bir yatırım. bu yüzden kimse yahu bu eskidi ucuza vereyim demiyor.

ikinci faktör alım gücü. türkiyede piyasadaki alıcıların yüzde kaçı fazla düşünmeden sıfır bir opel crossland alıp keyfine bakabiliyor. yüzde kaçı çok sınırlı bir bütçe ile elindeki parayı en iyi değerlendirme derdinde ? %5 - %95 gibi bir orandır muhtemelen.

yurtdışında gelire kıyasla araç ucuz. tahmini 6-8 aylık asgari ücret ile bahsettiğin crossland alınıyordur. üstelik kendini sıkmadan 3-5 yıl kredi imkanları da vardır.

aynı aracın türkiyedeki denkliği 87.5 aylık asgari ücret. krediyle almak istesen enflasyon nedeniyle 3 araba parası ödeyeceksin.

sonuçta ne oluyor. ikinci elde iş görecek araçlara talep patlıyor. burada da gelir yüksek olsa bahsettiğin araçların kimse yüzüne bakmazdı. bizler de o araçları hadi 2.5k sterlin olmasın ama 5-6k sterline alıyor olurduk.
0
orpheus
(09.03.23)
Ben araba konusunun bir süre sonra normalleşeceğini düşünüyorum. Yani vergiler normalleşecek, ev alamayan "araba alayım bari" kafasından çıkacak. Ama ne zaman olur bilmiyorum.
Yurtdışından bakıp mana aramak kolay değil buna, biz kendimize 1 araba alırken devlete 3 araba alıyoruz. Bunun üzerine KDVsi şusu busu. Makul değil.
0
SiyamkedisiZorro
(09.03.23)
(2)

Sizce kılıçdaroğlu kkm faizlerini öder mi?

burakdonmez95
Geçen sene ödemeyeceğiz falan demişti sizce öder mi? Seçime kaldı 2 ay. 3 aylık girsek kemal dönemine denk geliyoruz.
Geçen sene ödemeyeceğiz falan demişti sizce öder mi? Seçime kaldı 2 ay. 3 aylık girsek kemal dönemine denk geliyoruz.
0
burakdonmez95
(08.03.23)
KKM'ye girişleri durdurabilir, sistemi toptan kaldırabilir, ama mevcut sözleşmelerin faizini ödememek gibi bir çılgınlık yapacağını hiç sanmıyorum.
0
roket adam
(08.03.23)
ödememek gibi bir şey olmaz. devlet söz verdiyse arkasında durur ancak sistemi iptal eder.
0
co2s2
(08.03.23)
(6)

sizin için küçük benim için büyük bir sorun

bugisme
evet başlıkta da özetlediğim gibi, canım çok sıkkın, çeşitli antidepresanlar kullanıyorum, büyük bir motivasyon düşükşüğü yaşıyorum.2014 yılında girdiğim yüksek lisanstan 2018 yılında şehir değiştirmem ve evliliğim sebebiyle tez dönemindeyken ilişiğim kesildi, sonrasında yıllar sonra afla geri dönm
evet başlıkta da özetlediğim gibi, canım çok sıkkın, çeşitli antidepresanlar kullanıyorum, büyük bir motivasyon düşükşüğü yaşıyorum.

2014 yılında girdiğim yüksek lisanstan 2018 yılında şehir değiştirmem ve evliliğim sebebiyle tez dönemindeyken ilişiğim kesildi, sonrasında yıllar sonra afla geri dönmeye karar verdim. sadece tezimi yazıp şu sürüncemeden kurtulmak istiyorum. Ailem, arkadaşlarımın sürekli “ne oldu senin tez işi?” sorularından artık bunaldım. Artık çocuğum da var ve zaman yönetimini de başaramıyorum. Yeni bir danışmanım var ama çok ilgili birisi değil gibi, ara sıra whatsaptan yazışıyoruz. benden çaba bekliyor, konu bulmamı bekliyor ama geçen dönemi de boş geçirip çöpe attım, Aslında gözümde büyütüyorum farkındayım ama dedim ya ruh halim iyi değil, şimdi çalışma bahanesi ile bir kafedeyim ve burada takılıyorum.

zamanla bilimsel konu arama yöntemlerini de unuttum. bana eğitim yönetimi adına yabancı kaynaklı veritabanı/ websitesi/ dergi veya konu önerisinde bulunup beni bu yükten kurtulmama yardım eder misiniz? tuttuğumu koparacağımı biliyorum ama bir gaz lazım, bana bir dürtü lazım bana bir el uzatan lazım, düşenin halinden düşen anlar gerçekten trollük yapmıyorum canım çok sıkkın, şu konuyu bulsam yardıracağım ama kaldım öyle :(
0
bugisme
(08.03.23)
Bu kadar sıkıntı yapacağına yüksek lisans yapma? Antidepresanlara başlamana, bir sürü buhranlar yaşamana değecek bir şey değil. Belli ki istemiyorsun da zaten, ne gerek var?
0
roket adam
(08.03.23)
yapmam benim hayat sıtandardımı bir nebze yükseltecek, dersleri vermişken burada noktalamak kendimden nefret ediyorum davranışı olacak.
0
🌸bugisme
(08.03.23)
Master tezinde daha önce çalışılmış bir konu çalışılabilir. Olabildiğince basit düşün. Bilimsel bir hedefin yoksa tezsiz yüksek lisans yapmalıydın.

Evlenmişsin, şehir değiştirmişsin, ne yapacağını bilmiyorsun...masterın bedava olmasının sonuçları bunlar.
0
scholar
(08.03.23)
Konuyu kendin belirlersen daha şevkle çalışacağını düşünüyorum. Yani başkasının belirleyeceği, bölümünle ve ilgi alanlarınla alakasız saçma sapan bir konuya ne kadar adapte olabililirsin ki?

Çok kasmadan, rahat çalışabileceğin ve en önemlisi ilgini çeken, merakını cezbeden bir konu bulman en iyisi olacaktır. Bir süre sonra tez yazdığını bile unutup kendi merakını tatmin edersin.

İnsanların ne sorduğuna ve ne dediğine de takılma. Onlar susmaz... Tezi bitirsen yüksek lisanstan mezun olsan bu sefer de "Ee ne işine yarayacak şimdi bu?" derler. Kisacası derler de derler... Eğer çok rahatsïz olursan böyle bir durumda konunun odağını onlara çevir. Kafalarını kurcalayacak, kendileri ile ilgili bir soru sor.

Ya da daha iyisi soru soran bir kadınsa "Sen biraz kilo mu aldın son zamanlarda?" de. Ondan sonra bir süre başka bir şey düşünemeyecektir. :D
0
anaphylacticshock
(08.03.23)
"yapmam benim hayat sıtandardımı bir nebze yükseltecek"
maddi bir karkı sağlamayacaksa ve zamanın da yoksa
bir sonraki affı da bekleyebilirsin
0
mantık
(08.03.23)
konu ne yazarsan belki benzer konu uzerine yuksek yapmis, ya da o konuyla alakali sektorde calisan arkadaslar yardimci olabilir.

sana "bir konu bul" diyen tez danismani olmaz, danismanin zaten kafasinda bir plan, bazi ilgi alanlari falan olmasi lazim..

yuksek yapmanin hayat standardini yukselttigine ben sahit olmadim bu arada, uyarayim..gelir olarak katkisi sifir olur, kartvizitte guzel duruyor o kadar.
0
cooperr
(08.03.23)
(9)

yoğun suçluluk hissi

denizzz
deprem bölgesine gidip insanlara yardımcı olmadığım için müthiş bir suçluluk hissediyorum. hafta sonu ile birleştirip iş yerimden de birkaç gün izin alıp 5-6 gün için gitme şansım var ama ben bunu yapamıyorum. Yapamama sebeplerim de "üşüyeceğim", "tuvalet bulamayacağım", "belki uyuyacak yer bile bul
deprem bölgesine gidip insanlara yardımcı olmadığım için müthiş bir suçluluk hissediyorum. hafta sonu ile birleştirip iş yerimden de birkaç gün izin alıp 5-6 gün için gitme şansım var ama ben bunu yapamıyorum. Yapamama sebeplerim de "üşüyeceğim", "tuvalet bulamayacağım", "belki uyuyacak yer bile bulamayacağım" gibi kaygılar. zaten esas bana kendimi kötü hissettiren de bu kaygılarım. insanlar orada günlerdir ne çileler çekerken ben kendi rahatımı düşünmeyi bırakamıyorum. şunu da görüyorum, günlük hayatta rahatı benden çok daha yerinde olan binlerce insan gitti oraya. bakıyorum aralarında oyuncular, akademisyenler vs var ve haftalardır o koşullarda yaşıyorlar. böyle örnekleri görünce daha da yerin dibine girecek gibi oluyorum, yani diyorum ki kendime "3-5 gün rahat uyuyamayacaksın diye, düzenin birkaç gün bozulacak diye oturduğun yerde oturuyorsun, ne bencil insansın sen".

var mı benim gibi hisseden? ya da baştan gözünde büyütüp sonra oralara gidip insanlara yardımcı oldukça biraz kendine gelen. ya da tamamen dışarıdan bir gözle bakıp yazdıklarımı değerlendirecek, bana yol gösterecek olan? hepinize şimdiden teşekkürler.
0
denizzz
(08.03.23)
Ben öyle düşünmüyorum, buradan giden "sıradan" insanlar da bir süre sonra depremzede gibi oldu orada, ben bunun bir faydası olduğunu sanmıyorum. Ha ekstrem durumlara adapte olacak bir eğitimin becerin vardır o ayrı bir konu ama ben sıradan bir insanın orada yük olacağını düşünüyorum. Ayrıca bahsettiğin oyuncuların akademisyenlerin orada ben depremzedelerle aynı şartları paylaştığını zerre düşünmüyorum. Suçluluk duyması gereken biri varsa o da 3 gün yardım götürmeyen devlet olmalı ya da ne bileyim çadırları daha pahalıya satmak için depoda çadır bekleten Kızılay olmalı, ben neden suçluluk duyayım. Biz yıllarca vergi ödüyorsak başımıza 40 yılda bir bi felaket geldiğinde devlet bize sahip çıksın diye ödüyoruz, ya bireysel bir durum olur kimseyi yanımda aramam kendi başımın çaresine bakarım da böyle toplumsal bir durumda insan devletini arar yanında, eğer halktan insanlar böyle bir durumda vicdan azabı çekiyorsa suçluluk duyuyorsa bu da yine devletin ayıbıdır benim gözümde insanlarının psikolojisini bu duruma getirecek acizlikte hareketleri olmamalı devleti yönetenlerin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
Sizin o gördügünüz oraya gitmiş olan ünlüler oyuncular kiraladıkları lüks karavanlarıyla gidiyorlar. Karavanda yatak var tuvalet var duş var. Sen ben gitsek gerçekten bu temel ihtiyaçlardan yoksun kalırız. Hasta düşeriz perişan oluruz. Çünkü orda ki depremzedeler çadırda prefabrikte kalıyor. Bunlar bile çok kısıtlıyken bu temel ihtiyaçları nasıl karşılayacaksın. Ayıp senin benim değil devletin ayıbı. Onun için uzaktan da olsa yapabileceğini yap ve vicdanını rahat bırak
0
limonlu eksi
(08.03.23)
Hocam yardım etmek için oraya gitmenize gerek yok en basitinden arkadaşlarım haftalardır tüyap kongre merkezinde tiny house üretiyor, boyuyor ve temizliyor gönüllü bir şekilde. Madem bir şey yapmak istiyorsunuz siz de başvurun. Tuvalet de var buysa sizi engelleyen şey.
0
ruhen hastayim ben
(08.03.23)
Devletin elini çektigi bir yerde vatandasin bu kadar çirpinmasi bana tuhaf geliyor açikçasi.
0
Avoiding The Puddle
(08.03.23)
2 gün önce samandağ'dan geldim. Eğer bir kurum çatısı altında değil de bireysel olarak gidiyorsanız durum daha da kötü. Birincisi konaklama yapmak için ya kendi çadırınızı götüreceksiniz ( bu ihtimal de çadır kuracağınız yeri bulmak gbi bir sorun ortaya çıkıyor ) ya da 300-400 kişinin yanyana yattığı sahra çadırlarında konaklayacaksınız.

Duş yok, yani var da yok, 400 kişinin kullandığı prefabrik duş ve tuvaletler var. Yemek konusu sıkıntı, ya aş evinin önünde sıra bekleyeceksiniz, ya da yanınızda götürdüklerinizi yiyeceksiniz.

Yani aslında işin türkçesi, temizlik ve hijyen ile ilgili ortalama bir hassasiyete sahipseniz orada insanlara faydalı olabilme imkanınız sıfır. Benim gibi pislik içinde günlerce yaşayabilecek bir yapıya sahipseniz zaten her şartta hayatta kalırsınız.

Sağlık personeliyseniz orada çok faydanız dokunur insanlara, onun haricinde koli taşıma, kıyafet dağıtma vsvs işler zaten kurumların personelleri tarafından yapılıyor.

Yani sözün özü, üşüyeceksiniz, tuvalet bulamayacaksınız, uyuyamayacaksınız, o sebeple desteğinizi uzaktan sağlamanız daha iyi olur, hiç suçluluk hissi duymayın.
0
ebeş
(08.03.23)
hiç hissetmiyorum açıkçası, vergimi vermişim bağışımı yapmışım, enkaz altına da kendim gideceksem neden çalışıyorum bu ülkede. ayrıca arama kurtarma tecrübem yok, orada kalabalık yaparsam daha çok zararım olur oradakilere.
0
roket adam
(08.03.23)
Hak veriyorum size.
Muhakkak vardır sizin gibi düşünen.

Yardıma gidenler de haliyle bizim gibi insan sonuçta kendilerine göre ihtiyaçları olacak ve giderilecek... diye düşünersek yaşadığımız psikolojik sıkıntı şimdiden biraz olsun hafifler.
0
diyecevaplandı
(08.03.23)
bulunduğunuz yerde faydalı olmayı da deneyebilirsiniz. yardım toplama ya da organize etme gibi.

bir de bölgeye giden gelen bir kaç tanıdığım, nitelikli insanlara ihtiyacın daha fazla olduğunu, düz insana ihtiyacın çok olmadığını ilettiler. 3 liralık iş yapmak için 5 liralık kaynak harcamaya gerek var mı?

şahsen ben ne yaptım? maddi yardım yaptım. bir de şirketin gemilerinden birini gönderdik yardım malzemesi ile doldurup. o malzemenin toplanması, yüklenmesi 3-5 günümüzü aldı, çalıştık gece gündüz. sanırım işin manevi yönünü bu şekilde gidermiş oldum.
0
co2s2
(08.03.23)
ismi var. survival guilt.
ben yakinlarimi kaybettim diye sucluluk duyuyorum... misal niye evi degistirmedik. niye o haftasonu sehir disinda degillerdi. enkazdan kendimiz cikardik bazilarini. niye oteki enkazlara yetisemedik falan filan. hayatta olduklari surece yapmam gerekenleri yaptim mi..
0
camussar
(08.03.23)
(11)

Remote iş'ten ofis'li işe dönmek hk.

baldan kaymak
bir üst level pozisyon ve %50 gibi bir artış teklif ettiler.pozisyonun önü de açık bir sonraki role hazırlık olarak. Ne düşünürdünüzEdit: çekmeköy'den ataşehir.
bir üst level pozisyon ve %50 gibi bir artış teklif ettiler.

pozisyonun önü de açık bir sonraki role hazırlık olarak. Ne düşünürdünüz

Edit: çekmeköy'den ataşehir.
0
baldan kaymak
(07.03.23)
10 tl'nin %50'si başka 100 tl'nin %50'si başka şimdi. Ciddi bir maaş farkı yaratıyorsa ve ofise ulaşım eziyet değilse ben kabul ederdim. Remote'tan çok bunaldığım için subjektif bir cevap olabilir bu.
0
dr doofenshmirtz
(07.03.23)
Yukarıdaki yoruma katılıyorum
0
gadlemler
(07.03.23)
Ben full remote olayından yılmıştım. Hibrite döndüm dünyam renklendi, 2 yılın ardından üstüme başıma bi şeyler almaya başladım. Yüzde 50 zam gayet iyi. Ben olsam geçerdim.
0
asap raki
(07.03.23)
doktor haklı bence de. parasal olarak büyük fark varsa geçilebilir. ama mesela tuzladan şişliye gideceksen geçilmez :) yeterli bilgi yok isabetli bir cevap için.
0
roket adam
(07.03.23)
2 sene full remote'tan ofise gecmis, sonra zorla 2+3 kabul ettirmis bir insan olarak soyleyeyim. evden calismayi seviyorsaniz kesin ozlersiniz.

pozisyon sizin icin ne kadar onemli bilmem ama soyle dusunun. is degistirmek zaten bir kumar, fazla para ok ama illaki seveceginiz bir is olmayabilecegi ihtimalini unutmayin. yeni olur da mutlu olmazsaniz her sabah kalkip ne giyeceginizi dusunmek, toplu tasimada (veya trafikte) zaman harcamak size eziyet gibi gelecek. baskalariyla ayni ofisi paylasacaksaniz eger, onlarin telefon konusmasina, bildirimlerine, oksurmesine vb seylerine maruz kalacaksiniz. bunlar bilmediginiz seyler degil ama belki tekrar dusunmeniz icin faydali olur.

ha ama belki de cok seversiniz. duzgun insanlarla calisiyor olursunuz. denemeden de bilemezsiniz.
0
supergirl
(08.03.23)
Yüzde 50 iyi artış. Çekmeköy'den Ataşehir gayet makul. Hem de daha üst level. Ben kabul ederdim.
Ofis'li iş olmasına takılmazdım.
0
burfak
(08.03.23)
ben reddettim kısa süre önce ama başkalarına tavsiye etmiyorum kendi yaptığımı.
yani kabul edin bence.
yol daha makul sizin örnekte.
bir de hibrit ise kesinlikle kabul edin.
0
nuisance
(08.03.23)
ben geçtiğimiz yıl sonu aynı kararı vererek hibrit çalışan bir şirketin teklifini kabul ettim 50% artışla. geçtiğim şirket beklemediğim bir biçimde 100%'e yakın yeni yıl zammı yaptı, bu da ekstra şans oldu. bu noktada şirketin zam dinamiklerini, ekip kültürünü eski ve mevcut çalışanlara sorun, iyi araştırın. öncelikleriniz önemli. kariyerinizin erken yıllarındaysanız, içinde bulunduğumuz saçma enflasyonist ortamda alım gücünüzü korumak niyetindeyseniz değerlendirebilir. yeni tecrübeler edinmek ve networkünüzü geliştirmek de işin artısı olacaktır.
0
piflo
(08.03.23)
Ben asla ofise dönmem
0
mirty
(08.03.23)
Valla istanbulda olsam kabul ederdim ama aydın-corum-gaziantep arası gidip gelebiliyoruz. e gittigimiz yerden calisiyorum rahat oluyor.

O yüzden eskisi gibi istanbulda otursam net kabul ederdim. evde oturacağıma gider ofiste otururum. zaten ev giderleri artıyor.
0
ananiyimioguz
(08.03.23)
Mesafe makul öyle trafikte öldüm bittim durumu olmaz. Arada ben de aynı güzergahta ofise gidip geliyorum. Remote çalıştığına göre bilişim sektöründe olduğunu varsaydım, %50 ciddi bir tutara denk gelir hayat standartını yükseltir. Haftada 5 gün olmadığı sürece 2-3 gün gitmeli bence çok sorun değil arada ofise gitmek iyi bile geliyor. Kısacası ben olsam kesin değerlendirirdim.
0
Lethe
(08.03.23)
(16)

Seçim süreci

sanguine
Dincilik ve gericilikten bütün hücreleriyle nefret eden biri olarak zerre heyecanım yok. hatta kk aday olacak dedikodusu iyice artınca epey moralim bozulmuştu, sonra akşener rest çekince ilk defa heyecanlandım belki 7 hazirandan beri. acaba dedim, gerçekten yavaş veya imamoğlunu ilan edecekler de ak
Dincilik ve gericilikten bütün hücreleriyle nefret eden biri olarak zerre heyecanım yok. hatta kk aday olacak dedikodusu iyice artınca epey moralim bozulmuştu, sonra akşener rest çekince ilk defa heyecanlandım belki 7 hazirandan beri. acaba dedim, gerçekten yavaş veya imamoğlunu ilan edecekler de akpden kurtulacağız diye. şu an meral akşenerin akşamki surat ifadesi gibiyim. asla kk'nın kazanacağına inanmıyorum. istanbulun göbeğinde yaşayan, üniversite öğrencisi çocukları olan çokça tanıdığıma bakıyorum (çocukları akpli değil) dibine kadar kk ile dalga geçiyorlar, gülüyorlar, iktidardan hoşnut olmasalar bile bu adamlar asla gidip de bu adama oy vermez, imkansız bu. bunlar böyleyse anadoludakileri vs hayal edemiyorum bile. türk insanı için kk şu anda dalga figürü, son derece pasif bir imajı var. bugün tvde chplileri gördüm gözlerime inanamıyorum hala, grup toplantısında aglayan mı dersin, haykıran mı dersin kim jon un görmüş koreliler gibiydi herkes hiç abartmıyorum. bir muhalif olarak rte'nin en çok kk'ya yenilmesini isterim, ama bu hal nedir ya, sanki adam dün ilan edildiği sırada gökten inmiş, bu zamana kadar 2009dan beri hiç seçim kaybetmemiş gibi. zaten halk tv vs dışındaki kanallarda da (ağır yandaş olmayanlarda en azından) üç gün önceki heyecan yok olmuş durumda. spikerlerin, yorumcuların da heyecanı gitmiş. gerçeğin farkında herkes.

şunu sorayım, siz nasıl hissediyorsunuz. bir de iki akp artığı ile toplamda üç dincinin yönetime aday olması hatta cb yardımcısı olması için oy verecek olmak da bana aşırı derecede rahatsız edici ve saçma gelmeye başladı. dünkü metin yayınlanana kadar çok umursamıyorum ama kk kazanırsa akp zihniyeti kısmen de olsa gene iktidar olacak bu da şaka gibi değil mi? bu adamlar daha 2019a kadar azılı akp üyesiydi, devlet yönetimine dair bu kadar hassas konuların dincilerin yanında konuşulmasına anlam veremiyorum.

her türlü akpnin gitmesi en kötü seçenekten daha iyi ama bu şekilde iktidara gelecek hükümetin uzun vadeli olacağını hiç sanmıyorum. bu kadar curcuna yerine diğer kimseyi karıltırmadan sadece ip ve chp ikisi birlikte başkanlardan birini aday gösterse garanti alabilecekleri bir seçimdi bu.
0
sanguine
(07.03.23)
Be gayet mutlu ve umutluyum, KK istenmiyor geyiğinin de tamamen AKP troll'lüğünün algı çalışması olarak görüyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.03.23)
kk çoğumuzun favori adayı değil fakat kişiler üzerinden değil eylemler üzerinden düşünün, akplilerin zaten elindeki koz kılıçdaroğlunu karikatürize etmek çoğunun fikri yok bu yüzden laf anlatmaya enerji harcamayın, geçen eve usta geldi hala kılıçdaroğlu ssk yı batırdı muhabbeti yapıyor, nasıl batırdı diyorum fıs ses yok

kk benim asgari müşterekte buluşabileceğim biri, elimizde olan koşulları zorlamak zorunda olduğumuz bir zamandayız diye düşünüyorum
0
freebird5406_2
(07.03.23)
verilmesi gereken cevap şu: ülke son 20 yılda iyi yönetiliyor mu? Cevap hayır, dolayısıyla kime oy atmayacağım artık kesin diyebiliriz. 2 aday olacağı için vereceğimiz oy netleşti. bundan sonraki kısım ise yorumumdur:

altılı masa katılımcılarından ve altılı masa fikrinden hiç hoşlanmıyorum. davutoğlu ve babacan kesinlikle bir şansı daha hak etmiyorlar. diğer katılımcıları yine yeni yüzler oldukları için bir tık daha sıcak buluyorum. rte sonrası 6lı masa koalisyonunda her şeyin hayal ettiğimiz gibi olacağı konusunda endişeliyim. tek düşüncem, yaşam tarzına yönelik muhafazakar baskının bir nebze kalkacağı, ama onun dışındaki her şeyde ülkenin 3 aşağı 5 yukarı benzer vasatlıkta devam edeceği şeklinde. yine de bir değişim kesinlikle gerekiyor ve geç bile kaldı.

siyasal islamı 20 yılda köküne kadar denedik ve milletin çoğu artık bu fikirden nefret edecek kıvama geldi. korkarım chp iktidarı ile atatürkçülük de benzer bir yozlaşmadan geçiyor ve geçecek. bir 10-15 yıl sonra da bakalım nasıl bir akım gelir, onu da merakla izleyeceğiz.
0
roket adam
(07.03.23)
ben bu içine düştüğümüz gerçeküstü ve inanılması oldukça güç basiret ve beceri noksanı süreci gördükten sonra adeta cb yardımcıları sistemi dedikleri bu kaotik düzenin etrafımdaki muhalifleri bile ikna edemediğini görüyorum. ki bu insanlar geçmişte kkye oy vermiş insanlar. yani kesinlikle haklısın. internette orda burda kk güzellemesi yapanlara aldanmak gerçeği yansıtmıyor ve inan en saf tabirle kendini kandırmak olur. kk'nin beslemeleri dışında chp içerisinde de kimi insanlar seninle aynı şeyi düşünüyor. sadece kk'ye rağmen chp'de bir pozisyon alınamayacağını net bir şekilde biliyor insanlar ve tepki vermekten çekiniyor. yani bu kaçınılmaz bir sondu. ve aslında bir bakıma bu da bir tek adamcılık örneği olmuş oluyor malesef.

ekşisözlük'te bile kk'ye aday olmamalı asla kazanamaz vs diye entry giren yazarlar şimdi onları silip kazanacağını ifade eden entryler girmeye başladılar. işte bunlar hep sahibinin sesi cümleler.
kk istenmiyordan ziyade kk kazanacak aday değil önermesi gerçekçi bir söylem. nitekim bu böyle olduğu için 2 belediye başkanı adeta gölge aday gibi yardımcı olarak eklemlendi yanına. kusura bakmasın kimse ben chpliyim ve ilçe örgütlerinde yönetim kurulunda da yer aldım ama bu açıkça siyasal bir acizlik örneği gibi algılanıyor. yani adayımız kazanacak aday değil bari belediye başkanlarının hatırına oy verin demek gibi saçma bir şey bu. bu tutum bizatihi halkın ekseriyetinde çalışması imkansıza yakın bir durum ortaya çıkarmıyor diye düşünüyorum. twitter'a ekşiye bakılsa tuvalet terliği ve pet şişe bile olsa oy verecek bir kitle söz konusu. dolayısıyla bu platformlar anadoludaki halkın görüşlerini yansıtmıyor.
0
pardus
(07.03.23)
"siyasal islamı 20 yılda köküne kadar denedik ve milletin çoğu artık bu fikirden nefret edecek kıvama geldi. korkarım chp iktidarı ile atatürkçülük de benzer bir yozlaşmadan geçiyor ve geçecek."

roketadam+1

ölüm ve sıtma metaforunun çok doğru bir tespit olduğuna inanıyorum. ve hastalığın iyileşebileceği şeklinde umutla yaklaşıyorum bugün ki duruma. aksi takdirde hastalık süründürecektir ki belki ölümden kötü. ileride insanlar sürünmekten bir bakarsınız 2053'e kadar sıtmayı yaşadık ölelim daha iyi diye bunların kucağına atabilir kendilerini.

bunu düşündürense akp ve chp tabanının hatta herhangibir partinin tabanının zeka ve ikiyüzlülük konusunda akp'den farksız olduğunu görmem. bunlar bir şekilde yemeye başlarsa reisin 2053 hedefleri şaşmaz bu ülkede, umarım tersi olur da her şey çok güzel olur.

kısacası kişisel bazda umudum başından beri yok ama gelecek sisteme karşı hep umudum oldu.
0
gule gule
(07.03.23)
Son bir haftadır burda uzun uzun yazdım ama özet geçersem;


Kılıçdaroğlu 11 seçim kaybetti muhabbeti bi kere gerçekçi değil. 2010'da genel başkan oldu, 2011-14'te RTE zaten zirvesindeydi. 2015'te akp'yi tek başına iktidardan etti ama bahçeli saf değiştirdi. Sonra 15 temmuz falan derken rte'nin desteklenme oranı yine inanılmaz arttı. 2019'da da belediyeleri kazandı. Bu süreçte kendisinden önce %20 alan CHP'yi 25'e çıkardı. 2015'te HDP'ye, 2018'de İYİP'e partisinden oy geçmesine rağmen bu oranı sürdürdü yani demek ki aslında oyunu bir şekilde artırdı.

Niye Kılıçdaroğlu aday meselesine gelirsem, bu masayı o kurdu. türkiye'de başka kimse bu kadar farklı toplulukları bir amaçla bir araya getiremezdi. Masada dincilerin, akp eskilerinin olmasının bir amacı var. Yeni türkiyeyi kurma hedefiyle yola çıkarken sadece kendi istediklerinle giremezsin o yola. Şu an akp'ye oy veren insanlar akp sonrası dönemde bir anda koyu chpli olmayacaklar. Bu insanları çekecek makul sağ partilere ihtiyaç var.

Kazanacak aday değil konusunda da yoo gayet kazanacak aday. Bugün ORC'un anketi vardı mesela gayet kazanıyor. Aday gösterilmeden önceki anketlerde de çoğunlukla kazanacak oranları alıyordu. Bu adamı sevmeyen kitle var evet ama toplumun geneli nasıl chpli laik teyzeler olarak genellenemezse, alevi düşmanı koyu akpli yobazlar olarak da genellenemez. Ayrıca anadolu kırsalı dediğiniz yerin toplam nüfusu bir İstanbul etmiyor neredeyse. Kırsaldaki yaşlı dayıları zaten kazanamaz ama şehirde yaşayan, kirasını ödeyemeyen, deprem riskli konutta yaşayan, evine ekmek zor götüren insanları ikna eder. Bu da çok rahat yeter seçim kazanmasına.

İmamoğlu seçim yasaklı yahu mazbata alamıyor kaç gündür söyleye söyleye dilimde tüy bitti. Adamın seçilmesinin bir faydası yok ki? Yavaş da Kılıçdaroğlu'ndan 7 yaş küçük ve Kılıçdaroğlu'ndan daha enerjisiz. İyi bir belediye başkanı olabilir ama miting konuşması yapacak biri kesinlikle değil. Ayrıca Mansur için Kürtlerden oy alamaz derken yalan söylemiyoruz yani açık ve net konuştu HDP ki HDP kitlesi partisinin dediğini yapan bir kitle. Ankara bb seçiminde verdiler ama cb seçimi farklı bir mevzu. Ki ikisi de Kılıçdaroğlu'yla beraber kampanyada görünür olacaklar seçime kadar. İsimleri hep zikredilecek bu süreçte.

CHP grup toplantısını youtubedan izlerken ben bile duygulandım, buraya son kez çıkıyorum diyip güzel bir konuşma yaptı ki ben (daha önce farklı cevaplarda söylediğim gibi) azılı kılıçdaroğlucu biri değilim sadece durmadan hakkının yenmesine uyuzum. Artık cumhurbaşkanı adaylığı da resmileştiği için sonuna kadar yanındayım.

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet +1 internette kılıçdara laf edenler aktrolldür demiyorum ama aktrollerin gazına gelen samimi chpliler çok var. Kılıçdaroğlu'nun 13 yıllık genel başkanlığındaki üç beş gafını öne çıkarıp duruyolar, adam bi kere yürüyen merdivene ters bindi diye dalga geçiyolar ki orada duran merdiven bi anda çalışıyor yani :d RTE attan düştü bak iki yıl konuştuk şimdi kim hatırlıyor şerefli at cihanı :D

Ben tv'de öyle genel bir heyecansızlık görmedim ayrıca bugün ama denk gelmemiş olabilirim. FOX TV'de gayet enerjikti insanlar, başka da kanal yok zaten yandaş olmayan halk tv, tele1 falan dışında :D Akşener mutsuz olabilir, bozguna uğradı ama onun dışında mutsuz olacak kimse yok. Akşener bugün Fatih Altaylıya çıkacak orada bakarız duruma. Ama bence enseyi karartıcak bir durum yok. Gidip oyumuzu vericez ve kazanıcaz ^^
0
nundu
(07.03.23)
Ben Davutoğlu ve Akşener'i masada görmekten rahatsızım. Ama yapacak bir şey yok.

KK, normalde bir araya gelemeyecek grupları aynı masaya oturttu. Kim ne derse desin, bu ortamı o hazırladı ve mevcutlar içerisinde ondan daha iyisi yok.

Onun yerinde başkası olsa bugün CHP, küçük bir azınlığı tatmin eden, %18-22 arasında salınan bir parti olurdu. Zamanında öyle oldu, gördük.

O yüzden ben KK'yı destekleyeceğim, mecliste partisine oy vermesem de cumhurbaşkanlığı için oyum kendisine.
0
sailor
(07.03.23)
acikcasi kilicdaroglu olabilecek en kotu adaydi. olusan masa da hic cazip degil. ancak basimizdaki beladan kurtulamazsak bir sonraki sefere secim yapilabilir mi emin degilim. bir 5 sene daha bu gidisi kaldiramaz ulke.

bu nedenle kk'ya oy verecegim. zaten ilk donemde gecis tamamlandiktan sonra bu ittifak dagilir, herkes kendi basinin caresine bakar. mesele akp'den kurtulmak.

ve evet cok zorlu bir secim olacak. o kadar kotu bir karar alindi ki, olabilecek en kotu senaryoda girecegiz secime. kk'nin halk nezdindeki itibarini bilmeyenleri azicik sokaklarda dolasmaya, insan tanimaya davet ediyorum.

kac kisi benim gibi dusunur bilmiyorum. azicik muhafazakar egilimli olan insanlarin kk'ye oy veremeyecegini biliyorum. ve bu insanlar sandiginizdan daha coklar. hdp secmeninden falan daha coklar.
0
antikadimag
(07.03.23)
Aynı duyuruya ikinci cevap olacak ama yazayım.

Anadolulu muhafazakar adam KK'ya oy vermez argümanı çok sık kullanılıyor. Ama o adam zaten Atatürk kalksa gelse ona da oy vermez. Vermiyorlar abi, Caddebostan'da yaşayan seküler hayat alışkanlığı olan bir CHP'linin ikna olup AKP'ye oy atması ne kadar gerçek dışıysa tam tersi de öyle. Düşün sen partini değiştirip AKP'ye atar mısın? Inanın Mansur Yavaş aday olsa yine vermeyecekler. Oyuna talip olduğunuz bu insanlar sandığa gider, RTE'nin fotoğrafını görünce kıyamayıp yine verir. Öyle orta yollu bir adam bulur, oylarını alırız falan işlemez.

O yüzden, karşı mahalleyi ikna etmektense, bu mahallenin tüm oyunu alacak birini bulmak gerekiyordu. KK, HDP oyu da alabildiği için en iyi aday görünüyor.
0
sailor
(07.03.23)
Sailor+1
Erdoğan'ın açıklaması vardı yerel seçimlerden sonra. Bizim oyumuz düşmedi, rakiplerimiz birleşti diye. Kısaca olması gereken bu yani erdoğan karşıtlarını birleştirecek aday kazanır ki Erdoğanın oyları 2019dan sonra düştü bi de. İmamoğlu'ndan sonra bunu en iyi yapacak Kilicdar. İmamoğlu aday olamıyor ki ayrıca genç adam yani, bu seçimden cb olan kişi emekli olcak sonrasında. İmamoğlu Chp başkanı olur ileride diye düşünüyorum. O yüzden en ideali Kılıçdaroğlu şu senaryoda.
0
nundu
(07.03.23)
ben şahsen daha istiklal marşını ezbere okuyamayan, Atatürk'ün ilkelerini bilmeyen,Türkiyedeki illeri ilçelerin adını yanlış söyleyen, mersini güneydoğuda zanneden,Hz. Aliyi yazar zanneden, fenerbahçeli lefter i kaleci zanneden,çorum a ülke diyen, kim milyoner isteyene çıksa ilk sorudan elenecek bir insana prensip gereği oy veremem...yanlış yaptınız mansur yavaş'ı aday koymadınız bunun cezasını çekeceksiniz...umarım bu seçimde kaybederek partinin başından inersin KK
0
seindfeld
(07.03.23)
öncelikle amasız ve fakatsız erdoğan karşıtı bir kitle var elbette ama bu kitle toplam seçmenin yarısından fazla sayıda mı yani salt bu kitle seçim kazandırmaya yeter bir çoğunlukta mı asıl mesele burada gizli. elbette diğer yandan amasız ve fakatsız anti kılıçdaroğlu bir kitlede söz konusu.

bunu niye belirttim çünkü bu seçimi şuanki durumdan memnun olmayan herkes mecbur kılıçdaroğluna oy verecek veya kesin verir şeklinde bir düz mantıkla yorumlamanın çok kolaycı ve hatalı bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum. nitekim oy verme davranışı her zaman rasyonel temelli bir davranış olmuyor. bu hususta diğer parametreleri göz ardı ederek 2+2:4 eder şeklinde bir analiz yapmak oldukça yanıltıcı çünkü çoğu insan duygusal yoğunlukla oy kararı veriyor.

seçmen nezdinde bir gönül bağı ve güven duygusu inşa edebilmek şüphesiz çok kıymetli. insanlar ekonomi başta olmak üzere farklı konularda mevcut halden memnun olmasa da toplumda bir infial söz konusu olabilecek bir hava da söz konusu değil ilginç bir şekilde. yani evet her şeyin fiyatının artmasından rahatsız herkes ama sorunu çözebilecek olanın da yine erdoğan olduğuna inanan, dış güçleri suçlayan, bütün dünyada kriz var diyen, kılıçdaroğlu hdp ile aynı diyen insanları görmezden gelmek de yanıltıcı olacaktır. özellikle anadolu seçmeni bu denklemde çok kritik bir rol oynacak benim fikrim.

ek olarak son haftadaki masa gelişmeleri. kumar masası, kazanamayacak aday, noter masası, tek adamlık söylemleri, hdp faktörü vs bunlar da şüphesiz hiçbir etkisi olmayan söylemler olmayacak. bunların da etkisi olacağını düşünüyorum. ve masanın ilan ettiği metnin önümüzdeki süreçte başka gerilimlere de gebe olabileceği ihtimalini tamamen sıfır olarak görmüyorum. yanılabilirim elbette.

herkes için kolay olmayan çok boyutlu ve çok değişkenli bir seçim olacak bu.
0
ezkaza
(07.03.23)
herkes istediğine oy verebilir elbette saygı duyuyorum ama ben kemal kılıçdaroğlu'na asla oy vermem. yani kerhen de olsa vermem. bu konuda çok keskin ve netim. ve inanın benim gibi düşünen azımsanamayacak sayıda insan mevcut.

kemal kılıçdaroğlu'nun kişisel olarak kötü bir insan olduğunu düşünmüyorum ama çeşitli konulardaki geçmiş ve güncel görüşleri üzerine cb seçimlerinde kendisine oy vermem kendi nazarımdaki müesses nizam bakış açıma göre imkansız. ve ek olarak kemal kılıçdaroğlu'nun bu yönüyle insanları kendisinin karşı tarafında birleştiren ve konsolide bir yönü söz konusu.
0
debian
(07.03.23)
mevcut duruma göre bile çok bıçak sırtı bir aday. riske atılmayacak seçimi riske attılar. deprem öncesinde ilk turda kesinlikle vermeyecektim. ikinci turda bile belki diyordum. ama depremden sonra ilk işin bunları göndermek olduğu kanaatine vardım.

zaten yönetemeyeceklerine adım gibi eminim. mecliste zaten vermeyeceğim. oylarımla ex-akplileri meclise sokacak halim yok.
0
paintov
(07.03.23)
artık seçime adaylarla ilgili haberleri okumuyorum bile.
tüm enerjimi vaktimi abd vatandaşlığı alabilme üstüne harcıyorum.
0
aslindasorunumpsikolojik
(08.03.23)
Kılıçdaroğlu kazanacak, at fava bekle. Tabiiki bu ülkenin sorunları bi seçim sonucuyla çözülecek değil. O kadar köklü sorunlar var ki, her şey planlanıp yoluna sokulsa ve çözülene kadar hiç taviz verilmese, 50 sene falan sürer. O yüzden her halükarda abd veya avrupaya gitmek mantıklı seçenekler.
0
fobfilm
(08.03.23)
(2)

Hediye orak hangi apple watch ürünü tavsiye olunur?

Wolfware
merhabalarbir hafta sonra kardeşimin doğum günü var. kendisi uzun zamandır apple watch istiyor. almak istiyorum fakat bütçem çok fazla değil. 5-6 bin tl civarına alınabilecek bir versiyonu var mıdır?
merhabalar

bir hafta sonra kardeşimin doğum günü var. kendisi uzun zamandır apple watch istiyor. almak istiyorum fakat bütçem çok fazla değil. 5-6 bin tl civarına alınabilecek bir versiyonu var mıdır?
0
Wolfware
(07.03.23)
apple watch se 40 mm o civarda fiyatları. gayet de yeterli bir cihaz.
0
roket adam
(07.03.23)
Örme kırmızı kordonu var çok şık duruyor bütçeyi aşmıyorsa eklenebilir
0
kararsızataletfilozofu
(07.03.23)
(2)

Google Chromecast mi ? Xiaomi Mi TV Stick mi ?

lilith 979
ikisini de kullanmış olup karşılaştırabilecek var mıdır?tv için mi stick kullandım aslında daha önce ama chromecast uygulama bağlantı vs daha iyi olabilir gibi geliyor. projeksiyon iptv netflix vs için kullanılacak.hangisini tavsiye edersiniz ?
ikisini de kullanmış olup karşılaştırabilecek var mıdır?

tv için mi stick kullandım aslında daha önce ama chromecast uygulama bağlantı vs daha iyi olabilir gibi geliyor.
projeksiyon iptv netflix vs için kullanılacak.
hangisini tavsiye edersiniz ?
0
lilith 979
(07.03.23)
ikisini de aktif olarak kullanıyorum, chromecast kesinlikle daha iyi. bir kere kesin olarak daha hızlı ve ben aldığımda daha ucuzdu.
amazon.com.tr'de satılıyor 800 küsür liraya.
0
roket adam
(07.03.23)
Ek soru,
Acaba Chromecast, mi box gibi kendi başına çalışıyor mu yoksa aplikasyonlar için streming şart mı
0
kisa
(07.03.23)
(4)

Eğitime öğrencilere yatırım yapan şirketlerin beklentileri ne?

trgydl
Örneğin büyük bir yazılım firması Oracle öğrencilere ücretsiz program veriyor Amerika’da. SAP bilgisayar laboratuvarı bağışlıyor falan. Maddi yardımlar sponsorluklar veriyorlar. Bunların sosyal medyada duyurulması dışında nasıl bir katkı bekliyorlar? Burs gibi yardımdan bahsetmiyorum. Programlarının
Örneğin büyük bir yazılım firması Oracle öğrencilere ücretsiz program veriyor Amerika’da. SAP bilgisayar laboratuvarı bağışlıyor falan. Maddi yardımlar sponsorluklar veriyorlar. Bunların sosyal medyada duyurulması dışında nasıl bir katkı bekliyorlar? Burs gibi yardımdan bahsetmiyorum. Programlarının öğrenilmesine yönelik katkılar. 100 öğrenciden belki de 99 u o programı kullanmayacaktır?
0
trgydl
(07.03.23)
Büyük firmada çalışacak öğrencilerin yüzde 99u oracle, sap vs kullanacaktir. Tedarik zinciri, üretim, muhasebe, finans, ik, satış vs vs.

Bu noktada bu erpleri bilen adam yetiştirmek demek sirketlere hazir adam gitmesi, bu erpleri bilen kisilerin çoğalması demek.

Benim Türkiye'de okudugum okulda da var sap dersi misal.

Ha bir de ne kadar çok kişi bilirse piyasada o kadar bilen adam olur, haliyle firmalar erp yatırımı yapacakken elinde bilen iş gücü olan erp yatırım yapmayi tercih edebilir.

Benim görüşüm bu.
0
logisticsmanager
(07.03.23)
logisticsmanager'ın dediği gibi tam olarak. uzun vadede bu eğitimleri veren şirketler müthiş kazanıyor. mesela cisco da öyle.
0
roket adam
(07.03.23)
100 öğrenciden 1'i bile çalıştığı veya kurduğu şirkette o programın kullanılmasına sebep olursa bu iş maliyetini çıkarmış olacak. Bu arada zaten herhangi bir maliyeti de yok. Program orada yazılmış şekilde duruyor.
Bir programı ne kadar çok kişi bilirse piyasada da o kadar yaygınlaşır.

Ayrıca insanlara henüz öğrenciyken yapılan yardım ve bağışların daha etkili olduğunu tahmin ediyorum. İnsan 20 yaşındayken fikirleri tam olarak oluşmamış olabiliyor ama 60 yaşında bir insanın fikrini değiştirmek daha zor olacaktır.

Yapılan bağışların hem şirketlerin hem de bireylerin bir kısmını vergiden düşebileceğini de ekleyelim.

Bildiğim kadarıyla Amerikan kültüründe bağış yapmak çoğu aile için standart. Ailelerin önemli bir kısmı yıllık kazancının %2 - %5'i civarında bir parayı bağış yapmak için kullanıyor, bütçesini o şekilde planlıyor.

Sizin sorunuzda büyük ihtimalle anlayamadığım kısımlar oldu. 100 öğrenciden 99'u neden o programları kullanmasın ki?
0
michael_knight
(07.03.23)
okula başladık ilk CAD programı solidworks.

şimdi solidworks kullanırsın kullanmazsın o başka mevzu ama herkes solidworks'ü bilir.

o sebeple daha iyi bile olsa ortalama bir adam torio yazılımını değilde gider solidworks'ü aldırtır firmasına
0
duyurukullanıcısı
(07.03.23)
(7)

hangi marka şarjlı diş fırçası iyidir

yirmibesonbes
ilk kez alıcam oral b markasına baktım yelpaze o kadar geniş ki nasıl neye göre karar vericem bilmiyorumaile olarak kullanıcam 4 başlıkla1000 liraya kadar çıkabilirimphilips ve braun da varmış. link de verebilirsiniz
ilk kez alıcam oral b markasına baktım yelpaze o kadar geniş ki nasıl neye göre karar vericem bilmiyorum

aile olarak kullanıcam 4 başlıkla

1000 liraya kadar çıkabilirim
philips ve braun da varmış. link de verebilirsiniz
0
yirmibesonbes
(06.03.23)
aile kismini anlamadim. bende bi pilli bi elektrikli pro timer var. sarjli asiri kotu zaten kablo falan konforsuz ustune titresimini begenmiyodum. modelin adinibilmiyorum tam. pilli olan vizir vizir ty.gl suydu. sadece duracell kullanmaya dikkat edilmeli diger piller cabuk bitiyor
0
ala09
(06.03.23)
@ala09 herkesin başlığı ayrı olacak
0
🌸yirmibesonbes
(06.03.23)
çok para vermeye gerek yok. bluetooth vs. 2 gün kullanılıp bir daha kullanılmayan özellikler.

1000 liraya çıkabiliyorsanız şunu alın madem : www.amazon.com.tr

hergün kafa değiştirmek bir süre sonra bıktırabilir.
0
brkylmz
(06.03.23)
Dostum kafa degistirip kullanilmaz kesin bilgi. o pilliden4 tane alsan daha mantikli
0
ala09
(06.03.23)
kafa değiştirip kullanılmaz +1. kafada ufak bir delik bulunuyor, oradan içeriye macun/salya kaçıyor.

aile setleri oluyordu oral-b'nin, bunlara bakabilirsin. 1000 lirayı aşacaktır tabii mecburen.

www.teknosa.com
şu var mesela, 4 fırçayı 1200'e alabilirsin bu şekilde.

ek: bütçeye takılıp tavsiye vermemişim ama ıncık cıncık özellikler brkylmz'ın dediği gibi gereksiz oluyor genelde, fiyatı da çok yükseltiyor. bütçe kısıtı olmasa oral-b'nin fazla baskı yapınca uyaran modelleri var, onları önerebilirdim sadece.
0
knight of cydonia
(07.03.23)
oral b 2900 var bizde, fazlasıyla yeterli bir cihaz. başlık değiştirerek kullanabilirsin tabii, neden kullanılmasın anlamadım. ama şarjı 4 kişiyi kurtaracak kadar yeter mi bilemedim.
0
roket adam
(07.03.23)
kafa değiştirip kullanılmıyor kesin bilgi
0
abi bi dizi buldum on numara
(07.03.23)
(12)

Arkadaşa borç verme hk

madurumdamadurum
Merhabalar,Arkadaşım diyemem aslında tanıdık gibi birşey, sadece iş yerinde görüşüyoruz yaklaşık 6 aydır ve iyi kötü bişeyler paylaşıldı aramızda ancak dışarıda bir samimiyetim henüz olmadı evi nerededir bilmem. Sadece kocasını çocuğunu arabasını bilirim o kadar. Her neyse.Bunun babası bundan borç i
Merhabalar,
Arkadaşım diyemem aslında tanıdık gibi birşey, sadece iş yerinde görüşüyoruz yaklaşık 6 aydır ve iyi kötü bişeyler paylaşıldı aramızda ancak dışarıda bir samimiyetim henüz olmadı evi nerededir bilmem. Sadece kocasını çocuğunu arabasını bilirim o kadar. Her neyse.
Bunun babası bundan borç istiyor oda veriyor 5.5k kadar ama ödemiyor bu acizlik oluyor kocasına söyleyemiyor daha önce de uyarmış uyarısına rağmen vermiş ve şimdide icralık olmuş geçen gün iş yerine kağıt geldi. Sana maaşı alınca veririm sende kredi kartı var çeker misin bana filan dedi tabi hem az tanıdığım için hemde miktarın çokluğundan söz veremem veremeywbilirim bende bu ay sıkışığım dedim geçtim.
Profilin iki yaşında çocuğu var kadın.
0
madurumdamadurum
(06.03.23)
+ olarak saçını boyattı 1.6k ya bu cumartesi, bugünde bu parayı istedi ve bu paranın bahsi yaklaşık bir ay önce geçti ben ona kenara at biröbir birikir demiştim.
0
🌸madurumdamadurum
(06.03.23)
üstünü çizebileceğin bir tutarsa senin için, geri almayacakmış gibi ver. olur da söz verdiği tarihte öderse ne ala.

diğer türlü borç gecikince üzüleceksen, iki de bir isteyeceksen hiç bulaşma.
0
brkylmz
(06.03.23)
"açını boyattı 1.6k ya bu cumartesi"
kendine acımayana senin acımana gerek yok

bir de sen erkeksen extra uzak dur bu işten verdiğin parayı istemeyi düşünüyorsan
0
mantık
(06.03.23)
Ben olsam iş arkadaşıyla girmem böyle bir muhabbete. Daha önce iş yerimde çalışan biri 10-15 kişiden az çok para alıp ödememişti. En son işten attılar.
0
boyalı kuş
(06.03.23)
kocasindan utanir ama sizden utanmaz hayatta vermez veya 2 sene sonra verir
0
ala09
(06.03.23)
cidden kocasına söyleyemiyor ama 6 aydır tanıdığı birinden mi istiyor?? üstelik lükslerinden de vazgeçmiyor? babasının borç aldığından bile şüphelendim şimdi, kendisi harcamış olabilir mi? mesela kocasına da der ki "madurumdamadurum" adında biri var iş yerinde, ona borç verdim ve geri ödemedi bana, eksiye düştüm. güvenmezdim.

kendine alışveriş yap, gez, ye, iç. borç verme sakın.
0
deartheodosia
(07.03.23)
verme sakın pişman olursun. 5.5k için icralık olan çalışan biri sana borcunu ödeyemez. durumu varsa da ödemez uğraşmaz. 1.6kya saçını boyattı diyosun öyle düşün.

hayatında olmasa eksikliğini hissetmeyeceğin biri. verme.
0
jelly bear
(07.03.23)
Sakın verme, baba-borç-koca filan hepsi dümen büyük ihtimal ile. Bu kadar parayı yakınlarından ve aileden kimseden isteyemeyip size kadar geldiyse;

tüm aileye ve sülaleye bu yöntemle borçlanmıştır zaten. Sakın acımayın, o para asla geri gelmez.

Bağış yapacak kadar önemsiz bir miktarsa sizin için, verin ve unutun.
0
John Bloor
(07.03.23)
saç boyatmaya 1600 lira veren birisi 5500 liraya tamah etmez. Verme bence de.
0
roket adam
(07.03.23)
Asla verme.
0
pro9it9is9
(07.03.23)
O bulur birini merak etme
0
baba553
(07.03.23)
Hepiniz haklıymışsınız dün x kişisine söylerim bende ondan isterim bari dedi ben o x kişsi ile görüştüğümde aynı sebepten almış ve geri ödemede sıkıntı yaşatmış vermedim bu sebeple ayrıca kuzenim vermez bana dedi yarına kadar lazım dedi bugünde diyor ki kuzenim haftaya verecek... yalancının mumu yatsıya kadar. Teşekkürler ilginize
0
🌸madurumdamadurum
(07.03.23)
(2)

Yol yorgunluğu

simbolmina
Selam. Şişli taraflarında oturuyorum ve Maltepe'de yeni bir işe başladım. Evden çıkıp 15dk yürüyorum ve metrobüs+metro ile toplamda 1.15 sonra is yerinde oluyorum. Giderken oturuyorum, dönerken metrobüste ayaktayım. Toplamda 8bin adım atıyorum Yaş 38 oldu, kilolu ve sağlıksız biri değilim ama çok yo
Selam. Şişli taraflarında oturuyorum ve Maltepe'de yeni bir işe başladım. Evden çıkıp 15dk yürüyorum ve metrobüs+metro ile toplamda 1.15 sonra is yerinde oluyorum. Giderken oturuyorum, dönerken metrobüste ayaktayım. Toplamda 8bin adım atıyorum

Yaş 38 oldu, kilolu ve sağlıksız biri değilim ama çok yoruluyorum. Daha önce de benzer işi, daha yakında yapıyordum ama bu kadar yorgun olmuyordum. Yolculuğun görece konforlu geçmesine rağmen bu kadar yorulmak normal mi?
0
simbolmina
(06.03.23)
hafta içi her gün 2.5 saat yol için bu kadar yorgunluk normal gibi görünüyor. benzer bir mesafeyi ben haftada bir yapmama rağmen eve gelince yorgunluktan uyuyakalıyorum. bende genetik bir karaciger rahatsızlığı var. eğer normal de de benzer bir yorgunluğu yaşıyorsanız kan değerlerinize baktırmanızı öneririm.
0
elvan abeyiylegezse
(06.03.23)
Şişli - maltepe arası kısa bir mesafe değil ki. Bence de yorgunluğunuz normal gibi geldi.
0
roket adam
(06.03.23)
(5)

dil öğrenmenin geleceği ve yapay zeka

anten
Şu anda deepl, chatgpt, notion gibi araçlar sayesinde hiç zorlanmadan beklemeden saniyeler içinde her içeriği bağlamına sadık kalarak istediğimiz dile çevirebiliyoruz. Hatta konuşma tonunu bile samimi falan gibi ayarlayabiliyoruz. Şimdi ses dinleme teknolojileri de hızlı gelişiyor. muhtemelen birkaç
Şu anda deepl, chatgpt, notion gibi araçlar sayesinde hiç zorlanmadan beklemeden saniyeler içinde her içeriği bağlamına sadık kalarak istediğimiz dile çevirebiliyoruz. Hatta konuşma tonunu bile samimi falan gibi ayarlayabiliyoruz.

Şimdi ses dinleme teknolojileri de hızlı gelişiyor. muhtemelen birkaç yıl içinde direkt konuşmamızı istediğimiz dile yazı olarak çevirebileceğiz.

Ben iş gereği yapay zeka konuşma motorlarıyla içerik de üretiyorum. Yani verdiğim bir metni neredeyse saniyeler içinde seslendirebiliyor hem de birçok insanın robot diyemeyeceği tonlamalarla.

daha ileri seviyede birinin sesini sample olarak alıp, onu bu motorda kullanabilen uygulamalar da var.

Yani 2-3 sene içinde benim türkçe konuşmamı alıp, simultane olarak karşı tarafa benim sesimle çevirebilecek uygulamaların ilkel hallerini görebiliriz. Hatta daha da hızlı bir şekilde gelişmiş halleri de gelebilir.

Bu durumda dil bilmek mesleki anlamda eski cazibesini yitirecek mi sizce? Yani 3 dil biliyorum, alman lisesinde okudum, fransa'da yüksek lisans yaptım b2 fransızcam var vs gibi kriterler artık o kadar da önemli olmayacak sanki?

Siz ne dersiniz merak ettim.
0
anten
(06.03.23)
bu teknolojiler cidden inanılmaz şeyler ve maddi kazanç anlamında dil bilmenin önemini biraz azaltabilir ama bence insanın dil öğrenmesi paranın ötesinde çok şey katıyor. kültürel olarak, öğrenme sürecinde belki o topluma karışarak vs... şimdi mesela Google translate kullanıp turist olarak gittiğin yerde iyi kötü işini görürsün evet ama dilini iyi konuşabildiğin bir yere gittiğinde veya yüz yüze iletişimde dil bilmek bence her zaman önemli olur.

biraz iş koluyla da ilgili bence. şimdi altı dil bilen bir doktor kendi kariyerinde bunların sadece birini kullanıyor olabilir, diğer dillerden maddi kazanç elde etmeyebilir ama üç dili akıcı konuşan birisi belki dış ticaret sektöründe sadece İngilizce bilen birine kıyasla çok iyi yere gelebilir. yahut aynı adam sekiz dil biliyordur ama bunu kullanacağı iş alanı yoktur.

bence şu an gerçekleşen şey sadece iletişimin kolaylaşması. dil bilmenin görece önemsiz bir şeye dönüşmesi için en az 20-30 yıl gerek. İngilizce, Almanca, Fransızca ve Latince bilen bir akademisyen sadece İngilizce bilenle aynı olmaz diye düşünüyorum, ikincisinin makinede yaptığı çeviriyi birinci de yapıyor zaten, hatta birinci orada hata veya eksik varsa onları da anlayabiliyor.

dilde yapay zeka bence şu an destekçi konumunda. bundan hareketle hatta tam aksine dil bilen insana daha çok yarar. İstanbul'da ayakkabı satan adam bile mesela iş görecek kadar dil öğreniyor vura kıra da olsa, nasılsa çeviri programları var deyip ona yönelmiyor. dil gibi kullanım alanı uçsuz bucaksız bir mefhumu öğrenmenin faydası az şey değil, bence yakın gelecekte azalmaz.
0
mark greg sputnik
(06.03.23)
dil bilmek bence mesleki anlamda uzun zaman önce cazibesini yitirdi zaten. ben hem ingilizce hem almanca biliyorum, teknoloji sektöründe almanca kullandığım bir an bile olmadı. bence ing dışı dil öğrenmek artık muhabbet etmek ve genel kültür açısından gerekli, bir de yurtdışında yaşamayı düşünüyorsan yerel dili bilmek önemli. onun dışında ingilizce bilen insan %95 yeterli oluyor. kültürel açıdan üstüne bir de fransızca bilen biri daha kültürlü olacaktır tabii ki ama iş açısından fark etmez.

sadece türkçe bilen birine yapay zekanın çok isabetli yardımcı olabileceğini düşünmüyorum maalesef çünkü türkçe diğer dillere göre az konuşulan bir dil ve dolayısıyla teknoloji yatırımı da o kadar çok yapılmıyor. o yüzden az bir ingilizce bilmek şart.
0
roket adam
(06.03.23)
evet dil bilmenin değeri azalıyor gibi görünsede , bu konuya iletişim yönünden da bakmak gerekiyor

Şöyle düşünün siz yabancı biri ile google translate kullanarak ne kadar sağlıklı iletişim kurarsınız, veya o kişi bu iletişimi me
ne kadar süre devam ettirmek ister. işte burada dil bilmenin önemi ortaya çıkıyor.

Ayrıca bu gibi durularda siz araya bir araç koymuş oluyorsunuz, buda iletişimi sadelikten ve basitlikten uzaklaştırıyor.

Bu açıdan düşündüğünüz de çeviriler ne kadar gelişsin veya hızlanırsa hızlansın aracısız bir iletişimin yani dil bilmenin önemi kolay kolay azalmayacak.
0
mrctrk
(06.03.23)
insanlarla birebir iletişim halinde olup, terimler üzerinden anlaşman gerekiyor ise konuşarak bence dil öğrenmenin bir cazibesi hala var. mesela satış sonrası hizmetler teknik masalarında almanca, italyanca, hollandaca, fransızca dillerini bilen çok iyi paralar kazanıyor ve kazanmaya devam edecek. birebir mühendisler arasında bir şekilde ingilizce anlaşılır fakat iş teknisyenlere bir şey anlatmaya geliyorsa sözlü olarak, o dili bilmek avantajlı.

ayrıca iddia ediyorum. istediğin kadar yapay zeka ve türkçe tercüme uygulamaları kullansınlar, bir ingiliz mühendis türk ustaya bu uygulamalar ile kesinlikle çözümünü anlatamaz veya teknisyen ingiliz mühendise derdini anlatamaz.

anlatabilse zaten otomotiv satış sonrası hizmetlerin uluslararası operasyonları türkçe bilen insan barındırmazdı.

lan server'ı cerver diye yazan insanlardan bahsediyoruz.

-------

not: almancam olsaydı, ingilizce bildiğim kadar bilseydim şu an bmw satış sonrası hizmetler uluslararası operasyondaydım.
0
rain when i die
(06.03.23)
Mesleki ifadesi çok önemli bir şey barındırıyor. Edebiyat. Ülkü Tamer, Sevin Okyay, Kutlukhan Kutlu olmasaydı belki Harry Potter iyi çevrilmediği için hiç hayatımıza giremeyecekti. Zaten Harry Potter ve Felsefe Taşı'nın YKY öncesi ilk çevirisi berbat. Bu insanlar iyi okullarda okumamış olsaydı İngilizceyi bu kadar iyi öğrenemezlerdi. Bu nedenle donanımlı insana hep ihtiyaç olacak. Böyle insanlar olmazsa toplum çöker. Birilerinin hep yukarı çekmesi gerekiyor toplumu.

Dil bilmek iletişimin kalitesini artırıyor. Fabrikada çalışıyorum. İngilizcenin İ'sini bilmeyen bir İtalyanla günaydın dışında bir şey konuşamadık. İngilizce bilen başka bir İtalyan şaka bile yaptı. Bu samimiyeti bilgisayarla kuramazsın.

Ve en önemlisi iletişim yabancı dilin ötesinde bir şey. Bazen bir el, bir kafa hareketiyle bile bir şey anlatabilirsin.
0
dissendium
(06.03.23)
(3)

Text to Video Converter

zemun
Bilgisayarın yaygın kullanımıyla birlikte değişik formatta pek çok dosya uzantısı oluştu. İnsanlık olarak bu uzantıları değişik şekillerde birbirine dönüştürmeyi başardık. Hatta manyetik, fiziksel bant ve kasetleri bile dijitale çevirebildik.Bir yapay zeka uygulaması olan openai.com'da DALL*E uygula
Bilgisayarın yaygın kullanımıyla birlikte değişik formatta pek çok dosya uzantısı oluştu. İnsanlık olarak bu uzantıları değişik şekillerde birbirine dönüştürmeyi başardık. Hatta manyetik, fiziksel bant ve kasetleri bile dijitale çevirebildik.

Bir yapay zeka uygulaması olan openai.com'da DALL*E uygulaması ile yazdıklarımızı, hayal ettiklerimizi bir şekilde gerçekte var olmayan görsellere çevirebiliyor.

Konunun özüne gelelim:

Yazdıklarımız: bir kitap, bir tiyatro, bir film senaryosu, bir matematik denkleminin çözümü uzak gelecekte mantıklı bir video görseline çevrilebilir mi?
0
zemun
(06.03.23)
Ulaşabildiği tüm görselleri yorumlayıp yazılan cümleye göre bir şeyleri harmanlayarak fotoğraf çıkartan yapay zeka, işlem gücümüz arttığında video da çıkarabilir neden çıkaramazın ki?

Benim aklıma teknik bir engel gelmedi. Görüntü konusunu ve görüntüdeki 3 boyutlu ortamı algılaması yeterli.
0
ananiyimioguz
(06.03.23)
şu anda textten video yaratabilen bir ai toolu var diye hatırlıyorum geçtiğimiz haftalarda görmüştüm ama bulamadım şimdi. bence kesinlikle mümkün olacak bu.

şu mesela dediğinin henüz emekleme adımları: elai.io devamının gelmemesi için bir sebep yok.
0
roket adam
(06.03.23)
aynen varmış ben de haberde gördüm şimdi www.donanimhaber.com
0
ananiyimioguz
(21.03.23)
(6)

Bakırköy'de evler neden pahalı

cemiyetin ünlü siması
istanbul depreminde yerle bir olacak bir bölge için kiralar çok değil mi?
istanbul depreminde yerle bir olacak bir bölge için kiralar çok değil mi?
0
cemiyetin ünlü siması
(06.03.23)
Elit semt diye biliniyor.
0
vizivozo
(06.03.23)
cesme,bodrum niye pahaliysa ayni sebeple,deprem riski istanbul kadar oralarda da var
0
essoist
(06.03.23)
bakirkoyun geneline elit denemez bence ama insaat kalitesi turkiye ortalamasinin ustunde, lokasyon, ulasim, marmaray, sahile yakinlik, insan kalitesi turkiye ortalamasinin ustunde, vs..
0
cooperr
(06.03.23)
ist genel olarak kirasina degmeyen bir yer. eski yerlesim yeri yesilkoy bu yuzden de daha degerli oluyor
0
ala09
(06.03.23)
istanbulun tüm popüler semtlerinde deprem riski var. onun dışında bir çok kısmı yaşanası bir bölge olduğu için pahalı.
0
roket adam
(06.03.23)
hastane bölgesi sayılır, doktor fazla
evler sağlam ve kaliteli
eski yerleşim
0
mantık
(06.03.23)
(10)

Araç piyasası düşer mi? (İkinci el)

ditu
Not: Lütfen elindeki mal değer kaybeder diye tedirgin olan arkadaşlar yazmasın.Temiz ikinci el araçlar 600 bin liradan başlıyor. Rezalet bir durum var ortada. Deprem vs derken her kulvarda oy kaybetmeye başladılar. Sizce seçim öncesi olası bir ÖTV indirimi veya yüksek adetli araç sipariş hamlesi gel
Not: Lütfen elindeki mal değer kaybeder diye tedirgin olan arkadaşlar yazmasın.

Temiz ikinci el araçlar 600 bin liradan başlıyor. Rezalet bir durum var ortada. Deprem vs derken her kulvarda oy kaybetmeye başladılar. Sizce seçim öncesi olası bir ÖTV indirimi veya yüksek adetli araç sipariş hamlesi gelir mi?
0
ditu
(28.02.23)
Seçim öncesi ötv indirimi gelebilir adettendir.

ama onun dışında araç fiyatlarının düşmeyeceğine dair uzun bir iktisadi açıklama yapılabilir. Özetle şu anda piyasada en ucuz sıfır otomobilin 500.000 lira civarında olduğunu görebilirsiniz. Bu ortamda eli yüzü düzgün bir ikinci el otomobilin fiyatlarının bu seviyede olması kaçınılmaz.

Bir de 10 kişiye 2 otomobil düşen bir ülkeyiz. Ortalama araç yaşı 10'un üstünde.
Yani piyasada öyle ciddi bir arz da yok otomobil az aslında bu nüfusta bir ülke için.

İstanbul trafiği aldatmasın ülkedeki araçların çoğu küçük bir şehirde toplanmış coğrafi olarak.

Haliyle üretici olmayan, sıfır araç arzı düşük bir ülkede ikinci el kıymete biner.

"Yaaaaa bayilerde araç yok" diyenler olacaktır. bayilerde araç olmayışının sebebi bayinin otomobili riske girmemek için az az getirmesi.

Biz zengin bir ülke değiliz, zengin taklidi yapan düşük gelirli bir ülkeyiz. Yani kazandığımızdan fazla harcıyoruz. Hem bireysel hem ülkesel olarak. Bu sebeple fiyat artışı kaçınılmaz. Fiyatların düşmesi zor bence.
0
anten
(28.02.23)
ötv indirimi geleceğini sanmam ama araç siparişi gelebilir tabii. bunun için araç fiyatlarını dolar bazında takip etmen lazım. dolar bazında şişik araçları satın almamak lazım. mesela daha dün baktım mercedes gla serisinde 2. el araçlar 100 bin dolar bandını geçmiş durumda, aracın normal satış fiyatından 20-25 bin euro daha fazla demek bu. bu araçları şu an zirveden alırsan zarar edeceğin kesin. ama atıyorum normal egea alacaksan, e bulunan da bir araç, en erken zamanda almakta fayda var.

tl bazında değer sürekli artacak onu zaten saymıyorum, yapacak bir şey olacağını da sanmam.
0
roket adam
(28.02.23)
ötv indirimi gelmez kesin bilgi.

fakat deprem sonrası şu an arz-talep çok dengesiz bir durumda(depremde bir sürü araç pert oldu, aracı olmayan depremzedeler de araç almaya çalışıyor) . bir süre sonra muhtemelen sonbaharda araç bulunurluğu düzelir.
0
nuisance
(28.02.23)
seçim sonrası dolar artınca bu fiyatları görmen hayal olur.
0
kanasla intihar eden adam
(28.02.23)
Deprem gibi afetlerden sonra geçtim indirimi ek vergiler bile gelebilir. Araç piyasası da düşmez zira millet sıraya girmiş. Bayilerde yüzlerce kişilik sıralardan bahsediliyor ve bu insanlar 60-100 bin lira gibi (700-800 binlik araçlar için) hava parası ödüyor.

Tüm bunlara ek olarak millet parasını bankada, faizde, altında tutmak yerine artık araba alıp onu yatırmayı tercih ediyor.
0
giovanne
(28.02.23)
Ev kredisi gibi sıfır araçlarda 3-5 aracı kapsayan bir düzenleme gelebilir. Onda da araç bulamazsınız zaten.
Şu an ki güncel Ev kredisi oranları ile ev alabilen duydunuz mu?
Sonuçta talep var ve bu talep bitmez. Fiyatlar da düşmez.
0
neymis
(01.03.23)
pandemi + deprem yikimi..

OTV'nin dusmesini beklemek hayal bence, hangi hukumet olursa olsun..
0
cooperr
(01.03.23)
kasım sonunda 2. el bir araçla aracımı yeniledim bayide.
ben aracı alırken hyundai i30ların sıfırına çıkardım eğer sıfır alabilecek olsaydım. bayideki arkadaşlara öyle mi yapsak dediğimde dedikleri şuydu: 150 kişilik sıra var, her ay 5 adet sıfır geliyor bu bayiye. ve arada torpilliler vs de oluyor, sıra gelmesi uzun sürer. ek olarak zaten bayiler yok cam filtresi yok bilmem ne diyerek zaten o ötv indirimini başka şeylerden çıkartıyor, hiç beklemeyin demişti bana. sözün özü ciddi bir arz fazla olmadığı müddetçe kısa vadede ötv indirimi gelse de sana bana faydası olmuyor. ki deprem bölgesinden gelecek ciddi bir talep olacak, ek olarak zaten depremin de ciddi bir maliyeti olacak maalesef.
ötv de zaten ilk 1999 depreminden sonra gelmiş ve deprem vergisi olarak da biliniyor. yeni gelecek hükümet ne kadar iyi niyetli olsa da elinde sih,rli değneği olmayacak sonuçta.
0
sirkelimon
(01.03.23)
Daha önce uzun uzun çok yazdık, özetle;

ötv düşse bile alacak araba nerede? ÖTV düşmesi için araç bolluğu olması lazım, ki araç satılmadığı vergi kaybı olduğu, sektör zor durumda kaldı diye devlet ötv indirmeli ve stok eritmeli piyasa.

Küfür edeceksiniz ama ben devletin yerinde olsam arttırırım ötv'yi, insanlar sıfır araba almak için rüşvet veriyor, "bana da biraz daha vergi verir herhalde" diye düşünürüm.
0
John Bloor
(01.03.23)
(6)

Mısır, tatil, ucus saati

delidiyorum
selamlar, nisan ayında ara tatilde deniz meniz sıcak olur diye mısır'a bakınıyorum. otele aklım yattı iyi güzel ama ucak saatleri çok acayip . gece 02:00 de mısır'a varış , dönüş de gece 03:00 de uçağın kalkışı. 2 cocuk var artı ben de tatilden gece 03:00 de dönsem baya yorgun olurum. 4 gece ote
selamlar, nisan ayında ara tatilde deniz meniz sıcak olur diye mısır'a bakınıyorum. otele aklım yattı iyi güzel ama ucak saatleri çok acayip . gece 02:00 de mısır'a varış , dönüş de gece 03:00 de uçağın kalkışı. 2 cocuk var artı ben de tatilden gece 03:00 de dönsem baya yorgun olurum. 4 gece otelde konaklama + 1 er gece gidiş ve dönüşte havalimanı oteli gibi birşey varsa orada mı kalsak ya da uçuş için başka bir öneriniz olabilir mi fikir almak istedim.

2. sorum. mısır ayarında hem uzaklık hem de fiyat açısından önerebileceğiniz bir destinasyon var mı?
zanzibar baktım fazla dogal geldi.
phuket ise otel ok, ucusu pahalı.
avrupa kıyıları -hirvatistan vs serin olabilir göreceli.
0
delidiyorum
(28.02.23)
sharm ve hurghada fiyat performans olarak şahane bir yer. havalimanları öyle bizdeki gibi gelişmiş yerler değil, hiç öyle bir şeye girmenize gerek yok. biraz yorgunluk olur ama değer. çok iyi bir seçim yapmışsınız bence. zaten iyi bir otel seçerseniz otelde takılacağınız için aşırı yorgunluk olacağını sanmam.

eğer kahire, luxor vs gidecekseniz o zaman ayrı tabii.

bütçeyi artırırım derseniz dubai de olabilir ama birkaç kat daha pahalıya gelir.
0
roket adam
(28.02.23)
geçen hafta sharmdan geldik çok çok iyi, özellikle tr ile karşılaştırınca fiyatlar 1/4 seviyesinde. uçuş da 2 saat sürüyor.
uçak saatleri dediğiniz gibi evet, biz 3 gece almıştık, ilk gece erken check out istedik, otel müsaitti kabul ettiler ama risk almak istemezseniz 4 gece rezervasyon yaparsınız. son gün de bütün gün otelde takıldık 11-01 arası odada uyuduk check out yapıp taksiyle havalimanına geçtik.
sharm küçük bir yer, taksiyle yarım saat sürer en uzak otel ve havalimanı arası o yüzden havalimanı oteli gibi bir şeye gerek yok.
biz sabah 7de istanbula inip direkt işlere geçtik, zaten hem 11-01 arası hem de uçakta uykumuzu almıştık ama çocuklarla nasıl olur bilemiyorum.
otellerin havuzları sııtmalı, denizin içi şahane, bence kesin gidin.
0
benaslinda
(28.02.23)
Araya kaynak yapmak istiyorum. Vize verme sureleri filan nasil?
0
nefertarii
(28.02.23)
her türlü yorumlarınız için teşekkür ederim baya coşkuya kapıldım şu an :)
@nefertaari şu bilgiyi gördüm > "Diplomatik, resmi, hususi pasaport sahibi Türk vatandaşlarının ise 90 günü aşmayan seyahatler için Mısır vizesi almasına gerek yoktur"
0
🌸delidiyorum
(28.02.23)
Yeşil pasaport olmayanlar için sharm'a gidiş şöyleymiş:

"1 Nisan 2022 itibaren geçerli olmak üzere, Güney Sina Vilayeti havalimanlarına (Şarm El Şeyh Havalimanı) ve limanlarına gelen ülkemiz vatandaşlarına, Akabe Körfezi ve St. Catherine bölgesine ziyaret mührü bulunan ve Dahab Nuweiba, Şarm El-Şeyh, Saint Catherine, Taba şehirlerinde bulunmaya izin veren 15 günlük turizm vizesi verilmektedir. Bunun için gidiş-dönüş uçak bileti, onaylanmış bir otel rezervasyonu ve 2.000 ABD Doları’ndan az olmayan yeterli nakit veya kredi kartı taşımaları şartı aranmaktadır."
0
nundu
(28.02.23)
hocam zanzibar nisan ayında pek modunda değil zaten. müslüman nüfusun ağırlıkta olduğu bir ada, ramazanda her yer kapalı oluyor, ayrıca muson mevsimi. otellerde, restoranlarda vs pek bir şey bulamazsınız.

mısır ya da dubai daha mantıklı.
0
kim mi kardashian
(28.02.23)
(10)

memlekete/aile yanına geri dönmek

portico quartet
bundan 6 yıl önce üniversiteye başlamak üzere o zamana kadar yaşadığım küçük şehirden ayrılıp büyük bir şehre taşındım. geçtiğimiz yaz ise ekonomik zorluklar, iyi bir iş bulamamak gibi sıkıntıların ve kendi alanımdan memnun olmayıp başka bir alanda ilerlemek üzere çabalamak gibi bir isteğin sonucund
bundan 6 yıl önce üniversiteye başlamak üzere o zamana kadar yaşadığım küçük şehirden ayrılıp büyük bir şehre taşındım. geçtiğimiz yaz ise ekonomik zorluklar, iyi bir iş bulamamak gibi sıkıntıların ve kendi alanımdan memnun olmayıp başka bir alanda ilerlemek üzere çabalamak gibi bir isteğin sonucunda geçici olacağını düşünerek ailemin yanına geri döndüm. bir süredir burada okuduğum bölümle ilgili bir iş yapıp artan vakitlerde başka bir alanı öğrenmeye çalışıyorum ama zaman zaman buraya geri dönmüş olmanın beni çok mutsuz ettiğini fark ediyorum. bunda şehirle ve ailemle ilgili olumsuz deneyimlerimden çok eve geri dönmenin bir başarısızlık olabileceğiyle veya insanlar tarafından böyle algılanabileceğiyle ilgili varsayımlarımın etkili olduğunu düşünüyorum. türkiye'nin mevcut durumunu düşününce de bu şehirden ayrılabilecek bağımsızlığı hiçbir zaman elde edemeyecekmişim gibi hissetmekten kendimi alıkoyamıyorum. çevremde benzer deneyimler yaşayan pek kimse yok, o yüzden buralarda ailesinden bir süre ayrı yaşayıp sonradan geri dönenler varsa ve düşüncelerini-deneyimlerini paylaşabilirlerse mutlu olurum. benzer bir deneyim yaşamayan kişilere de şunu sormak istiyorum: sizce bu bir başarısızlık mıdır?
0
portico quartet
(27.02.23)
Bence bu sorunun 5 yıl önceki cevabıyla şu anki cevabı aynı değil.

Mevcut ekonomik şartların ağırlığı, hayat pahalılığı, fahiş kiralar vb. nedenlerle şu an bir kişinin tek yaşayıp “ortalama” bir hayat sürmesinin bedeli bile neredeyse minimum 12 bin civarı. Büyük şehirlerde durum daha da ağır.

Bu durumda her şeyden önce kişinin kendisine “sürecin geçiciliğini” sık sık hatırlatması ve soğukkanlılığını koruyarak enerjisini ve dikkatini kişisel gelişimine yöneltmesi gerekir.
0
duchess jessamine
(27.02.23)
tek yaşamak imkansız artık. Kardeş, eş veya aile ile yaşamak benim çevremde çok normal.

İşini gelirini artırmaya çalış. Eğer başarısızlık olarak düşünüyorsan, son yıllarda büyük çoğunluk başarısız çünkü ortalama insanın maaşı asgari ücrete yakınsadı. Eskiden 2x 3x asgari ücret alan meslekler artık alamayabiliyor. Topluca fakirleştik.

Aile yanında kalmak aslında maddi açıdan çok avantajlı. Maaşını biraz artırıp kredi ile herhangi bir araba ev bişeye girebiliyorsan kesinlikle gir. Ben ailemle yaşadığım zaman neden kendimi zorlayıp araba almadım diye düşünüp duruyorum. (şimdi alamam çünkü:D)

İşin psikolojik yanını bilmiyorum hani ailen baskıcı mı nasıl, veya sevgililik durumlarında bu durum biraz sıkıntı tabii. Ama Türkiye'de yaşıyoruz buna göre şekillenmek durumunda kalıyoruz ne yapalım. Şu an bu durumdan maksimum faydayı sağla. (+ aileni seviyorsan onlarla iyi vakit geçir. İleride farklı şehirde olunca ve/veya evlenince onları yılda 15-20 gün görebileceğini düşününce, insanın içi bir garip oluyor)
0
nhk ni youkosu
(27.02.23)
aynı bu şekilde yaşayan bir sürü insan var tanıdığım. çoğu da kafaya takmıyor. büyük şehirde sürüneceğine, bildiğin yerde iyi bir hayat yaşamak daha mantıklı kesinlikle.

editle ekleyeyim, dünya çapında en gelişmiş ülkelerde bile aileyle yaşayan genç oranı inanılmaz artmış son yıllarda global kriz yüzünden mesela www.pewresearch.org bunların hepsi mi başarısız yani. yanlış bakış açısı.
0
roket adam
(27.02.23)
çocuğunu daha iyi bir okula gönderebilmek için kayınvalidesinin evine taşınan tanıdığım var. birlikte yaşamaya karar verdiler. dolayısıyla bu sorunun cevabı 5 yıl önceyle aynı değil +1
bence bugün yaşadğınız başarısızlık değil. mevcut ekonomik koşullar gerçekten çok ağır.
0
benaslinda
(27.02.23)
işim gücüm var paramı kazanıyorum. uzaktan çalışmak üzere ailemin evine gideceğim bu yıl.

ekonomi harbiden bok gibi. çok az insan rahat yaşayabiliyor. nereden ne kısarız ona bakıp para biriktirmek lazım çünkü kötü günler geride kaldı. bizi daha kötü günler bekliyor.
0
alperz
(27.02.23)
Bizim ne dusundugumuzun hicbir onemi yok, tek pusulaniz kendiniz ve kendi degerleriniz olsum, toplumun dayattiklari degil.
Herkesin yasami ve zamanlamasi bambaska. Kaldi ki, siz aslinda bunu basarisizlik olma nedeninizin bile kendiniz degil, toplumun genel gorusunden dolayi oldugunu yazmissiniz zaten. Bu yasadiginiz sadece bir durum, iyi ya da kotu olup olmadigini tamamen ona atfettginiz deger belirliyor. Guzel bir firsat var onumuzde, ne sanslisiniz ki baska bir alana yoneldiginiz ve kendinize yatirim yaptiginiz su donemde kira odemeden kalabildiginiz bir siginak var. Ilerde toparlaninca nasil bir yasam istediginizi ogrendiginiz bir firsat. Bu kadar. Baskalariyla karsilastirmadan, dramatize etmeden bu donemi sadece 'bu kadar' olarak gecirin.
0
kassiopeia
(27.02.23)
bence başarısız olduğunuz hiçbir şey yok, fazla düşünüyorsunuz üzerinde belli ki hassas birisisiniz. hepimizin hayatında başarısızlıklar ve başarılar var, kimse yukarı tırmanan düz çizgide ilerlemiyor.
0
deartheodosia
(27.02.23)
Soru için teşekkür ederim
Çünkü ben de kendimi başarısız beceriksiz işe yaramaz aptal hissediyordum
Hele de başaranları görünce.
Ama senin soruna cevap verirken, yahu dedim,soru sahibinin suçu yok. Başarısız olan biri varsa o asla soru sahibi değil
Ben de değilim
Mezun olduğumuz bölümlerde işsizlik varsa bu bizim başarısızlığımız değil
Bilmem kimin oğlu kızı bi şekilde başarmışsa bu bir istisna. Binlerce daha nitelikli genç aynı zorlukların içinde ve bu onların başarısızlığı değil
0
photo85
(27.02.23)
Meşhur bir söz vardır: Extraordinary times brings extraordinary measures.

Olağandışı zamanlar, olağandışı ölçüler getirir. Şu anda olağandışı aylar/yıllar yaşıyoruz.. Üstelik dünya genelinde. Olağandışı eylemler yaparak işin içinden çıkabilirsiniz.

Durumun gerektirdiği neyse yapın, başkasının ne dediği önemli değil.

Dünya allak bullak durumda, Türkiye de nasibini misliyle aldı. Herkes benzer sıkıntıları yaşıyor.

Başarızlık diye düşünmeniz anlamsız. Bunlar da geçecek. Yeter ki kendinize inanın.

Telkin amaçlı yazmıyorum. Yaşamaya devam, kafayı bozmadan, keyifle, ve umarım sağlıkla :)
0
alfired
(28.02.23)
ben çok uzun süredir işsizim. bir süredir de ailemle yaşıyorum. şimdi ben bu saatte ne yazsam olmaz sen en iyisi şunu kapsul.com.tr oku ve şunu www.youtube.com izle
0
wop
(01.03.23)
(5)

Bu kitabı daha uygun bir fiyata bulma ihtimalim var mı?

bartholomew87
https://www.amazon.com.tr/gp/product/1472135156/ref=ewc_pr_img_1?smid=A3O5TP4R0OZYXZ&psc=1Bu kitabı daha uygun bir fiyata alabileceğim bir yer var mıdır?
www.amazon.com.tr

Bu kitabı daha uygun bir fiyata alabileceğim bir yer var mıdır?
0
bartholomew87
(27.02.23)
abebooks
nadirkitap
buralara bak derim
0
roket adam
(27.02.23)
zlib, libgen
0
freebird5406_2
(27.02.23)
tr’de ithan satan bazı kitapçılar var varsa onlarda vardır. yoksa yukarıda yazmışlar, ebook+1. basılı almak istiyorsanız amazon genelde en uygun fiyat oluyor.
0
deartheodosia
(27.02.23)
neye uygun? ucuz mu arıyorsun yoksa?
0
alperz
(27.02.23)
fiyat olarakuygun ya da en azından kargo parası olarak uygun bir yer.
0
🌸bartholomew87
(28.02.23)
(6)

Apple watch’u nasıl kullanıyorsunuz ?

hayati cozemeyen adam
Ben bu mereti 5-6 aydır kullanıyorum, spor yapmama rağmen sporda kullanmıyorum çünkü kayışı değiştirmeye baya üşeniyorum. Günlük hayat için yaptığım tek şey saate bakıp, telefon uzaktaysa arada bildirimlere bakmak, ve borsa takibi bir uygulama üzerinden. Kelimenin tam anlamıyla başka hiçbir şey için
Ben bu mereti 5-6 aydır kullanıyorum, spor yapmama rağmen sporda kullanmıyorum çünkü kayışı değiştirmeye baya üşeniyorum. Günlük hayat için yaptığım tek şey saate bakıp, telefon uzaktaysa arada bildirimlere bakmak, ve borsa takibi bir uygulama üzerinden. Kelimenin tam anlamıyla başka hiçbir şey için kullanmıyorum, sizin kullanım nasıl ? Mesela rutininizde olan bir şey, günlük kullanımda sürekli yaptığınız bir şey var mı ?

Alet series 7.
0
hayati cozemeyen adam
(27.02.23)
spor ve hareket takibi dışında çok bir işe yaramıyor zaten. burada yazmıştım zamanında (bkz: apple watch/@roket adam)
telefonla konuşma mesaj yazma falan 1-2 deneyip bırakılacak şeyler
0
roket adam
(27.02.23)
Bol miktarda sporda
Telefona uzaksam telefona cevap verme
Nabız kontrolü
Düşme alarmı
Bilimum saat alarmları
uyku takibi
Covid olduğumda kandaki oksijen ölçümü
Bu liste uzar gider.
Mesela birazdan bir işim var. Saatini kaçırmayayım diye Siri'ye söyledim, haber verecek.

Bir çırpıda aklıma gelenler.
Kullandığım bir ilacın farketmediğim olumsuz etkisiyle ilgili bir alarm verdi. O gün bugündür vazgeçilmezim durumunda

Whatsapp ve mesaj konusunda, okuma da cevaplama da. Etkin şekilde kullanıyorum mesela.
0
Mirket
(27.02.23)
Düşme alarmı ve ilacın olumsuz etkisini nasıl söyledi ? Onu anlayamadım valla iyiymiş baya..

uyku takibi ek olarak ne kadar verimli ? Mesela verileri öğrenip ne yapıyorsunuz, bunu geliştirmeye mi çalışıyorsunuz ? Ciddi soruyorum bilmediğim için, nasıl veriler veriyor ?
0
🌸hayati cozemeyen adam
(27.02.23)
spor ve bildirim takibi.
0
kondansator
(27.02.23)
Günlük kullanımda sürekli yaptıklarım

- rahatsız eden alarm sesi yerine sabahları titreşimle uyanmayı tercih ediyorum.
- telefon cepte ya da uzaktaysa en çok - whatsapp ve arama bildirimlerine bakıyorum, diğer tüm bildirimler kapalı.
- aktiviteye bakıyorum
- evden çıkarken hava kaç derece diye bakıyorum
- timer işlevini çok kullanıyorum, yemek yaparken ya da x dk sonra bir şey hatırlamak vb.
- spor yaparken kalori takibi için, yüzerken de hangi stillerde yüzdüğünü ayrı ayrı track ediyor, bu hoşuma gidiyor.
- derin uyudum mu uyumadım mı ona da bakıyorum.

bunların dışındaki app'leri kullanmıyorum. ekran bakınca açık, yoksa normalde kapalı duruyor.

yani sürekli mıncıklanan telefondaki işleri komple buraya taşıyan bir alet olarak görmüyorum, ama hiç yormadan saate bakarak yukarıdaki fonksiyonları çözdüğü için benim işime yarıyor.

edit: uyku takibinde derin uyku, rem, uyanık zaman vs. ayrı ayrı gösteren kısmı geliştirmek için kullanıyorum şahsen. duş alıp yatmak, meditasyon, çay, spordan sonra, erken yatınca, kahve içince vs uyku nasıl etkileniyor bakıyorum. sabahları çok zor uyanan biriyim çünkü. onu optimize etme çabam var.
0
wct3 org
(27.02.23)
www.google.com

4:24 den itibaren Düşme algılama

Diğer sorun için de kardiyo fitness düzeyi konusunu araştır.
0
Mirket
(27.02.23)
(2)

ikinci el telefon satabileceğim siteler

sylow
Var mıdır kullanmış ve memnun kalmış olduğunuz site? hb ye iphone x 64 göndermiştim. ilk teklif 8k revize teklif 6800. Fiyat kırma gerekçeleri kasada çizik mevcut. Bana bu kadar düşürmeleri saçma geldi, herhangi bir kusuru değişeni olmayan bir telefondu. Aslında içimden bi ses de kabul etmem gerekti
Var mıdır kullanmış ve memnun kalmış olduğunuz site?
hb ye iphone x 64 göndermiştim. ilk teklif 8k revize teklif 6800. Fiyat kırma gerekçeleri kasada çizik mevcut. Bana bu kadar düşürmeleri saçma geldi, herhangi bir kusuru değişeni olmayan bir telefondu.
Aslında içimden bi ses de kabul etmem gerektiğini söylüyor ama ikinci el ilanlarına bakılırsa bu özellikte telefonlar en az 8500 tl. Tabii herkes satabiliyor mu orası muamma.
0
sylow
(26.02.23)
Onlarda sizden alıp satacak. En sağlıklısı sahibinden ya da letgo
0
kaiserr76
(26.02.23)
sahibinden'e koyarsın, büyükşehirdeysen bir günde satarsın temiz. fiyatı bilemiyorum ama 8 binden başlarsın işte.
0
roket adam
(26.02.23)
(7)

Otomotiv Önerisi, Muadil Tavsiyesi

pilchard
Herkese merhaba,Volkswagen Golf 1.6 TDI, 2015 model, 100.000 km'de dizel araçlara baktım ancak fiyatlar haliyle yüksek. Piyasadan çok anlayan biri de değilim, buna muadil araçlar nelerdir, ne önerirsiniz? İstanbul içinde kullanılacak, önceden araç tecrübesi çok olmayan biri kullanacak gibi düşünebil
Herkese merhaba,

Volkswagen Golf 1.6 TDI, 2015 model, 100.000 km'de dizel araçlara baktım ancak fiyatlar haliyle yüksek. Piyasadan çok anlayan biri de değilim, buna muadil araçlar nelerdir, ne önerirsiniz? İstanbul içinde kullanılacak, önceden araç tecrübesi çok olmayan biri kullanacak gibi düşünebilirsiniz. Bunu alacağına git piyasadan şunu al, buna bak dediğiniz bir şey olursa yazarsanız sevinirim. Daha az masraflı, daha uygun, daha az sorun çıkartacak başka bir önerisi olan olur mu?
0
pilchard
(26.02.23)
Model olarak tavsiyede bulunamayacagim ancak bu saatten sonra dizel araç alınmamalı bence.
0
fikox
(26.02.23)
100 binde dsgli tdi dizel motor alma zaten masraf çıkarsa üzülürsün. marka takıntın yoksa ve illa dizel diyorsan daha az kmde 1.5 dci megane hb bulman mümkündür muhtemelen.
0
roket adam
(26.02.23)
dizeli geç. dizel sırf dert. 2005-2015 yılları arasında cahiller tarafından deli gibi pompaladılar ama yaramaz bir motor. kamyon falan almayacaksan dizel düşünülecek bir motor değil.
0
alperz
(26.02.23)
Benzin de uygun aslında, bundan daha uygun ve mantıklı araçların illaki olacağını düşünüyorum ama piyasa hakkında çok bilgim yok. 400-500 bine, bu araca yakın, benzer yapıda araçlar vardır diye düşünüyorum sadece. Cevaplar için teşekkür ederim bu arada
0
🌸pilchard
(26.02.23)
dizel alma
ikinci el, bilmediğin birinin dizelini hiç alma
sıfır dizel de alma
soğuk çalıştırması iyi bir turbo benzin seni idare eder
dizel ille de alacaksan, açık söylüyorum, kontak kapamadan minimum 50 km yol gitmen lazım.
her gün konak - urla ve hatta çeşme yapıyorsundur iş güç için anlarım. aksi halde kesinlikle benzinli daha sorunsuz.
0
rain when i die
(26.02.23)
Yani Türkiye'de nasıl bilmiyorum ama Avrupa'da özellikle Fransa'da misal dizeller elde kalıyor. Yani Peugeot bakıyorum, dizeller 1.2 benzinliden ucuz çünkü kimse almıyor.

Bir kere dizelde ciddi km lazım. Bunun olayi sadece maliyeti cikarmak değil, dizel aracın düzgün çalışması için de gerekli. 100 binde olan araçta bunun yapılıp yapılmadığını bilmek zor.

Ben olsam ford ecoboost, Peugeot/citroen/opel 1.2 motorlara bakarım.
Otomatik olacaksa ford olmayabilir, çünkü otomatik konusunda mimli. Ama Türkiye modellerinde hangi otomatik vites var bilmiyorum. Peugeot misal otomatik ve motor olarak daha iyi.
0
logisticsmanager
(27.02.23)
100.000 km ve dizel önermem. Ww grubundan Skoda Fabia 1.0 öneririm. Araç tecrübesi de çok yoksa iyi olacaktır. 4 yıl kullandım çok memnun kaldım geçen ay45.000 km dolaylarında sattım
0
gergedan
(27.02.23)
(30)

Kanada'ya taşınır mıydınız?

whatdreamsnevercome
%100, sorunsuz bir şekilde taşınma imkanınız olsaydı, taşınır mıydınız? Yerimde olsaydınız taşınır mıydınız?Yazılımcıyım, son dönem işlerim iyi gidiyor, iyi bir semte taşındım. Mutluydum, sonra Türkiye her zamanki gibi cıvıtmaya başladı. Gelecek kaygısı başladı, şuan oturduğum semtte uzun süre otura
%100, sorunsuz bir şekilde taşınma imkanınız olsaydı, taşınır mıydınız? Yerimde olsaydınız taşınır mıydınız?

Yazılımcıyım, son dönem işlerim iyi gidiyor, iyi bir semte taşındım. Mutluydum, sonra Türkiye her zamanki gibi cıvıtmaya başladı. Gelecek kaygısı başladı, şuan oturduğum semtte uzun süre oturabilecek durumda olmamaya başladım. Yani bu evden çıksam, mevcut semte tekrar taşınma ihtimalim yok, çünkü kiralar artık 100bin liralara dayandı şakasız. Ve bu semt dışında bir yerde yaşamak da beni tatmin etmeyecek artık (istanbulda çok yerde yaşadım) bunun da sebepleri var. (hem istanbulun, türkiyenin bu kadar derdini kahrını çekip hem de istemediğim semtteki evlere 30-40bin lira kira ödeyemem).

üstüne bu deprem dalgası eklendi. sıradaki depremde bizim oturduğumuz evin yıkılmama ihtimali çok düşük. (evin eskiliğinden ziyade, bulunduğu konum nedeniyle) bunun üzüntüsü var üstümde.

her şey iyi gidip, iyi gelir kazanıp projelerim yatırım almasına rağmen "istediğim evi" satın almamın 20-25 yıldan önce mümkün olmadığını, bu ülkenin fırsatlarının ben ne kadar koşarsam koşayım benden o kadar uzaklaşacağını anladım.

deprem dönemi olan devletin eksikliği, insanların düştüğü haller, istanbul'un, izmir'in, adana'nın vb. önümüzdeki yıllar yıkılacak olması, ev arzındaki yetersizlik, hukukun kalmaması, ekonominin ne yaptığını bilmemesi gibi şeyler beni çok yordu.

çok yordu. tahmni edemeyeceğiniz kadar yordu. çalışıp çalışıp, elimde olmayan koşullar nedeniyle geri düşmek beni çok yordu.

--------

velhasıl önce amerika'ya gidişin yollarını araştırdım. çok mümkün olmadığını anladım kısa zamanda. çok zor, çok düşük ihtimal, uğraşmaya kendimi paralamaya değmeyecek kadar düşük bir ihtimal. avrupa, şu aşamada çok cazip gelmiyor.

kanada ise %100 oluyor, o bölgede de arkadaşlarımız var üstelik. ama baktığım zaman yazılımcı maaşlarını da çok beğenmedim o bölgede. ama hem kalıcı oturum hem vatandaşlık almak daha mümkün.

ülkemi normalde seviyordum, istanbulda yaşamayı da. buradaki arkadaşlarımal buluşmayı da.

ama bir günün sabahı her şeyini kaybetme ihtimali olan bir ülkede bu tür şeylerden de doyasına keyif alamıyorum artık.

siz olsanız taşınır mıydınız?
kanaada çok toz-pembe bir ülke değil. mutsuz olma ihtimalim de yüksek. ama sanki orada bir gelecek var gibi geliyor. en azından ev alabilriim, en azından daha rahat yaşayabilirim. buradaki mücadeleden ve düşüncelerden çok yoruldum.
0
whatdreamsnevercome
(26.02.23)
genel iklim ve buraya olan uzaklığı sebebiyle kanada aklımın ucundan dahi geçen bir yer değil. olağanüstü bir para kazanacağım bir durum yoksa hiç mantıklı gelmiyor bana (şahsi fikrimdir)

(edit: evden çalışan biri için) --> istanbulda 100 bin lira kira vermeden de insan gibi yaşanabilecek bir çok yer var ve deprem kuşağında da değiller. illa caddebostan fenerbahçe takıntısı olan biri değilseniz iyi para kazanan biri istanbulda ülkenin dertleriyle uğraşmadan da iyi bir hayat yaşayabiliyor.

illa yurtdışına taşınacaksam, eğer kalıcı olarak gitmeyi düşünüyorsam ab ülkeleri veya abd'yi, geçici olarak gideceksem hızlıca para vurabileceğim uae gibi ülkeleri tercih ederim.
0
roket adam
(26.02.23)
@roket adam,

işte insan gibi yaşamk konusu baya göreceli hale geliyor o noktada. caddebostan/fenerbahçe bölgesindeki sosyal olanak (köpeğini çıkaracağın devasa parkıdır, çevresindeki sakinliktir şudur budur)/demografik yapı istanbul'da başka yerlerde yok. sarıyerde de ataşehirde de şişlide de oturdum. oraları bir daha tercih etmek istemem.

bilmyiorum belki kendimi ikna etmeye çalışıyorumdur. ama hepsinin ötesinde türkiyede bir gelecek göremiyorum artık. en azından kendim için.

amerika olsa zaten 1 saniye bile düşünmez, sormazdım bile.
kanada benim de çok hazettiğim bir yer olmadığı için sorma fikir alma gereği duyuyorum.
0
🌸whatdreamsnevercome
(26.02.23)
Kanada iklim açısından sıkıntılı. Bu sorun olmayacaksa taşınılır. Alım gücü maaşlar ne durumda buna da bakmak lazım.
0
seaman
(26.02.23)
şuan şirketim üzerinden elde ettiğim gelirin aynısıyla kanadada aslında daha iyi bir alım gücüne ulaşıyorum. (bu tabi geçici, dolardaki baskı kalkınca türkiye'de de fiyatlar dolar karşısında yerlebir olacak/yerle bir olmaya mecbur)
0
🌸whatdreamsnevercome
(26.02.23)
İstanbuldaki çıtanız kiraların 100k olduğu yerdeyse minimumda ve ona rağmen buradan ev almayı karşılayamıyorsanız o zaman kanadada da eşdeğer bir çıta koyarsanız oradaki yaşamı karşılayamayabilirsiniz gibi geliyor bana.
Şuan demografik yapı olarak fenerbahçe altına inemiyorsanız o zaman kanadada da sizin gibi beyaz yakalı göçmenlerin yaşadığı mahalleler sizin çıtanızın altında kalabilir. Çünkü o mahallelerde de her kültürden her milletten insan olacak ve demografik açıdan sizi tatmin edeceklerini sanmıyorum.
Çünkü sizin içinde bulunduğunuz (bulunmak istediğiniz) çevre türkiyede ve diğer ülkelerde hala iyi koşullarda yaşadığı için kendi ülkesinden ayrılmıyor kolay kolay.

Ama gidip bi demeden bilemezsiniz. Sakinlik, sosyal devlet anlayışı, hayat kalitesi yüksek olacak. Bir şey kaybetmezsiniz gidip bir kaç yıl yaşasanız ve duruma baksanız.
0
zimbirik
(26.02.23)
100% tasinirdim. Hatta tasindim ve asiri memnunum. "Cok kotu ulke, kurulu duzenimiz olmasa aslinda TR muthis"ciler gelecektir birazdan. Herkesin zevkleri, hayata bakisi falan farkli tabii o yuzden genellemek sacma.

Bu arada ev almak demissin de Turkiye'de her turlu ev almak 10 kat daha kolay. Motivasyonunun sadece maddi ise hayal kirikligina ugrayacaksin. O kadar ugrastiktan sonra daha yeni ev alim misal 30 sene mortgage ile, ayni cabayi, para biriktirme disiplinini falan Turkiye'de gostersem su an 3. evi almistim herhalde. Yasamaya deger yerlerinde konutlar Turkiye'ye gore cok cok daha pahali, onu kafanda oturt oncelikle.
0
hot potato
(26.02.23)
Toronto, Vancouver gibi büyük şehirleri emlak açısından bayağı pahalı 1+1 düzgün evler 2000 küsur cad çıkıyordu ben bir ara araştırdığımda. Ev ve muhit hayalin varsa orası da İstanbul gibi emlak krizinde. Daha küçük şehirlerde de işini yapabilir misin düşünmen lazım.

Benim gördüğüm, Hollanda'ya gidenler çok mutlu olup hemen ev alıyor (çünkü devlet yabancılara kredi işini kolaylaştırmış galiba, hemen mortgage'a girebiliyorlar) Hollanda'da iş imkanın var mı bir bak derim. 5 yılda vatandaşlık alabiliyorsun (ama şu an TC vatandaşlığını bırakman gerekiyor)

"çalışıp çalışıp, elimde olmayan koşullar nedeniyle geri düşmek beni çok yordu."
Daha geçen yakın arkadaşımla aynısını konuştuk. İş hayatına başlarken hayal ettiklerimizde bulduklarımız çok farklı ve çok kötü. Maaş olarak dolar cinsinden geriye gitmemek için kasıyoruz yıllardır, bırak zammı :D

Tek seçenek Kanadaysa gidip 5-6 yılımı verip vatandaş olup sonra rahat olayım dersen mantıklı. Çifte vatandaş olmadığımız her an riskteyiz. Kanada (veya herhangi batı ülkesi) vatandaşı olarak gerekirse gidip AB'de de iş ararsın en azından ülkeye girip yüz yüze görüşme ihtimalin olur.
0
nhk ni youkosu
(26.02.23)
iyi kötü mutlu olduğun yerden neden ayrılıyorsun ki? o istediğin evde de otursan saraylarda da otursan kesinlikle mutsuz olacak ve kendine mazeretler yaratıyorsun gibime geliyor. türkiye'de işler çabuk değişir. bugün bozuk ekonomi yarın düzelir. bunların hepsi düzelir. anan baban kardeşin arkadaşların yanında mı, yanındaysa bunlardan maddiyat uğruna ayrılmayı kantara koyduğunda hangisi ağır basıyor hesabını kendin yap.
0
deranzo1
(26.02.23)
cok caresiz olmadikca kanada gocmenlik icin (ulkenin sunduklari bakimindan) cok iyi bir ulke degil.
siralama abd>ab>kanada>avustralya seklinde.

ama abd ve ab'ye gidemiyorsam evet niye tasinmayayim? hic olmadi geri donersiniz yani begenmezseniz. beklentilerinizi gercekci tutarak giderseniz hayal kirikligi da yasamazsiniz.
0
antikadimag
(26.02.23)
Tek tasinma isteğiniz paraysa tartışılır.
Misal Türkiye'de yaşamak baya kötü. O sebepten bana Fransa'da kazandığım paranın 3 katını falan verseler anca gelirim Türkiye'ye. Gelirsem de birkac yil anca çünkü cekemem o hayati uzun süre.

Sizin derdiniz Türkiye'deki hayat değil ama maddi gibi. Bu noktada bir de özellikle emlak demissiniz ama kanada benim de bildiğim emlak konusunda baya sıkıntı. Bence tek derdi emlak/para olan biri için mantıklı değil.
0
logisticsmanager
(26.02.23)
Gelir açısından değecekse gidilir. Onun dışında bir evde 2-3 yaşayan almancı tayfa gibi sadece gitmek için gidilmez.
0
scholar
(26.02.23)
kendim taşınırım. senin yerinde olsam da taşınırdım.

normalde kuzey amerika merakım yok, hatta ABD'den nefret ederim ama buz hokeyini çok seviyorum. soğuk iklim seviyorum. kanada, ABD'nin daha sosyal versiyonu gibi yönetim anlamında. aynı şeyin laciverdi ama biraz daha sevilebilir ve tercih edilebilir geliyor bana. öyle aç açıkta kalmayacaksam gidip yaşamak isterdim. montreal, toronto vs. olmasına da gerek yok yani winnipeg, calgary filan bile olur. veya daha küçük bir yer.

ailesine, dostlarına, yaşadığı yere çok bağlı olan ve başka yerde mutsuz olacağını düşünen insanları anlayabilirim. onlar, "dışarıda mutlu olacağıma burada mutsuz ölürüm" diyebiliyor. bu insanın gitmesinin manası yok mesela, gitmesin. yalnız senin gibi fikirleri, düşünceleri olan insanlar için bence İMKAN DA VARKEN türkiye'de kalmanın manası yok. en kötü geri dönersin. farkındayım bu da kolay bir şey değil ama ben olsam giderdim.

deprem bu ülkedeki sorunların en büyüğü bile değil bu arada. ona gelene kadar öldürebilecek veya psikolojiyi bozabilecek o kadar şey var ki... bu depremi de birkaç aya unuturuz, görürsün. bir daha işte artık ne zaman vuracak olursa. gölcüklü sayılırım. 99'u hatırlıyorum. devamında olanları da. dünyanın hiçbir yerinde "sıradan vatandaş" zaten çok zeki veya bilinçli olmaz. bu sistem, politika, devlet işidir. bu ülkenin başındakiler (akp gitse bile) böyle reformlar yapar mı, güvenilir bir düzen oluşturur mu? sanmıyorum.
0
mark greg sputnik
(26.02.23)
1 2 yıl için taşınabilirdim.
0
dissendium
(26.02.23)
30-40bin lira kiralardan bahseden biri turkiye'nin kaymak tabakasindandir.
kanada, kaymak tabakadan gelen birini zorlar.
seni mutlu edecek evler de burada milyon dolarlardan basliyor zaten.

kanada overrated bir mavi yaka ulkesi, ustunu iklimi, saglik sisteminin bitikligi....Ben olsam amerika'ya bakarim, kanada'ya hic bulasmam.
0
cooperr
(26.02.23)
hali hazırda yurt dışındayım.

kanada için bir firma bana teklif verse ve kabul alırsam, koşa koşa giderim.

vatandaşlık alana kadar da dönmem.
0
rain when i die
(26.02.23)
sadece başlığı okuyarak evet diyorum. söz konusu lüksemburg yada kanada ise gerisi teferruattır.
0
baldan kaymak
(26.02.23)
trde bir yazılımcının fenerbahçeden aşağı oturmam takıntısı şımarıklık. kanadaya gidin biraz burnunuz sürtülür ayaklarınız yere basar.

yazılımcılık burada geçici süreliğine diğer mesleklere göre iyi kazanan bir meslek fakat kanadada bir mavi yakalıdan çok farklı bir maaş almayacaksın. o yüzden gidip görün.
0
nuisance
(26.02.23)
@nuisance,

ya cidden kendinizi böyle mi tatmin ediyorsunuz? "yazılımcılar aslında çok dandik, yakında sürünecekler" diye falan mı tatmin ediyorsunuz? ben hayatımın 10 yılını gecekonduda yaşadım, bir daha da kendimi öldürür ama yine de oralara geri dönmem. tüm ülke gecekonduya dönüşürken ben de buraları terketmek istiyorum. çünkü evet "fenerbahçe şımarıklığı" var üstümde. insan gibi insanlarla komşu olup, dışarı çıkınca bir parkta yürüyüş yapabildiğim bir yerde yaşamak istiyorum. çünkü 7 gün 24 saat çalışyıorum ve zaten tüm 10lu ve 20li yaşlarım fakirlik içinde ölüp bitmişken, bi 20 yılımı daha berbat yerlerde berbat şartlarda berbat kiralarla geçmesin istiyorum.

kanadadaki emlak piyasasını ben de biliyorum bu arada malesef. ama aslında burada anlatmak istediğim şey şu: yüksek kira ödüyorsam, karşılığında bir yaşam satın alayım. yaşam dediğiniz şey de, türkiyenin %99'unun hiç yaşamadığı şeydir.
0
🌸whatdreamsnevercome
(26.02.23)
standartiniz ev satin almaksa evet kanada uygun bir yer degil ama ulkeden ve ulke gundeminden uzaklasmak bence insana cok sey katar. isim olsa sizin gibi, giderdim.
0
ala09
(26.02.23)
yazılımcıyım, tr şartlarına göre iyi kazanıyorum. evim var, hatta fazladan evim var başka yatırımlarım da var. fena bir semtte oturmuyorum ama fenerbahçede ev kiralarım daha altı olmaz diyecek kadar uçmadım, sonuçta bir beyaz yaka bordrolu çalışansın.

ticaret yapmadığın veya kendi işini kurmadığın sürece olabilecek şartlar belli, fenerbahçe çok populer bir destinasyon atadan dededen gayrimenkul zenginleri de orayı istiyor ayda 8-10bin usd kazanan digital nomad ta, arap veya rus zengini de...

siz kendi çapınızın farkında olun bence, bunun da en iyi yolu orada en fazla bir mavi yaka kadar olabileceğiniz kanadaya yerleşmek olabilir.
0
nuisance
(26.02.23)
@nuince, ayda 8-10k usd kazanıyorum eşimin maaşı ve şirket ortaklıklarımdaki haklarım hariç. şmdi fenerbahçede yaşamayı isteyebilir miyim?
0
🌸whatdreamsnevercome
(26.02.23)
yani hocam sonuçta bu işin hem mantık hem de duygusal tarafı var. genel olarak insanlar trnin olumsuz ruhsal ikliminden duygusal olarak etkilendikleri zaman da gitmek isteyebiliyorlar, bunu anlayabiliyorum. bu gruba dahil olduktan sonra artık gitme gitmeme kararı değil nereye gideceğini tartışmak lazım. siz de belli ki en kaymak tabakadaki bir birey olarak sizi fiziksel olarak etkilemese bile kendinize buradaki ortamdan psikolojik olarak bunaltacak bir hayat kurmuşsunuz. ayrıca bir dönem avantajlı piyasa şartlarından ötürü (düşük kiralar, döviz kazanma vs) fenerbahçe, caddebostan gibi istanbul'un creme de la creme denebilecek şartlarda yaşamışsınız ama bu anormal olan dönem şu anda bitti ve o bölgelerin tekrardan eski seviyelerine ulaşmasından etkilendiniz gibi görüyorum. standart bir beyaz yakanın fenerbahçede yaşaması zaten ütopik bir dönemdi ve bitti veya azaldı, eskiden de yoktu yani böyle bir şey milyonların hayal bile edemeyeceği bir bölge ve döviz kazanan birey de tlnin değer kaybetmemesiyle daha da maliyetli bir yaşam sürmeye başladı (zaten tüm planını tlnin değer kaybına bağlayan bir hayat düzeni kurmak da yanlış olurdu)

kanada dediğimiz yer de dünyanın yüzölçümü olarak en büyük ülkelerinden bir tanesi. emlak piyasasına da hakimim demişsiniz, o zaman tavsiye olması babında, bence şehir bazlı bir duyuru daha açsanız daha isabetli tavsiyeler alabilirsiniz diye düşünüyorum. çünkü sizin derdiniz hem maddi ama biraz da manevi, maddi konu belki daha fazla kazanmanızla çözülür ama manevi olarak bu "bavulunu toplamış olma" hissiyatını çözemezsiniz. belki de gidip birkaç sene bu privileged hayattan uzaklaşıp, standart bir göçmen olarak yaşamak iyi gelecektir (eleştirmek için değil ciddi söylüyorum)

son olarak bir de gideceğiniz yerin vergi durumunu da araştırın derim, yurtdışına iş yaparken tl çok rahat bir ortam sunuyor şu an için kimse vergi falan sormuyor ama mesela kanadada gelir vergisi ödemek durumunda kaldığınız durumu da hesaplamak lazım. (edit. hani zaten düşünmüşsünüzdür de yazayım dedim)
0
roket adam
(26.02.23)
taşınmam. Türkiye'de istanbul'dan başka bir şehre göç ederim. yazılım işi uzaktan da yapılıyor diye biliyorum. gelirim iyi ise, arsa alır ve o arsaya kendi müstakil evimi inşa ederim. depreme dayanıklı ve istediğim şekilde yaparım. istanbul'daki korkunç kutu evlerde kalmam.

neden Türkiye'den ayrılmam? çünkü ailem, sevdiklerim, arkadaşlarım ve anılarım burada. bu kocaman bir ömür demek. hayat demek. başka diyarlarda bunu inşa etmek uzun sürer. insan ömrü kısa. yurtdışı benim için değil, çocuklarımın kendi hayatını inşa etmesi için güzel bir seçenek olur.

tabii benim perspektiften böyle görüyorum. sizin şartları bilmiyorum.
0
Leonardo~Da~Vinci
(26.02.23)
Yazdıklarınızdan anladığım oldukça duygusal bir insansınız. Bu sebeple sizin olumsuz bir durumda mutsuz olma eğiliminiz yüksek olabilir.

Öncelikle konu paraysa, Türkiye'de para kazanmak birçok ülkeye göre daha kolay. "Yoooooeeaa ne alaka" demeyin. Maaştan bahsetmiyorum, para kazanmaktan bahsediyorum. Yazılımcısınız, kendi işinizi kurup para kazanma şansınız çok daha kolay birçok ülkeye göre çünkü türkiye'de sistem işverenin zenginleşmesi üzerine. Vergi indirimleri, vergi düzenlemeleri, sık sık gelen vergi afları, maaşların düşüklüğü vb... Vermek zorunda olmadığınız yan haklar... Hele ki yazılım ihracatı yapıyorsanız, yani dolar kazanıp TL ile maaş ve harcama yapıyorsanız muhteşem... Kur farkının yanında yararlanabileceğiniz teşvikler, ihracat sebepli vergide daha da indirim vs....

Diğer konularda yazdıklarınızdan biraz toplumun genelinden "izole" bir hayat aradığınızı anlıyorum. Açıkcası kanada gibi ülkelerde bu aradığınızı bulmanız zor. Bir yazılımcı ortalama 50-60 dolar kazanıyor saatte. Bir tesisatcı 30-40 dolar saat ücretiyle çalışıyor. Yani muhtemelen o dünya para bayılacağınız evinizin, tabii maaş/ev fiyatlarına bakıp alabilirseniz, tam karşınıza koca f150sini park eden bir mavi yakalıyla dip dibe oturma ihtimaliniz yüksek.

Orta sınıf her yerde orta sınıftır:)

Ben maaşla çalışacaksam gitmem. Kendi işimi kurup çok kazanacağımdan eminsem hemen giderim.

Sizin yerinizde olsam oralardan remote iş kovalar, burada yaşarım.
Ya da dubai vb gibi yerleri kovalarım.
0
anten
(26.02.23)
senin için problem türkiye'de yaşamayı sevmen. yani eğer oturduğun muhitte, kiralar uygun ve evler sağlam olsaydı bu fikir aklını böyle meşgul etmeyecekti. o yüzden muhitini depremden az etkilenecek ve sağlam evlerin bulunduğu bir konuma kaydırman olabilir.

benim aylık gelirim senin kadar olmasa da iyi. ama şöyle de düşünüyorum gidersem bu standartı yakalayamam. dayanılmaz olmayana kadar gitmem fikrindeyim
0
paintov
(26.02.23)
Bro Kanada'ya taşınıp da mutlu olan bir tane tanıdığım yok alayı geri döndü, bazısı çoluğunu çocuğunu bırakıp falan geri döndü öyle bir geri dönüş, Kanada sanırım adaptasyonu çok zor bir ülke, ben taşınmazdım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.02.23)
eger belli bir gucunuz var ise usa icin E1 YA DA E2 vizelerini dusunun derim. ben E2 aldim aklinizda soru olursa mesaj atin. kanada hakkinda bilgim yok ama malum usa ve yazilim tartisilmaz.
0
oscar
(27.02.23)
"%100, sorunsuz bir şekilde taşınma imkanınız olsaydı, taşınır mıydınız?"

sonrasını okumadım; net taşınırdım.

türkiye'de hayatımı idame ettirmek için vereceğim çabanın belki iki üç katını verirdim ama en azından düzgün bir ülkede yaşardım ve bu çaba için elimde bir motivasyon olurdu.
0
knight of cydonia
(27.02.23)
hayır. kadıköyde oturmak zorunda değilsin. radiohead, u2, guns and roses dinleyen insanların böyle düşünceleri oluyor…
0
sert siyah krom
(27.02.23)
abi bence boğaza karşı yalıda oturmak istemiyorsan türkiye'de bu gelirle elde edemeyeceğin çok az şey var. ayda 5 bin dolar kredi ödesen 100 bin lira ödemeyse 20 milyonluk ev alabilirsin. o yüzden anlamsız geldi.

ayrıca hedeflere de tek seferde ulaşmak mümkün olmasa da adım adım ulaşılabilir. yani bugün yalı alamasan da ufak bir yer alırsın. 3-5 yıl sonra satıp başka yer alırsın. böyle böyle büyürsün.
0
hknty
(04.03.23)
(16)

istanbul'da yaşayanlar

rakicandir
Son facianın ardından şehirden taşınma planı yapanlar arttı mı? yoksa genel eğilim kadere boyun eğmek yönünde mi?
Son facianın ardından şehirden taşınma planı yapanlar arttı mı? yoksa genel eğilim kadere boyun eğmek yönünde mi?
0
rakicandir
(26.02.23)
Yaşadığı evi kontrol ettirme ya da olduğu ilçeden daha güvenli bir yere göç etme planları yapanlar arttı.
0
Cesario
(26.02.23)
Kadere boyun eğdim. Tek deprem tedbirim düdük... işten dolayı mecbur çakılıyım birkaç yıl buraya. Zorunda olmasam 2 sn durmam en iyi yerinde olsam bile. Canım izmirimin tezek kokusunu tercih ederim. Gerçi orası da deprem bölgesi de istanbuldansa her yer bana daha güvenli geliyor şimdilik.
0
personaa
(26.02.23)
Tüm kardeşler yeni binalarda oturuyoruz. Hayatımıza -sağ kalır isek- annemlerin beykozda hiç kiraya vermediği hobi olarak kullandığı müstakil bahçeli bir villası var. Orada toplanmayı düşünüyoruz. Başka da yapacak bir şey yok. Benim bulunduğum bina haldur huldur testlere falan başvurdu ciddiye alıyorlar yani.
0
ruhen hastayim ben
(26.02.23)
taşınmaya çalışan tanıdığım tek biri bile yok
zaten etrafımdaki çoğu kişi yeni binalara taşındı son 10-15 senede. eski binada oturan kimse kalmadı çevremde neredeyse

kafası çalışan insanlar zaten 99 depreminden sonra bunu düşünmeye başladı. fay hatları yeni tespit edilmedi sonuçta, 30 yıldır bu muhabbet var büyük istanbul depremi de yıllardır konuşuluyor. sırf güzel semt diye fay hattının üstünde yaşayanlar şimdi bunu düşünmeye başladı. şu an ise artık çok geç, ev fiyatları da inanılmaz arttığı için şu an istanbulda güvenli bir yerde yaşamak isteyen adamın çok büyük paralar harcaması ya da şehri terk etmesi lazım.
0
roket adam
(26.02.23)
biz de tasinmistik daha once ama benim yasadigim ev eski fakat saglam dendi. istanbuldan gitmeyi dusunmuyorum cevremdekilerden deprem sebebiyle tasinan veya dusunen olmadi. deprem bolgesindeki arkadasim da evinin catlaklarini yaptirip oturmayi dusunuyor
0
ala09
(26.02.23)
Memurum. Ev benim. Tayin isteme imkanım yok ki zaten istanbuldan kaçabilen memur çoktan kaçtı.

Ev benim olmasa istanbulda yaşayamam bile 12.000 maaş+5000 ek gelir ile. Tayin alabilirsem bir dakika durmam giderim, fakat öyle bir şey olmayacağı besbelli. Kaderime boyun eğdim, 60 yıllık binada yaşıyorum. Dönüşüme girmeden yenileyebilme imkanım yok.
0
anneterligi
(26.02.23)
Tüm denklemleri bozdu ki duyarlı, bilinçli ve eğitimli bir insanım...

Ev eşimin ve yine bina olması su serpiyor...

Ama işyerimiz en sıkıntılı mahallelerden birinde ve kolonların demirleri bile gözükşyor.

Yeni bi denklem arıyoruz bir yere taşınmak için, ben mahalleden gitmek istiyorum ama işi yeni kurduk; taşınırsak iş yapamaz hale geliriz...

Şu aşamada deprem olursa, hiç umursamayan insanlar gibi olacak sonumuz; bu da çok sinir bozucu ki binanın çürüklüğüyle ilgili aylardır mal sahipleriyle konuşuyoruz.
Eşim de görmezden gelmeye başladı o da borçları düşünüyor.

Konu konuyu açıyor; başka dğkkana geçecek masraf yaparsam semt değiştiriyorum diyorum; e semt değiştirsen nolcak şehir mahvolacak. Memlekete gidelim diyoruz o da istanbulda çok etkilenecek bir yerde. En azından ailemin yanında olur; koşarak yanlarına giderim diyorum.

Sonra da böyle olmaz diyip ülke mi değiştirsek diyoruz o da imkasıza yakın.

Sonuç: gözlerim tavana dikili, 'napacağız şimdi' diyerek gözlerim doldu geçende...
0
gadlemler
(26.02.23)
ben ülkeyi terketmeyi düşünüyorum. bu ülkede hiçbir şey düzelmeyecek, 33 yılımı çöpe attım. yarın bir gün bir şey elde etsem; ertesi gün devletin, insanların, ülkenin sahip olduğu kayıtsızlıklar yüzünden o şeylerimi yitirme ihtimalimin ne kadar yüksek olduğunu gördüm. hayatımın 20 yılını daha "ülkenin düzelme ihtimaline" harcayacak motivasyonum kalmadı.

istanbul belki yıkılacak, belki ben öldükten sonra yıkılacak. ama böyle bir kumarın içinde yer almak istemiyorum. bu düşünceyle yaşamak istemiyorum
0
tchuck
(26.02.23)
Taşınma-gitme geyikleri lafta kalıyor, yıllardır insanlar birçok konuda şikayet etse de bir yere gitmiyor. İstanbul'a alışan imkanı olsa da kolay kolay bir yere gitmez. İmkanı olan Avrupa'ya göçtü ama farklı nedenlerden. Depremden ötürü insanlar tabi ki tedirgin ama hadi kalkın farklı bir şehre taşınalım diyen yok.

Genel eğilim oturduğu binayı/siteyi kontrol ettirme, kentsel dönüşüm sürecine hız verme yönünde.
0
Lethe
(26.02.23)
Yil sonuna kadar ulkeyi, en olmadi istanbul'u terk edecegim sanirim. Zaten sevmiyorum, bombok bi sehir, cirkin, pis gurultulu, kalabalik vs vs.
0
unidentified floating object
(26.02.23)
güney egede arsa bakıyorum, alabilirsem daha sonra 2 katlı bir konut yapacağım.

amacım oraya temelli taşınmak değil, yazları orada geçirme ve artı olası bir marmara depreminde gidebileceğim bir kapının olması. şiddetli bir depremde evinizden çıkabilseniz bile buralarda en az 1 yıl sıkıntlı gececektir, o yüzden dönemi atlabilecek alternatif bir ev lazım.
0
nuisance
(26.02.23)
Depremden bağımsız olarak istanbul'u sevmiyorum. İstanbul'da fazla kazanmanın hiçbir anlamı yok çünkü şehir pahalı yıpratıcı.
0
romario
(26.02.23)
Kader...
0
fakat
(26.02.23)
ankara veya izmir'e taşınmaya yeşil ışık yaktım ama özellikle izmir'de kiralar istanbul ile yarışıyor, ankara'da ise aynı pozisyonda çalışsam alacağım maaş çok daha az. oturduğum bina 54 yıllık olduğu için hemen ev bakmaya başladım, en kısa zamanda taşınacağım. önce bu evden kendimi bir atayım, sonra yurt dışı planlarına hız veririm sanıyorum.
0
saveur
(27.02.23)
yaşadığım ev güvenli ama önceden aldığım bir Ağustos'ta evden çıkma planım var. Göktürk'te bir villa satın almayı/kiralamayı düşünüyorum.

şirket regional yönetimi, bu sene bir başka ülkede yeni bir şirket satın alırsak, seni başına koyarız dedi ama ona göre plan yapmıyorum.
0
gabe h coud
(27.02.23)
taşınma planı çok da uygulanabilirliği yok. işi gücü, aileyi, düzeni alıp gitmek çok zor
0
kondansator
(27.02.23)
(7)

Kooperatif olarak tarla alma konusu

mrctrk
Selamlar herkese, Bir süredir hem yatırım amaçlı hemde sürekli yaşamak için bir tarla almak niyetimdeyim, malum enfaslasyon ve altında oynanan oyunlar borsanın pek güven vermemeyişi vs bu şartlarda en garanti yatırım arazi veya tarla görünüyor. Bütçe sınırlı olduğu için güzel lokasyonlarda, uygun
Selamlar herkese,


Bir süredir hem yatırım amaçlı hemde sürekli yaşamak için bir tarla almak niyetimdeyim, malum enfaslasyon ve altında oynanan oyunlar borsanın pek güven vermemeyişi vs bu şartlarda en garanti yatırım arazi veya tarla görünüyor. Bütçe sınırlı olduğu için güzel lokasyonlarda, uygun fiyatlı tarla veya arsa bulmak zor, bulunsa bile güvenlik ve komşuluk konularında problem olabiliyor.

elektrik , su , otopark , güvenlik vs gibi imkanlardı olan küçük de olsa kendime ait bir arazide yaşayabilme düşüncesi mantıklı geliyor, Kooparatif tarlayı 200 m2 şeklinde parsellere ayırarak satıyor.

Reklam olarak algılanmaması açısından isim vermiyorum, proje izmirin kozak yaylasında, firma daha önce 2 proje yapıp satmış.


Hem sistem hem de , bölgede yatırım hakkında uzman kişilerin görüş ve tavsiyelerini almak isterim.
Sizce dezavantajları ne olur, bunun yerine farklı yerlerde yatırım tavsiye edermisiniz ?


Şimdiden cevap veren herkese çok teşekkür ederim.
0
mrctrk
(24.02.23)
bu tarz projelerde genellikle tüm tarlayı 200m2'lik ufak bölümlere bölüp hisseli tapu olacak şekilde satarlar. hisseli tapunun dezavantajlarını araştırmanızı öneririm. eğer hisseli değil direkt normal ayrı tapu olarak 200m2 veriyorsa bu dediğimi dikkate almayabilirsin.
0
roket adam
(24.02.23)
Ailecek yıllar süren kooperatifçilik maceralarımız ve her aile bireyinin güvendiği kooperatiften zarar ederek ayrılması neticesinde söyleyebileceğim şudur ki koop. Mantığı Türkiyede çalışmamaktadır. Afedersiniz ama nerede çokluk orada bokluk. Birkaç arkadaş, aile bireyi vs birleşip ortak yatırım yapıp payları herkesin özgürce tasarruf edebileceği şekilde bölmek çok daha mantıklı. Ben de son 4 senedir izmirde bir zeytin kooperatifinden illallah ettim, cebim beş kuruş para görmediği gibi daha da zarar yazdı. Şimdiki aklım olsa koopa yaptıracağım parayla küçük de olsa kendime ait yatırımlar yapardım. Size de aile boyu bu maceraları atlatmış biri olarak önerebileceğim tek şey her yatırımınızı öncelikli olarak bireysel yapmanız...
0
apocalipy
(24.02.23)
200 m2 alan çok ufak ileride pisman olursunuz. İleride agaç dikerim bahçe yaparım diyorsanız min 500 m2 olmalı
0
limonlu eksi
(24.02.23)
Böyle yerler uzaktan bana kümes, içindekiler de toprağı eşeleyen tavuklar gibi görünüyor uzaktan. Yatırım olarak en baştan girip 1. dalgada satarsınız karlı olabilir, çünkü yıkım kararı çıktıktan sonra satmak zor olur.
0
baba553
(24.02.23)
20 dönümün altındaki tarlalar tapuda ayrılamıyor olması lazım. yani yeriniz belli olacak ama hisseli tapu olacak. bu ileride sıkıntı yaşatabilir. bir de tarlada %5'ine yapı yapabilirsiniz. 10 metreye de anca bi kulube konur.
0
b1020
(24.02.23)
baba553 yıkılma gibi bir durum söz konusu değil, zira betonarme bir yapı yapılmıyor zaten, tamamiyle sınırları belirlenmiş boş bir araziden bahsediyoruz, sadece çadır veya tiny house yerleştirilmesine izin veriliyor.

apocalipy evet zaten bir tek bu korkutuyor, yoksa lokasyonu ve yanyana parselleri ile sosyal açıdan bir kamp alanı gibi

roket adam. teşekkürler, araştıracağım bu konuyu.
0
🌸mrctrk
(24.02.23)
Ankara'da bunu hobi bahçesi olarak çok yapan var. Gidin kooperatif yönetimi ile tanışın, eski sattıkları yerlerdeki insanlarla konuşun, eğer gözünüz tutarsa alın. Size ait olacak bölümün etrafı çevrili, elektrik su vb. almış ve kooperatif kayıtlarında da mevcut olacaksa ise, daha sonra satarken diğer üyeler şufa hakkı da kullanamazlar. Yani müstakil parsel gibi olur. Kaç üye ile sınırlı olacak onu falan sorun, mutlaka genel kurullara gidin. Öyle apartman toplantısı gibi gitmesem de olur derseniz kaçıracağınız şeyler olabilir.

Fakat 200m2 arsa bence küçük, en az 500 olmalı. Bir de komşularınız kim olacak o önemli. Mesela siz oraya bir konteyner koyacaksınız, bir bahçe yapacaksınız falan, ama komşunuz hiç dokunmayacak ve ot bürüyecek. Sizin için hoş olmaz. Ayrıca bu tür kooperatifler yapı kooperatifi olmalarına rağmen, bina yapmadıkları için (sadece parselasyon yapıyorlar) bir riskiniz olmaz.
0
malheiros
(25.02.23)
(13)

İstediğiniz arabayı satın alamayınca ne yapıyorsunuz?

ditu
Mevcutta arabam yok. Kredi çektiğim halde bütçem istediğinim arabayı almaya yetmiyor. Siz olsanız ne yapardınız? Bütçenize göre araç mı bakarsınız yoksa istediğiniz aracı alana alana kadar para mı biriktirirsiniz?
Mevcutta arabam yok. Kredi çektiğim halde bütçem istediğinim arabayı almaya yetmiyor. Siz olsanız ne yapardınız? Bütçenize göre araç mı bakarsınız yoksa istediğiniz aracı alana alana kadar para mı biriktirirsiniz?
0
ditu
(24.02.23)
İstediğiniz aracı alana kadar para biriktirirken istediğiniz aracın fiyatı da arttığı için ulaşılamaz bir döngüye gidiyorsunuz.

En güzeli bir tane alıp borcunu bitirmek. Sonra onu satıp üstüne biraz koyup model yükseltmek. Onun borcu bitince bir daha.. böyle böyle 5-6 yıla istediğiniz aracı alırsınız bence
0
ananiyimioguz
(24.02.23)
Bütçemin %10-%20 altında bir araç bulmaya çalışırım (çünkü bir aracın sigorta, satın aldıktan sonra ilk bakım vb masrafları da var). Arabaya da fazla anlam yüklemem:)
0
anten
(24.02.23)
2. el düşük kmsine bakarım.
0
mikahakkinen
(24.02.23)
bütçemin yettiğini alırım.
bi yerden başlamak lazım sıfırdan araba olmak çok zor.

ama araban olunca ufak ufak yükseltebiliyosun.
0
jelly bear
(24.02.23)
istemedigim arabayi aliyorum.
0
baldur2
(24.02.23)
O an araba ihtiyacım varsa bütçemin yettiği kredili aracı alırım.
Araba ihtiyacımın aciliyeti yoksa para biriktiririm tabii ki.
0
roket adam
(24.02.23)
araba piyasası patlayacak diye ekşide mastürbasyon yapıyorum :D
0
yazar yazmaz yazan yazar
(24.02.23)
bütçemin yettiği en iyi arabayı alırım. borcu bitince satar istediğim arabayı alırım.
0
alaimisema
(24.02.23)
İstediğiniz arabayı alamıyorsanız, para biriktirerek de alamayacaksınız maalesef. Sizin biriktirdiğinizden daha fazla artmaya devam edecek fiyatı. Kredi + elinizdeki ile satın alabileceğiniz en iyi seçeneği satın alın. Sonra o kredinin taksidi bu enflasyonda eriyecek, elinizdeki araç da diğerleri nasıl değerleniyorsa öyle değerleneceği için daha sonra satarak ve üzerine bir miktar daha kredi çekerek(diğerinin taksidi artık gözümüze gelmiyor, zam falan filan aldık o eridi) istediğinizi alabilme şansınız olur.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(24.02.23)
işimi görecek en ucuz arabayı alır, param kalıyorsa yatırım yapardım. tabi araba da bir yatırım sayılır Türkiye'de ama başka bir yatırım yapardım.
insan istediği şeye hiç yetişemiyor, hep eksik kalıyor maalesef, ancak iyi yatırım yapıp yeterince sabredersen ileride bir şansın oluyor.
0
tiny penny
(24.02.23)
zamanında mx5 alacaktık diye söyleniyorum
0
gurur
(24.02.23)
butceme gore arac alir devam ederim.
0
cooperr
(24.02.23)
bütçeye yakın araç kap.

yoksa bir daha alamazsın.

türkiye için konuşuyorum.

avrupa'da aşağı yukarı fiyatlar benzer.
0
rain when i die
(25.02.23)
(2)

apple airtag kullanimi

oscar
4 lu airtag alsam, 2 sini mesela ben, 2 sini arkadasim kullanabilir mi ?
4 lu airtag alsam, 2 sini mesela ben, 2 sini arkadasim kullanabilir mi ?
0
oscar
(23.02.23)
kullanabilir.
0
roket adam
(23.02.23)
Her biri ayrı ayrı kuruluyor, herhangi biri kendi hesabına tanımlayarak kullanabilir.
0
bk
(24.02.23)
(5)

KKM Tavan kalktıktan sonraki teklifler

hayati cozemeyen adam
Merhaba, bankadan kkm tavanı kalktıktan sonra güncel teklif alanlar var mı? Usd için ve TL için nedir acaba şuan verilen faiz ?Bana %75 tl %25 usd içinUsd %10, tl %11.5 verildi
Merhaba, bankadan kkm tavanı kalktıktan sonra güncel teklif alanlar var mı?

Usd için ve TL için nedir acaba şuan verilen faiz ?

Bana %75 tl %25 usd için

Usd %10, tl %11.5 verildi
0
hayati cozemeyen adam
(23.02.23)
edit: sadece tl olduğunda %25 veriyor, bu durumda usd %10 için tl faizden vazgeçmek saçmalık gibi.
0
🌸hayati cozemeyen adam
(23.02.23)
hsbc'de 3 ay kkm dolar için %12+%5 verildi geçen hafta.
sadece tl faizi aldığında kur riskin oluyor. %10 fazla alayım derken kur patlarsa tl'de kalırsın.
0
roket adam
(23.02.23)
kkm tl faizi 25 dedi yanlış anlamadıysam, patlasa bile zarar olmaz gibi, netleştireyim yarın.
0
🌸hayati cozemeyen adam
(23.02.23)
kkm faizi %25 ise oran çok iyi zaten, direkt yap gitsin. hatta hangi banka söylersen biz de yapalım :)
ama yanlış anlamış olabilirsin.
0
roket adam
(23.02.23)
kkm 25 veren banka varsa tanistirana ufak bir komisyon oderim
0
ahoy kaptan
(24.02.23)
(16)

Kararsızım farklı görüşlere ihtiyacım var

madurumdamadurum
Merhabalar herkese güzel ve sağlıklı günler dilerim.Yaklaşık 2 seneye yakın süren bir ilişkim var. Bu sürecin başında da bazı sancılı durumlar yaşandı örneğin; eski sevgilisi gelip bununla birlikte olma saçma biri vs minvalinde konuşma dahi yaptı ancak ben eski defterlerin fikirleri ile hareket etme
Merhabalar herkese güzel ve sağlıklı günler dilerim.
Yaklaşık 2 seneye yakın süren bir ilişkim var. Bu sürecin başında da bazı sancılı durumlar yaşandı örneğin; eski sevgilisi gelip bununla birlikte olma saçma biri vs minvalinde konuşma dahi yaptı ancak ben eski defterlerin fikirleri ile hareket etmeyi değil karşımdakini tanımayı tercih ettiğim için pek fazla umursamadan devam etti.
Bu süreç içinde klasik fazla heyecanı olmayan bir ilişkiye sahip oldum.
Sonrasında aynı şehirlerde yaşamaya karar verdik( verdi. ) çünkü ben yanıma gelmesini desteklemedim bana maddi açıdan bir devrilme ile geleceğini biliyordum ve neyse olan oldu. Bu süreçte eylül ayında geldi ve halen iş bulamadı doğru düzgün ( fazla çabası yoktu görünürde max çabası kariyer.net-ilan-başvur butonuna tıklayıp tamam yaptım başvurdum başvuruyorum işşte çabalıyorum demesiydi) her neyse halen bulamadı ve bu süreçte gerekse kirası gerekse faturası gerekse diğer masraflarını benden talep etti ve ocak ayına kadar karşıladım ( bu arada kadınım ) sonrasında çevreminde baskısı ve bana da ağır gelmesi ile karşılamamayı tercih ettim ( 24 yaşımdayım 28 yaşında ) tabi hal böyle olunca ipin ucu kaçtı ilişki ilişkilikten çıktı aynı şehirdeyiz görüşürsek max haftada 1 kere görüşüyoruz onda da heyecan duymuyorum hemen bitsin gidelim derdine girip ruhum sıkılıyor bununla birlikte tabi yoruluyorum ancak bir yandan da vicdan yapıyorum benim için geldi şuan yüz üstü bırakmam hata olur diye sabrediyorum ( ki benim için gelmediğini söyleyen tanıdığımda var bu birazda önceden birkaç kişiyi dolandırdı bu sebeple kaçtığını söylüyor ve sadece tahmin). Durum bu olunca bende hem boşlukta hemde dertli kederli sürükleniyorum. Gün içinde aklıma gelmiyor bir yere alayım götüreyim muhabbetlerine hiç girmiyorum çünkü hep ben yönlendirdim ve yoruldum. Romantik durumları hiç sormayın bir romantik sofra kurmuşluğu bile yok 6 aydır aynı şehirdeyiz. Ne yapmalıyım? Vicdan yapmam normal mi fazla mı salağım açık olabilirsiniz.
Edit: Dün güzel bir konuşma yaptığımı düşünüyorum. Konuşma içinde bencillik yaptı ağırlıklı olarak ve bugünde sanki ben sorun yaratmışım gibi trip atıyor. :)
0
madurumdamadurum
(23.02.23)
birkaç kişiyi dolandırmış ve bulunduğu şehirden kaçmış birini, herhangi bir duygusal veya fiziksel çekim duymadığınız ve haftada bir görüşüp hiç bir heyecan duymadığınız halde masraflarını karşılayacak şekilde besliyorsunuz yani. durumun saçmalığını daha fazla konuşmaya gerek var mı.
0
roket adam
(23.02.23)
yol ver gitsin ya uğraşılır mı bununla. anlattığına göre bence de senin için gelmemiş. senin için gelse tutunmak için bişeyler yapar iş bulur vs..
0
hobarey
(23.02.23)
Aileden biri olsa anca bu kadar yapılır. En kısa yoldan yol verin.
0
FAtE
(23.02.23)
bu kişiye düşündüğün gibi borçlu değilsin, onu sen düze çıkaramazsın, temiz doğrudan bir ayrılık konuşması yapın
0
freebird5406_2
(23.02.23)
Sorunuzun cevabini gayet iyi biliyorsunuz da, bence iliskinizden kendinizi siyirmayi becerdikten sonra neden diye sorun kendinize, neden bir insani asalak gibi beslerken ayrilmak istedigimde sucluluk duyuyorum, neden boyle bagimli bir iliskideyim, neden bir yetiskinin sorumlulugunu bu sekilde alma ihtiyaci hissediyorum, neden iliskide aslinda cevabi hayir olan her soruya/adima evet cevabi verip isi buraya getirdim, neden bu kisi, vs. Vs. Enteresan seylerle karsilasabilirsiniz.
0
kassiopeia
(23.02.23)
Herkesin zor geçen bir dönemi olabilir bunun kadını erkeği yok. Fakat anladığım kadarıyla karşı taraf bundan rahatsızlık duymuyor ve işi düzeltmek için yeteri kadar çabalamıyor. Ben bu durumda fedakarlık yapmazdım. Başkalarına gösterdiğimiz fedakarlığı kendimize de göstermeliyiz.
0
ruhen hastayim ben
(23.02.23)
Yahu siz kendinize düşman mısınız? Karşı tarafa sergilediğiniz merhametin, ince düşüncenin, fedakarlığın %10'unu kendinize sergileseniz zaten doğru cevaba ulaşacaksınız. Bakın, @ruhen hastayim ben gayet güzel tespit etmiş. Karşı taraf ne olup bittiğinin farkında, bundan herhangi bir rahatsızlık duymadığı için düzeltmek için de herhangi bir efor sarf etmiyor. Yani kendisine saygısı yok ki size saygı gösterebilsin. Bu yüzden (bence) bir an önce yollarınızı ayırmanız doğru olur. Tabii tedbirinizi de almanızı isterim, şöyle ki uzun zamandır bu rahatlığa alıştırdığınızdan herhangi bir planı yoktur. Siz onu hayatınızdan çıkaracağınızı söyleyeceğiniz zaman (tabii kararınız bu yönde olursa) kendi şehrinde dahi olmadığı aklına dank edeceğinden çaresizlik hissiyle saldırganlaşabilir.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(23.02.23)
şok içinde okudum yazdıklarını. bu kadar şeye rağmen hala beraber olmanı kabullenemedim. insan bunu kendine neden yapar ki? bas tekmeyi geç.
0
amour fou
(23.02.23)
ayrıl coco
0
vudin
(23.02.23)
ayril coco+
aski icin isi gucu birakip sehir degistirmek ne ya. o kadar öluyosa ve yiyosa evlenseydi ne milleti oyalayip sömüruyor maddi manevi
0
ala09
(23.02.23)
Bacım asla vicdan yapma herif seni kullanıyo
Ayrılmak yüzde binbeşyüz hakkın
Adamın da bi numarası yok zaten
Bas tekmeyi bacımmm basss
0
photo85
(23.02.23)
daha önce sana hiç saf oldugunu söyleyen oldu mu?
0
abelardo
(23.02.23)
Bu adam tam bir asalak, benim şu yaptiklarini okumam bile ondan koşarak uzaklaşmam icin yeterli. Siz hala neyi bekliyorsunuz?

Gercekten sizin icin mi geldigini dusunuyorsunuz? Adama sponsor olmussunuz.
0
balpolen
(24.02.23)
cok pis manipule edilmissin. adam mi yapti yoksa sen kendi kendine mi tribe girdin bilmiyorum ama halin hal, yolun yol degil.

acilen kendine gelmen lazim. bizim koyde oyle adama “yuru hadi anan don giydirsin” derler.
0
alperz
(24.02.23)
ayrıl coco
0
1331c112
(24.02.23)
öncelikle aynı evde yaşayacak olsanız sizin için gelmesi bir nebze mantıklı, ama hem sizin için geliyor hem öncesinde iş aramamış hem de kirasını ve masraflarını size yıkıyor bir de üzerine vicdan yapıyorsunuz. karşınızdaki profesyonel bir manipülatör ve aynı zamanda dolandırıcı gibi duruyor. sizle görüşmediği 6 gün de yeni birilerini arıyor muhtemelen.
0
bana bir nick verin
(26.02.23)
(10)

Dolar Öngörüleriniz

adwokat
Şu an iki görüş hakim.1-) baştakiler gider. Dolar düşer2-) baştakiler gider. Dolar üstündeki baskı kalkar ve yükselir.Sizce ne olur, nasıl olur? Bütün paramız dolarda. Bozmalı mı altına mı geçmeli tl ye mi çevirmeli…Ytd
Şu an iki görüş hakim.

1-) baştakiler gider. Dolar düşer
2-) baştakiler gider. Dolar üstündeki baskı kalkar ve yükselir.

Sizce ne olur, nasıl olur? Bütün paramız dolarda. Bozmalı mı altına mı geçmeli tl ye mi çevirmeli…

Ytd
0
adwokat
(22.02.23)
1 dolar = 19 TL

Muazzam bir şişkinlik ve anormal bir dengesizlik var. Afrika'daki kabile reisi bile bu saçma duruma er geç müdahale eder. Şahsi görüşüm baştakiler dursa da gitse de dolar bundan çok fazla yükselme eğiliminde olmaz. Kalırlarsa bu nas sistemi tutmadı deyip sistemden vazgeçerler, giderlerse yeni hükümet adam gibi ekonomi politikası ile durumu düzeltir diye düşünüyorum. Tabi son 10 yılda olmaz dediğimiz her şey oluyor orası ayrı bir saçmalık.

(Kişisel görüşümdür, tavsiye değildir.)
0
ditu
(22.02.23)
KKM kalkmadığı sürece dolar böyle gitmeye devam edecek gibi görünüyor. KKM'de 1.4 trilyon para var şu an. Bu para normalde dolarda olacaktı ama dolarda değil.
0
roket adam
(22.02.23)
altın en mantıklısı

dolar artsa gram altın artıyor
tl'den bağımsız olarak dolar düşerse ons artıyor en azından değer kaybetmiyor

%25 dolar
%40 altın
%35 nakit ve krizde borsadan mal toplamak için tl
0
bir soru sorcam
(22.02.23)
Dolar bir an önce 23 24 bandına çekilmesi gerekiyor. Düşük kur ihracat ithalat dengesini mahvetti. Bütçe açığı artıyor. Asgari ücret zammı gelirse seçim öncesinde, yine yukarı ivme. İsterse dünyadaki en yetkin kişiyi getir dolar 15 16 zor görür artık. Ekşideki bazı yorumlar hakikaten çok cahilce. Dolar 10 olur hükümet değişse diye yazan bile var. Faiz 40 50 olur o zaman dolar 24 25 olur mu bilemem ama gelecek yönetim faizi de maalesef çok artıramayacak diye düşünüyorum. Bütün para dolarda olmasın derim yarısı da altına geçir zaten dolaylı yoldan dolar altın oluyorsun.
0
Topalordek
(22.02.23)
3-) iktidar değişmez ve yıl sonu dolar 22-23 olur diyorum. bundan daha fazla yükselmesi de gerçekçi değil bence şu aşamada. 10 civarına düşmesi de. (ytd)

şuan zaten dolar bu rakamlardan fiyatlanıyor aslında sadece örtülü bir şekilde. doların 10₺ olmasından ziyade bizim alım gücümüzün artırılması hedef olmalı. önemli olan bu çünkü. japonya'da da döviz kuru pariteleri çok yüksek ulusal para birimlerinden ama alım gücü buna paralel güçlü. yani doları düşürmek değil kontrol altına alabilmeyi seçtiler bence, daha uzun vade de sürdürülebilir olduğu için. çünkü dikkat ettiyseniz düşen kurun aynı seviyeye çıkması çok uzun sürmemişti. benim eyyorlamam bu.
0
debian
(23.02.23)
3-) iktidar değişmez ve yıl sonu dolar 22-23 olur diyorum. bundan daha fazla yükselmesi de gerçekçi değil bence şu aşamada. 10 civarına düşmesi de. (ytd)

şuan zaten dolar bu rakamlardan fiyatlanıyor aslında sadece örtülü bir şekilde. doların 10₺ olmasından ziyade bizim alım gücümüzün artırılması hedef olmalı. önemli olan bu çünkü. japonya'da da döviz kuru pariteleri çok yüksek ulusal para birimlerinden ama alım gücü buna paralel güçlü. yani doları düşürmek değil kontrol altına alabilmeyi seçtiler bence, daha uzun vade de sürdürülebilir olduğu için. çünkü dikkat ettiyseniz düşen kurun aynı seviyeye çıkması çok uzun sürmemişti. benim eyyorlamam bu.
0
debian
(23.02.23)
Baştakiler gitse de gitmese de dolar artar. Olumlu senaryoda bile ne olursa olsun 3-4 seneden aşağıya doların aşağı yönlü stabil bir şekilde harekete geçmesi bana gerçekçi gelmiyor.

Hükümetin (kim olursa olsun) bir bahane olsa da dış etken vs. diye yükselmeyi buna yıksak diye dua ettiğini / edeceğini düşünüyorum.

ekonomist değilim, tavsiyeden ziyade tahminimdir.
0
burfak
(23.02.23)
soyle soyleyeyim, bu ekonomik sistemde dolar kayda deger bicimde artmazsa turkiye acilaricinde ekonomik yok olus yasar... dolar artacaktir...
0
hewit
(23.02.23)
şu felaket tellallarına da hastayım, dolar artmazsa ülke yok oluşa girecekmiş muhabbeti. ihracatçılar öldü bitti muhabbetine de ayrı hastayım, ihracatçılar ölüp bitiyorsa mevcut durumda dolar bazında ihracatımız nasıl artıyor? adamlar ocak ayında bile geçen yıla göre dolar bazında daha çok mal satmışlar dışarı, bundan daha iyi ne var?

kötü senaryolar oluşturmak herkesin işine geliyor, kimi kenardaki 3 lirasını dolar yapıp değerlendirme derdinde, ihracatçı giderini düşürmenin peşinde, ithalatçının durum zaten malum. öldük bittik demesi en kolayı. tablo ortada mevcut dolar kuru kaç aydır sabit. sistem çalışıyor konu bu kadar basit. ne zaman ki kkm kalkar o zaman neler olacağını göreceğiz. bu sistemin saatli bombası kkm asıl yok oluş sürecini kkm'nin iptali başlatacak.

neyse ben de herkesin müthiş tespitlerine katılayım, dolar uzun vadede 5 katına çıkacak. ne kadar uzun bilmiyorum ama bu kesin.
0
roket adam
(23.02.23)
ekleme yapayim; @roket adam gibilerin anlamadigi ortada yapilan bir felaket tellaligi yok, dolarin 35 olmasi bir felaket degil su anki sartlarda, ancak bir kurtulus... 2017 yili boyunca arjantin'de yasayip bir paket makarnaya paris'te yasayandan cok daha fazla para veren biri olarak(dolar bazinda) soyluyorum bunu... o dolar yukselecek, o surecte iyi politikalarla halkin alim gucu de yukselirse dolarin 10 olmasi ile 100 olmasi arasinda bir fark yok, onemli olan ne alabildigin...
0
hewit
(23.02.23)
(14)

arabasi oldugu halde kullanmayan var mi?

ala09
sahsi degil ailemin araci var ve bana tahsis edilmis gibi bi sey. ama istanbulda ne zaman arabayla ciksam pisman oluyorum. genellikle marmaray kullanan biriyim trafikten nefret ediyorum. cok yakin mesafeler disinda araba kullanmiykrum ama aktif kullanicilar hic toplu tasima kullanmiyor. ne zaman ara
sahsi degil ailemin araci var ve bana tahsis edilmis gibi bi sey. ama istanbulda ne zaman arabayla ciksam pisman oluyorum. genellikle marmaray kullanan biriyim trafikten nefret ediyorum. cok yakin mesafeler disinda araba kullanmiykrum ama aktif kullanicilar hic toplu tasima kullanmiyor. ne zaman araba yonelsem gozumun onune 1 saat trafikte kitlenecegim geliyor ve vazgeciyorum. aliskanlik mi bu? tren bana konforlu geliyor ruhum mu fakir?
0
ala09
(22.02.23)
İstanbul'da yaşadığım zamanlar, seninle aynı duyguları yaşayıp arabamı satmıştım.
İzmir'e dönünce tekrar aldım.
0
Mirket
(22.02.23)
Toplu tasima 5dk da bile gidiyor olsa arabayla 1.5 saat trafikte dururum yine Istanbul da toplu tasima diye pazarlanan ucubeye binmem.
0
ThomasJefferson
(22.02.23)
istanbulda oturuyorum ben de. işe metroyla gidip geliyorum daha kolay ve ev iş yakın. akrabalara çok sık giderim orası uzak otobüs çok dolaşıyor, oraya arabayla gidiyorum. ancak örneğin metrobüs kullanmam gerekse işe gitmek için metrobüse binmem. gideceğim yere göre yani.
0
sert siyah krom
(22.02.23)
acemi sürücüyken trafikten çekiniyor, her uygun yere park edemiyordum; haliyle bu beni geriyordu ve araç kullanmak istemiyordum. araç kullanmak gözümde büyüdüğü için de "bir savunma mekanizması olarak" araç kullanmamayı tercih ediyordum. şimdi iğne deliğinden bile geçiyor, sıfır park edebiliyorum. çok rahatım, trafikte bile sıfır stres. toplu taşıma adı altında insani olmayan şartlarda yolculuk edeceğime aracımı tercih ediyorum.
yüklü miktarda işletme maliyetine katlandığım aracı kullanmak isterim. kullanmayacaksam neden bir aracım olsun ki.
0
Piyano piyano bacaksız
(22.02.23)
pandemi öncesi bu şekildeydim. işe servisle gidip geliyordum. şehirdışına çıkarken otobüs veya uçak. arabayı sadece haftasonu kullanıyordum. pandemi ve sonrası arabayı daha aktif kullanmaya başladım. işe arabayla gidip geliyordum. şehirdışına giderken de arabayla gitmeye başladım.
0
inheritance
(22.02.23)
Ben de aynı. Ailemin arabası var ama kimse kullanmıyor :D biz metro ve marmaraya yakın oturuyoruz o yuzden bana hem hızlı hem rahat geliyor. Geçen arkadasımın park yeri aradığı süreyle, evden mekana marmarayla varma sürem aynıydı. Ama otobus, minibüs kullanmam gereken bir yerde yaşasaydım araba kullanırdım.
0
jazzabel
(22.02.23)
jazzabel+1 otobus falan binmem sadece rayli sistem. gittigim yerler de hep narmaray hizasinda. zaten arabayla gitsem buldugum park yeriyle gidecegim yer arasinda en az 1 km oluyor haha
0
🌸ala09
(22.02.23)
istte toplu taşıma doğru yerlerdeysen çok iyi. mesela marmaraya yakınsan arabayı çıkarmaman çok mantıklı, gayet doğru bir şey yapıyorsun. boşuna çile çekmeye gerek yok.
0
roket adam
(22.02.23)
bu biraz rahatlıkla alakalı bence. hepimiz biliyoruz ki istanbulda bazen park yeri aramakla geçen sürede bazen bir yerden bir yere gidebiliriz. @Piyano piyano bacaksız a kesinlikle katılıyorum. ben de daha aktif araç kullanmaya başladığımdan beri gittiğim yerden nasıl dönerim, kaçta dönerim derdim yok. evet trafik-kalabalık falan ama kafamın rahatlığı benim için daha önemli oluyo. o yüzden gidebildiğim her yere (şehir dışına da dahil) arabayla gitme taraftarıyım. ayrıca araba sürmek çok keyifli :D
0
chanandler bong
(22.02.23)
benim için toplu taşıma vapur ve uçak dan ibaret geri kalan her türlü taşıma zorunluluktan bindiğim araçlar.
ama vapur bir keyif-kültür istanbul için.
0
deepex
(22.02.23)
Bir dönem bana oldu, toplu taşıma sever hale gelmiştim ama en büyük etken hiç yoğun zamanda kullanmamamdi.
Şu an öyle değil ama
0
kisa
(22.02.23)
Araba kullanmayi asiri seven biriyim. 10 saat kullansam gik demem ama istanbul trafiginden neffret ediyorum. Bu yuzden ise giderken veya normal zamanda genelde toplu tasimayi tercih ediyorum.

Ama zaman zaman denemek istedigimiz bi restoran varsa, uzak bir noktaya gideceksek veya ikea, avm vb. Isimiz varsa arabayi mutlaka aliyorum. Arabanin kapinin onunde olmasini, o kolayligi ve her an tercih edebilme luksunu seviyorum.
0
mor oje
(22.02.23)
toplu taşımada yürümesiyle 1 saat geçecek yol için araçla en fazla 45 dk trafik çekerim. fazlasını çekemem. toplu taşımayla mı giderim, yok, gitmem. evde otururum, trafiğin azalmasını beklerim.

araba konforluysa, yanında enerjik biri varsa, dakiklik gibi bir sorunun yoksa, aç müziğini gir 2 veya 3. şeride tın tın git. önüne girene yol ver. kimseyle muhattap olma. sürekli şerit değiştiren ile 2-3 dkdan fazla farkın olmaz. toplu taşıma bana daha korkunç geliyor.
0
gabe h coud
(22.02.23)
Araba var ama kapıda yatıyor +1 :)

Hafta sonu toplu taşımayla 2-3 aktarmayla gidilecek veya 5-6 saate kadar şehir dışına gidilecekse şanlı park yerinden çıkarırım arabayı. Diğer türlü epey merkezi bir yerde oturuyorum ofise veya gezmeye arabayla gitmiyorum. Mis gibi vapur, minibüs, servis var emrimde. Gideceğim yerdeki ve döndüğümde evin önündeki park yeri, trafik, magandalar, t*ksici ve minib*sçüler gibi sorunları bertaraf ediyorum böylece.
0
chicha_v2
(22.02.23)
(8)

şu an 3 milyonluk ev için max ne kadar kredi çekebiliyoruz

regina phalange
0 desek mesela ama bu yeni çıkan düşük krediyi kullandırmadıklarını düşünürsek
0 desek mesela ama bu yeni çıkan düşük krediyi kullandırmadıklarını düşünürsek
0
regina phalange
(22.02.23)
Max Yüzde 80,yani 2.4 mn TL. Ama mesela bir devlet bankası 75ine veriyordu. Değişiyor bankadan bankaya sanırım
0
biseysorucam
(22.02.23)
Bankadan bankaya değişiyor. Katılım bankalarını deneyebilirsin. Devlet bankaları şuan çok vermiyor. Özeller de genel itibariyle yüksek. Akbankı da deneyebilirsin
0
izmitcan
(22.02.23)
teorik olarak 2.4 milyon tl.

pratikte 300bin tl.
0
tchuck
(22.02.23)
iş bankası %40. 2,03 faiz.
0
unalub
(22.02.23)
Sizin 3 milyona alacağınız eve ekspertizin ne kadar değer biçeceği ile başlıyor süreç, diğer arkadaşların verdiği cevaplar ekspertizin de 3 milyon değer biçeceği varsayılarak verilmiş. Onu da dikkate almayı unutmayın.
0
michael_knight
(22.02.23)
Expertiz genelde daha mı yüksek değer biçiyor?
0
🌸regina phalange
(22.02.23)
Ekspertiz genelde daha düşük değer biçiyor. Yani böyle sallamasyon söylemek çok doğru değil ama 3 milyona alacağınız evin ekspertiz değerinin 2 milyon çıkması gayet olası.

Bankanın gözünde o evin değeri 2 milyon olur o zaman. Banka da eğer konut kredisinde yüzde 80'ine kadar kredi veriyorsa 1,6 milyon TL kredi verir size. %80 kanunun izin verdiği en yüksek değer. Pek çok banka daha az vermeyi tercih ediyormuş.
0
michael_knight
(22.02.23)
Alabileceğin kredi ekspertiz değeri ve bankadaki senin konumun ile alakalı.
0
roket adam
(22.02.23)
(3)

bir şeyler değişmeye başladı mı? [korku bariyeri, akp]

biseysorcaktim
özellikle depremden sonra insanlar siyasilere karşı daha sert ve netler. sanırım yüksek sesle dile getirmekten de çekinmiyorlar.mesela dün bir avukat, rte dahil bir çok devlet görevlisini dava etmiş. ardından aynı şekilde onlarca avukat ve vatandaş da aynı şeyi tekrarlamış. başka bir olayda, akp'li
özellikle depremden sonra insanlar siyasilere karşı daha sert ve netler. sanırım yüksek sesle dile getirmekten de çekinmiyorlar.

mesela dün bir avukat, rte dahil bir çok devlet görevlisini dava etmiş. ardından aynı şekilde onlarca avukat ve vatandaş da aynı şeyi tekrarlamış. başka bir olayda, akp'li vekil, çocuk tacizcisi biri için "müslüman adamdır, örnek biridir" diyerek mahkemeye görüş bildirmiş. mahkeme de vekil hakkında suç duyurusunda bulunmuş. bunlar iki örnek, bir süredir ama özellikle iki haftadır böyle çok olay duyar oldum.

böyle olaylar zaten oluyordu belki de, ama haberimiz olmuyordu. şimdi haber de yapılıyor ya da daha büyük kitlelerin haberi oluyor.

korku bariyeri yıkıldı ve bir şeyler oluyor mu? ya da akp'nin gidici olduğu anlaşıldı ve bu haberleri o yüzden mi duyuyoruz. yoksa hiç biri değil ve tamamen kişisel bir algıda seçicilik mi bendeki.
0
biseysorcaktim
(21.02.23)
eytde olduğu gibi mamaları verdikten sonra bu karanlık havayı dağıtırlar. musluk adamların elinde olduğu sürece fazla ümitlenmiyorum. deprem mevzusu bile "herkese tokide birer daire" ile çözülür millet deprem olduğuna sevinir hale gelir. burası türkiye.
0
roket adam
(21.02.23)
evet algida secicilik.
0
Kittie
(21.02.23)
hkp, çhd, sarı olmayan numunelik sendikalar falan her hafta suç duyurusunda bulunuyor zaten suç duyurusunda bulunmanın bir olayı. işte yarım akıllı bir twitter hesabı birileri için rutin olan şeyi gündeme getirince böyle bir algı oluyor.
0
wop
(01.03.23)
(13)

iş mailini gece yarısı atmak

deartheodosia
evden çalışıyorum, genellikle gece yarısından sonra çalışmak için fırsatım oluyor ya da sabah erken saatlerde ve insanlara saat 03'te, 05'te mail atmanın ne kadar ciddiyetsiz göründüğünü merak ediyorum (yurtiçi ve ayrıca yurtdışı/avrupa).illa ki gün içinde belli saatlere planlanmış şekilde mi gönder
evden çalışıyorum, genellikle gece yarısından sonra çalışmak için fırsatım oluyor ya da sabah erken saatlerde ve insanlara saat 03'te, 05'te mail atmanın ne kadar ciddiyetsiz göründüğünü merak ediyorum (yurtiçi ve ayrıca yurtdışı/avrupa).

illa ki gün içinde belli saatlere planlanmış şekilde mi göndermeli, mail gönderilen saatin bir önemi var mı bunu merak ediyorum.
0
deartheodosia
(21.02.23)
Maili alacak kisi(ler)in mesai saati disinda gondermek hos karsilanmiyor. Belki sirket kulturuyle de alakalidir ama bizde hem ABD hem Avrupa icin alicinin calisma saatlerine gore gonderim zamani belirlenir.
0
sertac akin
(21.02.23)
Valla ciddiyetsizlik değil de gece yarısı ne gerek var insanları rahatsız etmeye? Ölüm kalım meselesi mi? Mesai sonrası acil bir mail olmadıkça işyerinden gelen mailler benim tadımı kaçırıyor. Ben ertesi güne planlanmış şekilde gönderilmeli diye düşünüyorum.
0
Amaranta ursula
(21.02.23)
Ben her zaman mesai saatleri içinde mail, mesaj, telefon işlerini hallediyorum. Alttan alttan her zaman mesai saati dışında ulaşılabilir olmayacağımı sezdiriyorum muhataplara. Mesai dışında birisi aradığı zaman da normale göre belirgin şekilde farklı bir resmiyette konuşuyorum.

Birisi bana mesai saati dışında mail atsa tutup suratına bir şey demem "neden dönüş yapmadın" gibi fantastik triplere girmediği sürece, ama normal de bulmam. İş iştir, sözleşmeyle anlaşmayla belli sınırlar koyarak yapılır. Bu sınırları ihlal eden insanları ihlal dozuna göre garip geliyor gözüme, garip gelmesini de özellikle kendime telkin ediyorum.
0
akhenaten
(21.02.23)
Bence göndermenin bir olayı yok hemen cevap beklemiyorsanız.

Gece gönderip, neden 1 saat içinde dönüş yapmadın demediğiniz sürece bir sıkıntı yok.

Bende de tam tersi, gece birileri bir şey gönderince 24 saat çalışıyormuş da göze girmeye çalışıyormuş hissi yaratıyor.
Hiçbir zaman gece biri yazdı diye kötü hissetmem.
0
burfak
(21.02.23)
"kusura bakmayın şu şu şu sebeple bu saate atabiliyorum ancak..." diye başlanıp atılmasında sorun yok.

ama rutin olarak bu şekilde mail atan birini ben dikkate alamam. mailine geç dönerim, görmedim derim vs...
ayrıca genel olarak da büyük dalga konusu olur.
0
teritori
(21.02.23)
Ben geç saatte mail alirim, mail atarim.
Ama bunu belli kişilere yapıyorum, yani kafaya takmadığıni bildiğim kişilere.

Onun dışında bütün mailleri sabah 08.30a ayarliyorum. Ama benim gibi calisan arkadaslar ile gece birde falan atıyoruz yani.

Akşam 10-11'e kadar umursamadan atiyorum. O kadar kafasina takan devlet dairesnde calissin.
0
logisticsmanager
(21.02.23)
Ortada gercekten ciddi derecede bir mesele yoksa mesai saatleri disinda mail atan kisiyi profesyonel olarak addetmem. Ya isini geciktiriyordur ya kendince caliskan pozu kesiyordur ya da hayatsizin tekidir. Tecrubeyle sabit olusmus yargilar bunlar. Dogru duzgun calisip bunu yapani gormedim henuz. E boyle birine de pek saygi duymam is anlaminda.
0
unidentified floating object
(21.02.23)
8-5 çalışılan işlerde garip durur ama freelance iş vs. ise garip olmaz bence.

Normal şartlarda mailin zamanı olmaması lazım bakan istediği zaman mesai saatinde bakıp cevap atar çünkü. Fakat akıllı telefonlarla birlikte anında bildirim gelmeye başladığı için insanlar dikkat etmeye başladı. Ben de o sebepten işleri gece halledip sabah 8-9'a ayarlıyorum sabah gidiyor.

Yine de, mail telefonla aramak veya whatsapp'tan yazmak gibi bir şey değil. Her saat atılabilmeli normal şartlarda. Çok dikkat eden kişi kişisel telefonuna o maili kurmaz veya iş telefonu vardır akşam bakmıyordur. Sadece bilgisayardan bakıyordur vs. vs.
0
nhk ni youkosu
(21.02.23)
1. kimsenin gözüne girme gibi bi durum yok, freelance kendi işim.
2. soru yalnızca mail için. telefon/whatsapp yok.
0
🌸deartheodosia
(21.02.23)
ben gece gündüz gönderiyorum, verimli saatim o gün için neyse o. herkesin verimli saati farklıdır, belki gece aklıma bir şey geldi gönderdim onun için sabahı beklemem.

alacak adamdan cevap beklemediğin, gece cevap ver diye darlamadığın sürece sıkıntı yok. benim mail bildirimlerim mesela kapalı akşam mesai bitişinden itibaren. rahatsız olan bildirimleri kapatır olur biter.

edit: ek olarak global firmalarda böyle bir kaygın zaten olamıyor. mesaj attığım bi adam japonyada diğeri amerikada. büyük şirketlerde böyle neden şu saatte attın falan olmaz bu yüzden. alan kişi bildirimleri yönetecek rahatsız oluyorsa.
0
roket adam
(21.02.23)
İsveçte çalışma şartları iyi, iş yaşam dengesi mükemmel olduğu halde insanlar şirket telefonlarını yanlarında taşıyorlar. Acil bir durum olursa cevap veriyorlar. Çünkü herkes farkında kimse onları gereksiz bi şey için rahatsız etmez. Bu nedenle kimseye gece mail atılmaz burada. Mail attığın insanın çalışma saatine göre mail atılır. Çünkü diğer türlü senden gelen mailleri sessize alması gerekecek ya da toptan iş telefonunu kapatması gerekecek.
Burada gece rahatsız eden olmadığı için iş telefonu da rahatsız edici bir şey değil.

Bence atmayın gece. Zaten tek bir ayardan gece attığım mailler mesai saati başında gitsin kuralını getirebilirsiniz. Her mailinizi tek tek ayarlamanıza gerek yok yani.
Bu ayarlar boşa konmuyor mail uygulamalarına.
0
zimbirik
(21.02.23)
çalıştığın şirket veya şirketlerin kültürüne göre değişir, kurumsal mı, hangi ülke vs çok değişkeni var. Endişe ediyorsan delay delivery ile saatini ayarla, mesai başlangıcında göndersin, kafan rahat eder.
0
tiny penny
(21.02.23)
Bazi insanlar icin cok daginiksin ve isini zamaninda yetistiremiyorsun o yuzden geceyarilarina kadar calisiyorsun izlenimi yaratabilir.
0
hot potato
(21.02.23)
(9)

Kedinin perdeyi tırmalaması

orin
Merhabalar. Kızımın çok istemesi üzerine 4-5 ay kadar önce kedi sahiplenmiştik. Normalde evdeki çoğu şeyi tırmalıyor geçen yıl aldığımız bir yatağın kumaş olan bazasını ve başlığını mahvetti. Buraya kadar çok sorun etmedim fakat geçen hafta dünyanın parasını verip aldığımız perdeleri geldiği gün tır
Merhabalar. Kızımın çok istemesi üzerine 4-5 ay kadar önce kedi sahiplenmiştik. Normalde evdeki çoğu şeyi tırmalıyor geçen yıl aldığımız bir yatağın kumaş olan bazasını ve başlığını mahvetti. Buraya kadar çok sorun etmedim fakat geçen hafta dünyanın parasını verip aldığımız perdeleri geldiği gün tırnakları ile söktü ve sökmeyede devam ediyor. Öncekiler neysede bu beni baya bi çıldırtıyor. Tırmalama tahtası da var fakat nerede tırmalanmayacak şey var orada bitiyor. Biliyorum hayvan kızmaktan felan anlamaz ama yok mu bunun bir yolu. İnternette tırmalamamasını istediğiniz bir yeri tırmaladığında su ile uzaklaştırın zamanla öğrenir yazıyor ama tüm gün evde yokuz tırmalayacaksa o zaman da tırmalar.
0
orin
(20.02.23)
Tahta yerine sizin eşyalarınızı tırmalıyor çünkü sizin kokunuz var ve baskın gelmek istiyor. Çift yönlü yapışkan bantlar ile bantlarsanız bırakabilir, gerçi alışmış ve hiç bırakmayacak da olabilir. Hatta artık kediyi eve aldıktan sonra eşyalar ikinci planda olmalı da denebilir.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
6-7 sene kedi besledik, tırmalama huyunu kesinlikle çözemedik. koltukların canına okununca en son streç filmle streçlemiştik. kedi bu. ruhen hastayım ben'e katılıyorum.
0
roket adam
(20.02.23)
yapacağınız bir şey yok, o perdeleri tırmalayacak. koltukları tırmalayacak. halıyı tırmalayacak. hayvanın doğasında var.
0
deartheodosia
(21.02.23)
"Bir şey yapılamaz"a katılmıyorum. Bu hayvanlar aşırı derecede akıllı ve eğitilebilir. Evdeki mevcut 2 kedime evin kurallarını, ne "yapılabilir" ne "yapılamaz" öğrettim.

Yapılmaması gereken bir hareketi yaptıkları zaman çok şiddetli bir şekilde "şşşşşşşttttttt" efekti anlık olarak onları korkutup kaçırıyor olsa da uzun vadede yapmamaları gerektiğini öğretiyor.

Deri koltuğu gerine gerine tırmalıyor mesela.. Anında baş parmağım havada bir şekilde "hşşşşttttt" efekti! Mal mal bakıyor bi süre. Tekrar devam mı etti yine aynı tepkiyi gösteriyorum. Böyle böyle onun yanlış bir şey olduğunu idrak ediyorlar.

Bıkmayın usanmayın, sonunda öğrenecekler.
0
msb
(21.02.23)
Tırnaklarını kesmenizin faydası olacaktır. Nasıl kesileceğini YouTube'dan izleyin, kedi makası 20-30₺ bir şey. Denemeye değer. Bizim kedi tırnakları kesilince tırmalamayı azaltıyor.
0
malheiros
(21.02.23)
hem dikey olan tırmalama hem de yatay olan yer için olandan alın. birde dikey olanın boyu önemli uzunca olandan almanız lazım ki hayvan gerinerek tırnaklarını geçirsin.
kızacaksınız şşşt sesi ile ve kızdıktan sonra bir oyuncağa yönlendireceksiniz ki anlasın, bu anlama neredeyse 1 ay+ sürüyor.
bizimki koltukları anladı çok nadir koltuğa gidiyor ama halıların hali içler acısı ona engel olamıyoruz ve gözden çıkardık, yinede halıya tırnak geçirdiğinde şşşt sesini duyunca koşarak tahtasına gidiyor (gitmediğide çok ama arada gitmeside bişey)

koltuklara birde tırmaladığı yerlere örtü serin mümkünse hoşuna gitmeyen kumaştan olan örneğin çarşafı çok tırmalamıyor ama battanıye türevi şeyler çok hoşuna gidiyor

narenciye kokusunu sevmiyorlar, bir fıs fıs içine limon suyu koyarak en çok gittiği bölgeye sıkın eğer etki ederse bir süre düzenli sıkarsınız

msb +1
0
eja
(21.02.23)
Tırmalama esnasında ismini yüksek sesle söylemeyi yada kızma tabirleri kullanmayı ben de denedim. Fakat işin garibi bir yerleri tırmalamaya başladığında hemen gözlerime bakıyor. Sanki inadına yapıyormuş gibi:)
0
🌸orin
(21.02.23)
Ben çıkmasını istemediğim yerlere portakal yağı veya greyfurt çekirdeği yağı gibi turunçgil yağı damlattigim sudan sıkıyorum. Hoşlarına gitmiyor bir süre sonra vazgeçebilir bu alışkanlıktan. Tabi uçucu yağ olduğu için tam çıkarken görüp sert Bi şekilde adını seslenip sonra perdeye sıkmak lazım. Bi sure sonra koku gidecek. Kediye sakin sıkmayın :) ha benim perdelerim gidik. Orası ayri. Ama ben perdeleri pek umursamadim. Kedilerin biri perdeleri hiç umursamiyo biri tırmanmayi seviyo. Kedinin huyuna göre degisiyo heralde.
0
faredenkorkankedi
(21.02.23)
hayvan aslında kızmaktan ve neyin yasak olduğunu göstermekten anlar ve eğitilebilir. tırnakları düzenli kesebilirsiniz. şu an eğer yavruysa çok hareketli ve oyuncu olması normal.

bizim iki kedimiz yasak olan odaya normalde girmezler eğer girerse de tedirgin girer adını söyleyince kaçar, yemek masasına çıkmazlar mesela. yemek istiyorsa sandalyede sessizce bekler verilirse yer. ancak bu ilk başta böyle değildi tabi. ama öğrendiler.
0
orpheus
(21.02.23)
(7)

Başıboş köpek işi ne zaman patlar?

alperz
Geçtiğimiz hafta İstanbul'dan Gökçeada'ya gittim geldim. Giderken otobandan dönerken e-5'ten döndüm. İkisinde de yol boyunca farklı farklı yerlerde zırt pırt başıboş köpekler gördüm. Bu işin sonu hayır değil sanki. Üç beş yıla iyice çoğalıp eski zamanın kurt sürüleri gibi çiftliklere, meralara, köyl
Geçtiğimiz hafta İstanbul'dan Gökçeada'ya gittim geldim. Giderken otobandan dönerken e-5'ten döndüm. İkisinde de yol boyunca farklı farklı yerlerde zırt pırt başıboş köpekler gördüm. Bu işin sonu hayır değil sanki. Üç beş yıla iyice çoğalıp eski zamanın kurt sürüleri gibi çiftliklere, meralara, köylere saldırmamaları için bir sebep göremiyorum.
0
alperz
(20.02.23)
Başıboş köpek sorunu patlayalı uzun zaman oluyor zaten. Bırakın kenar mahalleleri, şehrin merkez bölgelerinde bile evine geç dönmeye korkar oldu insanlar. Sözümona hayvanseverlerden korkan partiler bu işe el atamıyor, lobileri çok kuvvetli, bir köpeğin kılına zarar gelsin bütün ünlüler villalarından tepki kusuyor ama bir çocuk parçalandığında ya da köpekten kaçarken yola atlayıp öldüğünde kimseden çıt yok.
0
msb
(20.02.23)
Birkaç zengin sjw tipin çocuğunu parçaladıklarında bu ciddi bir sorun olur.
0
romario
(20.02.23)
valla haklısın, ben de hayvanseverim ama başıboş köpek konusu inanılmaz bir hal aldı. bir kere de yolda 2 tane köpeğe çarptım maalesef, yaşanan vicdan azabı ve maddi zararın haddi hesabı yok. bence bu işin patlaması yakındır diye düşünüyorum. köpek sahipleri bile başıboş köpeklerden şikayetçi.
0
roket adam
(20.02.23)
çoğalamazlar, bölge ve gıda kaynakları sınırlı olduğu için populasyon belli bir sayıda kalır. sonsuz çoğalabiliyor olsalardı başıboş köpekler 50 yıldır türkiyede var.
0
orpheus
(20.02.23)
@orpheus nasıl çoğalamazlar, çoğaldılar işte.

Gıda kaynakları kısıtlı falan değil, çılgınlar gibi mama satın aldırıp besleyen gruplar var. Sıkıntı bu zaten, normal akışta milyonlarca sayıya ulaşamazlardı ama "besleniyorlar". Birilerinin cebi dolsun diye "patili dostlarımız aç, onlara bir kap mama" ajitasyonuyla besleniyorlar.

Kaynaklar kısıtlı olmadığı için alan savunması da yapmıyor hayvanlar, nasıl olsa hazır mama geliyor diye 10-15 alfa yan yana yatıp geviş getirebiliyor. Rekabet yok, zayıfın ekarte olması yok. Ölmesi gereken yavru bile zorla ite kaka veterinerle vb hayatta tutuluyor.

Sıkıntı çok büyük, bunu herkes er geç anlayacak ama bazıları için zaman gerekiyor.
0
msb
(20.02.23)
Besleme olayı dert evet. Bir de belediyeler bu tayfaya yaranmak için para harcıyorlar. Bunlar için daha yeni bir tane yem fabrikası açıldı Ankara'da geçen yıl. Hem de belediye tarafından...
0
🌸alperz
(21.02.23)
gıda kaynakları sınırsız. besleme yapıyorlar. (bu nasıl bir türkçe ise, besliyorlar abi işte.) fabrika bandını düşünün, besleme yapıyorlar. bir sıra swj, fistan giydiriyorlar, saçını örüyorlar :)

köylüler hayvanlarına dadanırlarsa vururlar. orada biraz popülasyon kontrolü olur. şehirde olması için sayılarının daha 2-3 kat artması lazım. henüz eşik aşılmadı.
0
gabe h coud
(21.02.23)
(9)

hangi otomobil?

abelardo
volkswagen golf 2018= 800binopel crossland 2022= 770binhyundai bayon 2022= 725binbayon almak daha mantıklı değil mi bu durumda? golf bu kadar pahalı olmayı hak ediyor mu?
volkswagen golf 2018= 800bin
opel crossland 2022= 770bin
hyundai bayon 2022= 725bin

bayon almak daha mantıklı değil mi bu durumda? golf bu kadar pahalı olmayı hak ediyor mu?
0
abelardo
(20.02.23)
crossland.
0
since1907
(20.02.23)
Golf bu ülkede çeyrek altın derler. Anlamlı mı değil tabii ama öyle.

Crossland'e ciddi bakmıştım birkaç yıl önce ama tasarımı çok tıfıl geldi, içine binince soğudum özellikle. Opel PSA'dan sonra eski tadı vermiyor bana.

Yıl/fiyat avantajıyla ben de Bayon alırdım sanırım.
0
msb
(20.02.23)
2018 golf dediğin şu an 5 yaşında. arıza çıkarma noktasına yaklaşmış diyebiliriz. 2022 model herhangi bir araba 2018 golften daha iyidir parasal açıdan.
bayon'da sanırım atmosferik motor olduğu için eleştiriliyordu ama son durumunu bilmiyorum. crossland'i bilemedim.
0
roket adam
(20.02.23)
Bayon sinif olarak düşük araba, ayni kulvarda değil.

Ama 2022 model Hyundai, 2018 vw'den cok daha riskiz bir yatırım olur. Golf bir de dsg ise ben girmezdim.
0
stavro
(20.02.23)
4 ay önce sıfır bayon aldim, sakin o fiyatları vermeyin. dandikliginden değil ama crossland daha iyi. Sınıfı da daha üst.

Edit: bayon elite paket ise ben 'olur' derim.
0
duster
(20.02.23)
golf. istanbul-sivas-istanbul 2k km yaptık 1 ay olmadı. kalite ucuza alınmıyor.

ayrıca PSA grubunu gördüğüm yerde kaçarım, net.
0
baldan kaymak
(20.02.23)
golf devam
0
ayin yazari
(21.02.23)
geçen hafta dsg şanzımanlı skoda sattım burnumdan geldi. bir daha kapıma da sokmam ben crossland diyorum
0
delidir yakalayin
(21.02.23)
volkswagen golf al bas geç.

crossland bir opel değildir aslında. c3 aircross ile platform kardeşidir ve taaaa peugeot 207 ile aynı alt yapıyı kullanır. sadece motor ve şanzımanı biraz günceldir o kadar. b sınıfı kıytırık hb'lerin yüksek görünen versiyonudur. kesinlikle opel'in de tarihindeki en kötü araba olduğuna bahse varım.

ha rakiplerine göre ucuz olduğu için türkiye'de çok satar. mesela alman 2. el arabalarına ulaşımın kolay olduğu romanya'da kimse gidip de crossland almaz. son 3 senede romanya'nın en kalabalık 2. şehrinde bir tane crossland görmedim amk.
0
rain when i die
(21.02.23)
(3)

Bu konuda destek almalı mıyım?

deveyidiken
Yaklaşık bir ay önce yeni bir işe başladım. Maaşı, şartları vs her şey çok güzel şahaneAncak zannediyorum ki aşırı mükemmeliyetçi tutumum yüzünden asla yaptığım işleri beğenmiyor, kendimi mutsuz ediyorum ve kendi üstümde baskı oluşturuyorum. Yaptığım iş iyi olmazsa sanki kovulacakmış, işimi kaybedec
Yaklaşık bir ay önce yeni bir işe başladım. Maaşı, şartları vs her şey çok güzel şahane

Ancak zannediyorum ki aşırı mükemmeliyetçi tutumum yüzünden asla yaptığım işleri beğenmiyor, kendimi mutsuz ediyorum ve kendi üstümde baskı oluşturuyorum. Yaptığım iş iyi olmazsa sanki kovulacakmış, işimi kaybedecekmişim gibi hissediyorum.

Ek olarak, çalıştığım sektör çok yeni benim için. Birçok şeyi hala anlamıyorum. Yani bu da bende bir huzursuzluk oluşturuyor.

Daha önce de hayatımın belli alanlarında bu durum kendini göstermiş ve destek almıştım. Kullandığım antidepresanlar vs sadece durumun üstünü örttü gördüğüm kadarıyla. Çünkü şimdi görüyorum ki yine aynı şeyler peşimi bırakmıyor.

Bu durumda ne yapmam en doğrusu olur?
0
deveyidiken
(20.02.23)
yaptığınız bir hatayı insanların bulunduğu, sohbet ettiği bir ortamda anlatın. Nasıl eksik yaptığınızı, nasıl hatalı olduğunuzu vs. Hata yapabileceğinizi önce kendinize kabul ettirmeniz lazım ve bunu kendi kendinize yapamazsınız.
0
sparkle kiddle
(20.02.23)
yeni bir işte ve yeni bir sektörde olunca bu tarz şeyler olması normal, bence biraz zaman verin kendinize hocam. zaman içinde üstlerinizden falan da takdir aldıkça bunu aşarsınız diye düşünüyorum. şu an en yüksek stres seviyesindesin doğal olarak. eğer 6-7 ay sonra da geçmezse o zaman profesyonel yardım düşünülebilir tabii.
0
roket adam
(20.02.23)
Maalesef kendime hiç hata payı vermiyorum. Halbuki biraz zaman ve hata payı versem kendime bu kadar büyük sorun olmayacak. Ne yapmam gerektiğini, çözümü biliyorum ama maalesef uygulayamıyorum.
0
🌸deveyidiken
(20.02.23)
(11)

Akıllı Saat ne kadar gerekli?

put it in your appropriate place
Birkaç kişi akıllı saat almamı tavsiye etti. Gerekli olmadığını düşündüğüm için dedim ihtiyacım yok.Kendi adıma cidden akıllı saati gerekli görmüyorum. Akıllı saat hangi durumlarda gerekli?
Birkaç kişi akıllı saat almamı tavsiye etti. Gerekli olmadığını düşündüğüm için dedim ihtiyacım yok.

Kendi adıma cidden akıllı saati gerekli görmüyorum. Akıllı saat hangi durumlarda gerekli?
0
put it in your appropriate place
(20.02.23)
Zamanında Garmin Fenix 6 almıştım ama sırf artislik olsun diye takıyorum, antrenman yaparken vücudumun verdiği tepkilerden ne yapmam gerektiğini anladığım için ona göre hareket ediyorum ama sen anlamıyorsan senin için ihtiyaç olabilir. Onun dışında benim için çok bi olayı yok antrenman falan işlerim olmasa almazdım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.02.23)
mi bandlar başlangıç için güzel. görece daha uygun fiyatlılar. eğer seversen sonrasında üst segment bişeye geçebilirsin.
0
dedim ben sana
(20.02.23)
vardı kullandım ama asıl ihtiyacım olan saat, tarih görmek ve alarm olmasıydı. O yüzden şu an sadece casio fw91 kullanıyorum. Akıllı saati aramıyorum. Ama burada önemli olan ihtiyaç.
0
hlt1985
(20.02.23)
Ben çocuk yanımdayken telefonu elime almıyorum. O yüzden çok işime yarıyor. Kim ne mesaj atmış, kim aramış görüyorum, kulağımda kulaklık varken dinlediklerimi saatten kontrol ediyorum, elim doluysa doğrudan saatle konuşuyorum vs.

Oksijen ölçümü de salgının çok korkuttuğu dönemde işime yarıyordu. Annemde kalp var, EKG’sine bakıyorum arada (en azından bir anormallik olursa fikir verebilir diye, %100 güvenilir olduğunu sanmıyorum da).

Öğretmenim, teneffüs saatlerini anımsatıcıya kurdum. Bir bakışta teneffüse ne kadar kaldığını görebiliyorum. Derste çok işime yarıyor.

Onun haricinde kalp atış hızıymış, uyku takibiymiş, adım sayısıymış vs. kullandığım uygulamalar değil.

iPhone 13 Pro / Apple Watch Series 6
0
avianthem
(20.02.23)
spor yapıyorsan egzersiz takibi güzel.
telefonun sessizdeyse bildirim olayı güzel.
adım takibi güzel.

başka da bir artısı yok pek. sürekli şarj etmek zorunda olduğun ekstra bir alet.
0
jelly bear
(20.02.23)
roket adam
(20.02.23)
akıllı saatin genel amacı telefona olan yakınlaşmayı azaltmak ve telefon sessizde bile olsa önemli çağrıları kaçırmamak.

Bu sebeple telefonu sürekli cebinizde taşıma zahmetinden kurtarıyor, telefon ekranına daha az baktığınız içni düşme , kırılma vs gibi durumlarlada daha az karşılaşmış oluyorsunuz haliyle.

Saatin uyku , oksijen takibi, vs de ekstra özellikleri de işinize yarayacaksa bu özelliklerden faydalanmış oluyorsunuz.
0
mrctrk
(20.02.23)
hiç gerekli değil tam bir yetişkin oyuncağı :) başta bir heves

almak için özel kişisel bir nedenin olmalı, iş yerinde yanında telefon taşıyamıyorsan bildirimleri görmek için ya da spor yapıyorsan

mesela açık denizde yüzerken telefonu yanında götüremeyeceğin için üzerindw kendi gps i olan bir saat gerekli, elbet başka sporlar içinde böyle iyi tarafları vardır

kendine özel bir nedenin yoksa birkaç haftalık heves sadece
0
freebird5406_2
(20.02.23)
spor için çok iyi bence hem hareket/kalori takibi hem de motivasyon için. Hatta applewatch alırsan spotify şarkılarını indirebiliyorsun ve telefonu evde bırakıp koşuya vs çıkabiliyorsun. Ayrıca uygun olmadığın bir anda tel biraz uzaktaysa saatten direk görüşme yapabiliyorsun, öesaj cevaplayabiliyorsun.

Yani spor yapan biri için bence çok mantıklı. Normal kullanım biraz keyfe keder.
0
awlmi
(20.02.23)
Ben motosikletteyken falan mail bakıyorum ya da kimin aradığını görüp ona göre açıyorum, günlük adım, ne kadar su içmişim ona bakıyorum. Bir de arayüzünü değiştirmek hoşuma gidiyor.
0
mirty
(20.02.23)
benim için tek çekici yanı envai çeşit kadran seçeneğinin olması. o olayını çok beğeniyorum akıllı saatlerin. onun harici, ben de sizin gibi düşünüyorum hocam. istisnalar harici, gerekli değil.
0
pangea
(20.02.23)
(6)

Elleri titreyenler var mı?

burnley
Merhaba. Eskiden sadece çok sinirlendiğimde ellerim titrerdi, epeydir artık normal zamanlarda da ellerim titriyor. Geçen gün içerisinde 4-5 kez tansiyonumu ölçtüm merak edip, normal çıktı.Benim gibi elleri titreyenlerimiz var mı? Bu el titremelerine iyi gelecek, geçirecek/hafifletecek türde bir şeyl
Merhaba. Eskiden sadece çok sinirlendiğimde ellerim titrerdi, epeydir artık normal zamanlarda da ellerim titriyor. Geçen gün içerisinde 4-5 kez tansiyonumu ölçtüm merak edip, normal çıktı.

Benim gibi elleri titreyenlerimiz var mı? Bu el titremelerine iyi gelecek, geçirecek/hafifletecek türde bir şeyler var mıdır? (ilaç harici)
0
burnley
(20.02.23)
Kahve içiyor musun? Bırakmak iyi gelebiliyor.
0
roket adam
(20.02.23)
@roket adam Kahve içmiyorum, günde 5 çay bardağı demli çayım var.
0
🌸burnley
(20.02.23)
el titremeleri bazen tiroid bezindende kaynaklanabilir t3 t4 içeren bir kan testi yaptırmadıysanız yapıp kontrol ettirebilirsiniz
0
mrctrk
(20.02.23)
Evet cok titriyor sonra usudum falan saniliyo ama normali bu :/
0
ala09
(20.02.23)
Kendimi bildim bileli var olan el titreme sorunumu aralıklı beslenerek çözdüm. Yıllardır hayatımda yok.
0
ruhen hastayim ben
(20.02.23)
benim ellerim sürekli titriyor. esansiyel tremor diye araştırabilirsin. tedavisi yok. sadece titremeyi baskılaması için dideral veriyorlar.
0
rahmi pinkfloydoglu
(20.02.23)
(6)

Subaru XV'yi nasıl bilirsiniz?

chicha_v2
Tipi güzel, 4x4 mükemmel, güvenlik konusunda volvo'yu aratmaz, fiyatı da Türkiye şartlarına göre fena değil ama bu aracın beni düşündüren tek tarafı motoru.1.6 atmosferik ve 115 bg bu araca yetiyor mu? Kullananlar veya eşinde dostunda olanlar yorum yapabilir mi? Bana yetmezmiş gibi geliyor test sürü
Tipi güzel, 4x4 mükemmel, güvenlik konusunda volvo'yu aratmaz, fiyatı da Türkiye şartlarına göre fena değil ama bu aracın beni düşündüren tek tarafı motoru.

1.6 atmosferik ve 115 bg bu araca yetiyor mu? Kullananlar veya eşinde dostunda olanlar yorum yapabilir mi? Bana yetmezmiş gibi geliyor test sürüşü için vaktim olmadı henüz.
0
chicha_v2
(20.02.23)
Güzel araba. Sıkıntı yaratmaz.
Atmosferik motoru kafaya takmaya gerek yok, hatta çoğu zaman ufak turbolu motordan daha iyidir, daha guvenilirdir. Çözümü daha kolaydır.

Ama Türkiye'deki sorun her yerin dağ, tepe olması. Yoksa misal Avrupa'da falan sıkıntı olmazdı genel olarak.

Ama Türkiye'de kesin olur. Ben İzmir'de hayatta kullanmazdim.
0
logisticsmanager
(20.02.23)
tr versiyonu az yakar çok kaçar kalıbına tepki olarak üretilmiş. hatrı sayılır şekilde çok yakıyor ve gitmiyor. yoksa hem japon hem 4x4 hem crossover hem az yaksa tr'de yok satardı.

bütün bu kriterleri daha çok karşılayan seçenek cx-3. ama o da c değil b suv.
0
onemoremile
(20.02.23)
Fiyatları bilmiyorum ama ben olsam illa 4x4 lazımsa suzuki vitara ya da scross alirdim.
www.suzuki.com.tr

1.4 hybrid çok güzel motor, suzuki de çok güvenilir marka. Kalite olarak süper değil ama sorun vs cikarmaz.
0
logisticsmanager
(20.02.23)
ben bizzat kullanmadım ama test sürüşüne çıkan arkadaşım kesinlikle gitmiyor araç demişti. denemekte fayda var, 115 bg atmosferik ve 4x4 üzebilir.
0
roket adam
(20.02.23)
2 yıl önce 6 ay kadar kullanıp sattım, kesinlikle gitmiyor 1.6 motor ile. Bagajı da çok küçük gelmişti bana, satıp Ford Kuga almıştım. Onun dışında güzel ve güven veren bir araba ama turbo motoru olmalıydı.
0
creepy
(20.02.23)
vitara alın basın geçin.

1.6 atmosferik 5 ileri motorlar çağdışı artık. daha büyük motorlu olsa ve ingiltere veya amerika'da yaşasan subaru al bas geç diyecektim fakat boxer motorla uğraşacak düzgün usta da türkiye'de yoktur.

vitara'nın veya kardeşi scross'un (yeni kasa olan) bir avantajı japon teknolojisi olmasına rağmen estergon macaristan'da üretilmesidir. bu yüzden parçaları hep avrupa (ön camlar macaristan, jantlar almanya gibi). bu yüzden parçası da çabuk gelir ana depolardan.

------

not 1.4 turbo benzin (hibridsiz) 4x4 vitara kullanıcısıyım. hafif bir araba, küçük de değil. romanya otobanlarında, gidiş geliş şehirler arası yollarda tır vesaire sollarken çok denedim. gerçekten başarılı bir hızlanması var. hibrid'inin de farklı olduğunu zannetmem.

not 2 diyarbakır suzuki bayisinin ustaları yakın tanıdığım. adamlar "rain bey, bu arabalar sadece bakımdan bakıma geliyorlar. kaç senedir sadece bir kere turbo değiştirmiştik bir arabada, o da bakımsızdı 1-2 senedir gelmemişti." demişti.

not 3 satış sonrası hizmetlerde çalışıyorum. iyi araba nedir, ne değildir bildiğim için zaten suzuki aldım.

not 4 mazda'lar da güzel ama benim için 2.0 skyactive motorlar hala soru işareti.
0
rain when i die
(21.02.23)
(5)

tarla satın alıp Konteyner indirme

mrctrk
Merhaba herkese, Sürekli ikamet olarak yaşamak üzere bir tarla alıp, üzerine konteyner indirme düşüncemiz var, Ege yada akdeniz tarafında düşünüyoruz. İnternetten biraz araştırma yapınca bunun için tarlanın belirli bir metrekarede olması vs gibi şartları olduğunu okudum ama işin uygulama tarafı n
Merhaba herkese,


Sürekli ikamet olarak yaşamak üzere bir tarla alıp, üzerine konteyner indirme düşüncemiz var, Ege yada akdeniz tarafında düşünüyoruz.

İnternetten biraz araştırma yapınca bunun için tarlanın belirli bir metrekarede olması vs gibi şartları olduğunu okudum ama işin uygulama tarafı nedir , şimdi 200-500 m2 arası bir tarla alıp yani imarı olmayan , etrafını çevirip ve üzerine konteynır indirip , jandarma veya belediye tarafından sorun olmadan yaşamaya başlanabilir mi ? Bunun için illaki bir izin veya ruhsat almaya gerek var mıdır, en azından gözden uzak bölgeler için.

Elektrik su konusu , çok önemli değil, elektriği solar panel ile , suyuda bir şekilde sondaj veya çekme depo suyu ile
çözeriz diye düşünüyorum.

Cevap veren dostlara şimdiden çok teşekkür ederim.

edit : bostan harici ekip biçilme yapılmayacak, amaç temel anlamda doğa içerisinde yaz kış barınma ihtiyacını karşılamak.
0
mrctrk
(20.02.23)
youtu.be

youtube'da bunu anlatan çok video var
0
freebird5406_2
(20.02.23)
5000 metrekareden fazla olan arazine 5000 metrekareden fazla olan kısmına, arazinin yola cepheli olması şart ile kanunda belirtilen metrekareyi ve yüksekliği geçmeyecek şekilde ve belediyeden ruhsat alarak bina yapabilirsin.
Bu binanın betonarme, prefabrik, ahşap veya konteyner olması sana kalmış.

Ancak trafiğe tescilli olan karavanın veya tiny housen varsa, bunları istediğin büyüklükteki bahçeye koyabilirsin.

Ayrıca sondajı sulama maksatlı yaptığını bildirip bunun için de izin alman gerekir.

Solar panelin ürettiği enerji, sondajdan su çekmen için yeterli değildir. En yakın direkten, arazine kadar dikilecek direklerin ve çekilecek hattın parasını ödemek ve sondaj suyu çekmek için kullanacağını belgelemek şartıyla elektrik alabilirsin.
0
Mirket
(20.02.23)
sit alanı olmamasına dikkat etmen lazım ayrıca, sit alanı olursa bölgenin faunasını bozuyor falan diye de dava açabiliyor belediye, tekerlekli olsa bile böyle.
0
roket adam
(20.02.23)
Tarlayi alip isleyecek misiniz?
Atik suyu napacaksiniz? Su cekebileceginiz bir yer mi? Bunun ne gibi etkileri olacak, bunlari dusundunuz mu?
0
kuehles blondes
(20.02.23)
Mirket doğru anlatmış pratikte bu koşullara uygun çok az yer var, 5000m2 üzeri olmalı ve bir cephesi yola bakmalı ve yine belli sınırların üzerinde inşa edemezsiniz ve ruhsat almanız gerekir. Karavan vs de şikayet edilirse yerel mevciler tarafından belli koşullarda yasaklanabiliyor. Gerçekten çiftçilik yapmayı düşünmüyor iseniz mantıklı değil.
0
creepy
(20.02.23)
(4)

kadıköyde mekan

lamentoftheperishingroses
kadıköyde sessiz sakin, rahatsız edilmeden uzun uzun oturabilecek bir yer biliyor musunuz? sevgililerin ayrılık konuşmasının yapılmasına uygun, yani ağlayan sevgililere, dramatik anların yaşanmasına müsait bir yer olması lazım. uzunca bir ayrılık konuşması yapılması lazım fakat ev yok. duygusal, ağl
kadıköyde sessiz sakin, rahatsız edilmeden uzun uzun oturabilecek bir yer biliyor musunuz? sevgililerin ayrılık konuşmasının yapılmasına uygun, yani ağlayan sevgililere, dramatik anların yaşanmasına müsait bir yer olması lazım. uzunca bir ayrılık konuşması yapılması lazım fakat ev yok. duygusal, ağlamalı sarılmalı enstantaneler yaşanabilir, rahat konuşabilmek ve rezil olmamak açısından :(
0
lamentoftheperishingroses
(19.02.23)
Moda sahil
0
instant crush
(19.02.23)
sessiz sakinle kimse donup bakmasin celisik oldu. ben de rihtim starbucksi tercih ederdim
0
ala09
(20.02.23)
sessiz sakin bir yerde ağlamalı ayrılık yapılır mı ya. herkes rahatsız olur. ben olsam biraz daha kalabalık bir bar seçerdim.
0
roket adam
(20.02.23)
vapura binin, üst katta açık alanda denize karşı oturun ya da demirlere tutunarak ayakta durun. beşiktaş'ta indiğinizde ayrılmış olun.
0
gabe h coud
(20.02.23)
(16)

her gün (en azından 3-4 hafta boyunca) istisnasız yaptığınız neler var?

mark greg sputnik
çok çok temel şeyleri saymıyorum. yataktan kalkmak, el-yüz yıkamak, tuvalete gitmek, yemek yemek filan gibi ama mesela diş fırçalamak olabilir çünkü toplumun büyük bölümünün herkesin günde iki kez diş fırçaladığını hiç sanmıyorum. böyle hiç aralıksız, her allahın günü yaptığınız bir şey var mı? mecb
çok çok temel şeyleri saymıyorum. yataktan kalkmak, el-yüz yıkamak, tuvalete gitmek, yemek yemek filan gibi ama mesela diş fırçalamak olabilir çünkü toplumun büyük bölümünün herkesin günde iki kez diş fırçaladığını hiç sanmıyorum. böyle hiç aralıksız, her allahın günü yaptığınız bir şey var mı? mecburi olur, rutin olur, bağımlılık olur. böyle deyince aklıma geldi sigarayı da saymayalım hehe sigara içen adam her gün içiyordur zaten.

ben düşününce aklıma haberlere bakmak dışında hiçbir şey gelmedi mesela. iki elim kanda da olsa telegram'ı açıp bi şeylere bakarım. onun haricinde yok. sizde neler var?
0
mark greg sputnik
(19.02.23)
tartılmak. her gün aynı saatte aynı giysiyle tartılırım.
0
roket adam
(19.02.23)
Sabah uyanır uyanmaz kahve-sigara.
En az 15 yıldır.
0
etna
(19.02.23)
Sabah kahve, akşam alkol.
0
msb
(19.02.23)
yatmadan önce telefona bakmak...
dedem ve ninem için versiyonu: yatmadan önce televizyona bakmak.
0
senolll
(19.02.23)
Son 15 senede falan iki gün üst üste antrenman yapmadığım bir dönem olmamıştır muhtemelen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.23)
Seks; piyano çalmak ; parkta yürüyüş ; hergğn sosyal medya ve ekşi başlık taraması ; kuaför ; aile whatsapp yazışmarı; dostlarla düzenli görğntğlü görüşme
0
gadlemler
(19.02.23)
Düzenli yaptığım tek şey spor. Bir de yakın çevremden sır gibi sakladığım bir alışkanlığım da yemek hazırlarken, çay içerken falan gizli gizli türkü dinleyip eşlik etmek :( en köylü özelliğim :(
0
ruhen hastayim ben
(19.02.23)
zipor. sabahlari limonlu tuzlu su ustune kahve. ustune de 2 litre su.
0
alperz
(19.02.23)
Spor yapıyorum.

Bi de şöyle bi alışkanlığım var, daha derinden tanımak istediğim bi müzik türü olursa, bi playlist yapıp 2-3 ay aralıksız (iş yaparken vs) her gün dinlerim. Bunu yaptıktan sonra o türün öncüleri, temelleri, deneysel çalışmalar vs. hakkında kafamda bi şablon oluşmuş olur, daha sonra o türde bir müzik dinlersem daha çok keyif alırım.
0
plutongezegendegilmi
(19.02.23)
Her gun film izlerdim. 6 subat'tan beri izlemiyorum. Biraz normallesince en hizli donecegim rutin bu. Haftalik ortalamam 10'du.
0
unidentified floating object
(19.02.23)
Sahilde yürüyüş.
0
ms brownstone
(19.02.23)
Biraz düşündüm de benim için kitap okumak sanırım. Çok yorgun da olsam, üzgün de olsam, kızgın da olsam gün içinde illa ki 4-5 sayfa da olsa bir şey okurum ki normal zamanda en az yarım saat, kırk beş dakikami ayırıyorum. Zihnimi dinlendiriyor.

Hasta olduğum zamanlar dışında içinde kahve icmedigim gün sayısı da bir elin parmaklarını geçmez.

Kedimin tuvaletini temizlemek. Yorgun olup yarın temizlerim dedigim günlerde de kendisi buna pek müsade etmiyor.

Gündeme kısaca göz atmak. 'aa bu ara gündemden uzak kaldim' insanı hiç olamadım maalesef. Tatilde bile illa ki bakarım haberlere.

Son 3-4 yıldır da yemek yaparken ya da ütü yaparken podcast dinlemek eklendi rutinime. Özellikle ütuden ölümüne nefret edip zaman kaybı olarak gördüğüm için en azından böyle değerlendireyim diyorum.
0
fraise
(20.02.23)
her sabah mutlaka du$.
her aksam yatmadan dis fircalamak, yoksa uyuyamiyorum
0
cooperr
(20.02.23)
Serbest çalışan bir konferans çevirmeni olduğum ve deprem dönemi tüm işler iptal olduğu için (eşim de afet bölgesine gönüllü gittiği için-onu niye belirttim derseniz, o gitmese idi ben giderdim kesin, ama ikimizin de yaşlı ve hasta annelerinin sorumluluğu birimizde kalmalı hep), gündelik işler ve gündem takibi haricinde, evde dağınıklığı yok etmeye karar verdim, her gün bir dolap, çekmece, kitaplık rafı vs gibi şeyleri komple boşaltıp, sıfırdan derli toplu yerleştiriyorum.
0
cedilla
(20.02.23)
kahve-dus-köpek gezdirme-kosu
0
abi bi dizi buldum on numara
(20.02.23)
kitap, kahve, gece yatmadan duş (iki güne bir saç yıkamak), araba kullanırken podcast dinlemek, cildimi temizlemek / nemlendirmek, annem ve sevdiceğimle görüşemediğim günler telefonla konuşmak
0
lapetite
(20.02.23)
(9)

Müteahhitlere operasyon

stavro
Müteahhitler gunah kecisi secildi gibi geliyor mu size de? Müteahhitin gunahi yok demiyorum, onları savunmuyorum ama ciddi şekilde hedef sasirtiliyor benim gordugum. Olay tamamen mutahhit ekseninde dönüyor. 80-90 tane mutahhiti apar topar göz altina alindi, kimi hava alanında kimi tekneyle kacarken
Müteahhitler gunah kecisi secildi gibi geliyor mu size de? Müteahhitin gunahi yok demiyorum, onları savunmuyorum ama ciddi şekilde hedef sasirtiliyor benim gordugum. Olay tamamen mutahhit ekseninde dönüyor.

80-90 tane mutahhiti apar topar göz altina alindi, kimi hava alanında kimi tekneyle kacarken vs haberlerde üstüne basa basa yer veriliyor da olay müteahhitten ibaret mi sorusu geliyor hepimizin aklina.

Kamuoyunda bu soru soruldugu icin adalet bakani da oyle bir sey yok tum sorumlular inceleniyor, kimin ihmali varsa ihmalde kimin parmağı varsa herkes cezasini alacak vs diye aciklama yapti ama haberde müteahhitten baska bir sey yok. Müteahhitten baska goz altina alinan duymadim ben var mi duyan?

Hatta adalet bakani sadece muteahhit değil derken bile izinsiz tadilat yapan vs. diye sayiyor, dikkat ettim saydıklarınin icinde denetleme yapacak olan ixin verecek olan onaylayacak olan otoritelerin yetkili merciilerin ve kisilerin adini bile anmiyor.

E şimdi bariz hedef sasirtilmiyor mu bi bana mi öyle geliyor? Bu adamlara kim izin verdi, efendime soyleyim iskan midir imar midir her neyse bu izinleri kim verdi kim denetledi kim onayladi bununla ilgili hicbir şey yok. Müteahhitten baska tutuklanan, gözaltına alinan veya ifadesi alinan fuydunuz mu ben duymadim.

Müteahhitlere çökerek mileltin gazi alınıyor resmen böyle goruyorum ben yanlis mi görüyorum?
0
stavro
(19.02.23)
her zamanki olaylar, tarihe bakılınca anlaşılacaktır. dünün üzerine çökülenleri bugünün milletvekilleri. bugün hedef saptırılarak üzerine çökülenler yarın ödüllendirilirler.
0
gule gule
(19.02.23)
Gölcük depreminde de kabak Veli Göçer adlı bir müteahhidin başına patlamıştı.

tr.wikipedia.org
0
Mirket
(19.02.23)
müteahhit o yapılan işin yasal sahibidir. oradan başlanması normal. eğer diğer kişilere uzamazsa bir yanlışlık var diyebiliriz ama şu an çok erken bunun için.
0
roket adam
(19.02.23)
Elbette müteahhit tek sorumlu değil. Ancak ülkede biraz parayı bulan kebapçı, kırtasiyeci herkes müteahhit oluyor. Parti gözetmeksizin ülkedeki belediye meclisi üyelerinin, encümen üyelerinin çoğu müteahhit. İmarı belirleyen encümen, encümen müteahhit. Yönetim değişirse hayat cennet olacak yorumlarını aşağıdaki haberi okuyarak tekrar gözden geçirin lütfen. Halkta kafa değişikliği kendiliğinden olmayacak, cezalar ve esnetilmeyen kurallar ile topluca terbiye edilmemiz şart. Bir de barınma yatırım aracı olmaktan çıkarılmalı.

www.birgun.net
0
zihua
(19.02.23)
Üç zarf hikayesi, ama burda ikinci zarfın bolca kopyası var, aç aç bitmiyor :)
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(19.02.23)
bazı işlerin proje müellifleri de alındı. şu anki sistemde müteahhit ya ceza almaz ya da en az cezayı alır. esas sorumlular; belediye, zemin etüt firmaları, yapı denetim, proje müellifleri vs. yapıların yıkılış şekillerine göre bu adamlar ceza alacak.
0
b1020
(20.02.23)
soruşturmaya müteahhitlerden başlamak işin doğrusu. zaten bu müteahhitten başlayarak gerisi çözülebilecek bir mesele. sırasıyla işin belediye yönü, imar müdürlüğü ve çalışanları gibi yerel yönetim ve bürokrasi bağları da soruşturulup bulunması gerekiyor. ve müteahhitler buradaki kilit kişi. özel yapıya dair yasal temsilci/yüklenici onlar. dikkat ederseniz 100+ müteahhit gözaltına alınırken hepsi tutuklanmış değil. soruşturma böyle bir şey zaten. ifadeler ve gözaltılar sayesinde soruşturma ilerliyor. şuan gözaltına alınanlar veya tutuklananlar sadece müteahhitler değil bu arada.

şu aşamada salt müteahhite yükleniliyor gibi kesin bir sonuç çıkarmak mümkün değil çünkü henüz tamamlanmış bir durum yok.
0
pardus
(20.02.23)
@b1020
İste ben de diyorum ki bunlarin hic adi gecmiyor.


Yani bu isin belediyeye imar mudurlugune bilmemnerelere gidecegine bunlarin da ceza alacagina inancınız var mi mesela? Bunu sinyalleyen bir hareket bir ibare gördünüz mu? Ben bilmediğim icin soruyorum. Bu bahsettiklerinizin de ceza alacagina nasil ikna oldugunuzu ogrenmek istiyorum aslinda.

Bunlar da ceza almali teknik olarak ama bu farkli, alacaklar mi almayacaklar mi konusu farkli.


Yukarıda da bahsettim, benim nacizane gordugum hedef sasirtiliyor ve apar topar gozaltilarla milletin gazi alınıp dikkatler dagitiliyor. Arkaplandaki sorumlular bir sekilde kaynayip gidecek goruntusu goruyorum ben su an. Ben durumu yanlis okuyorum belki bilmiyorum...
0
🌸stavro
(20.02.23)
memurlarda farklı bir durum var yalnız. memur ifadeyi hatırladığım kadarıyla ilk amirine veriyor. ayrıca vali soruşturmaya gerek yoktur vs gibi karar alırsa memur götü kurtarıyo.
0
b1020
(21.02.23)
(4)

Powerbank

tulumba
Selam,Powerbank için ne kadar bütçe ayırmalıyım? Fiyat algım sıfırlandığı için ne uygun ne pahalı ayırt edemiyorum. Ekşi'de Anker marka powerbank genelde önerilmiş. Tip Cli anker powerbank bir tane buldum internette. Fiyatı da 800 tl. Sizce bu paraya daha iyi bir şey alınır mı? Ne önerirsiniz?
Selam,

Powerbank için ne kadar bütçe ayırmalıyım? Fiyat algım sıfırlandığı için ne uygun ne pahalı ayırt edemiyorum. Ekşi'de Anker marka powerbank genelde önerilmiş. Tip Cli anker powerbank bir tane buldum internette. Fiyatı da 800 tl. Sizce bu paraya daha iyi bir şey alınır mı? Ne önerirsiniz?
0
tulumba
(19.02.23)
type-c, power delivery (yüksek watt) falan işin içine girince fiyat artabiliyor ama 18w telefonu hızlı şarj edebilen powerbanklerin 10000mah olanları 300-500 lira arası, 20000mah olanları 800-1000 lira arası benim gördüğüm.
0
nhk ni youkosu
(19.02.23)
Benim bulduğum 10000mah. Type c istememin sebebi telefonun girişi type c. www.amazon.com.tr
0
🌸tulumba
(19.02.23)
usb-c'den çıkış veriyor mu emin olamadım ben. Bazı ürünler sadece oradan şarj oluyor, bazılarında hem şarj oluyor hem dışarı şarj edebiliyor.

Amazon'daki bir görselde sadece iki Usb-A'yı gösterip dual output demiş. Ama iphone 12 şarj et görselinde de usb-c'yi göstermiş.

Bu arada baseus / ugreen vb. marka usb-c to usb-A kablo alıp onunla kullanabilirsiniz herhangi düz powerbanki. Usb-c'den c'ye şarj olsun diyorsanız oradan çıkış verdiğine emin olun. Millet trendyol vb. yerlerde yorumlarda yazmış olabilir.
0
nhk ni youkosu
(19.02.23)
20 binlik intuos mu ne aldık daha geçen 450 civarına. amazon’da vardı. dandik bi powerbanka hiç 1000 falan vermem zaten kaybolup gidiyor. usb c girişi çıkışı her türlü giriş çıkış kablosu da üzerinde.
0
roket adam
(19.02.23)
(3)

kiralık ev arayışı sorunu (erenköy-sahrayıcedit ... )

orpheus
bu bölgelerde kiralık ev arayışımız var. hatta depremden önce karar vermiştik ama bu kadar acele etmiyorduk, şimdi sorun şu.ciddi (30k ve üzeri) pahalı ev tutmadıkça giderek ev tutmak imkansıza yakınsıyor. geçen hafta 17.5k anlaştığımız ev başkasına verildi, 19k olan benzer daireye yetişemedik, şimd
bu bölgelerde kiralık ev arayışımız var. hatta depremden önce karar vermiştik ama bu kadar acele etmiyorduk, şimdi sorun şu.

ciddi (30k ve üzeri) pahalı ev tutmadıkça giderek ev tutmak imkansıza yakınsıyor. geçen hafta 17.5k anlaştığımız ev başkasına verildi, 19k olan benzer daireye yetişemedik, şimdi 21k altında kimse kapıyı açmıyor, o da yetmiyor 21k tamam diyoruz. ertesi gün 23 verdiler tuttular deniyor. fiyatlar yetişemediğimiz bir hızda yükseliyor.

sahibinden ve hürriyet emlağa bakıyoruz, gittiğimiz yeni apartmanların yöneticisine veya apartman görevlisine ulaşıp biraz sohbet edip telefon bırakıyoruz başka kiralık olursa diye.

1-2 ay beklemek mantıklı mı diyeceğim, bence bu sürede o evler 26-28 bandına kadar çıkacak. böyle bir sarmal içine girdik çıkamıyoruz.
0
orpheus
(19.02.23)
Maalesef öyle o ve benzer bölgede deprem sonrası kiralık ev arzı cok az. O bolgede inatciysaniz bir an önce tutmak en iyisi.
0
Mcfly
(19.02.23)
hocam tüm istanbul’un yaşamak istediği bir bölge sonuçta. 18-19’a buluyorsanız da binanın yaşına falan baktırın derim fiyat iyi geldi gözüme. 1. derece deprem bölgesi olduğu için eski evlerde oturmayın sakın o tarafta.
0
roket adam
(19.02.23)
Vay be Erenköy kazasker tarafında 750 liraya 3+1 evde oturuyordum öğrenciyken 2015 yılında:)
0
fakat
(19.02.23)
(5)

iphone 11 alınır mı?

kornisch
Merhabalar.Çıkalı neredeyse 3.5 sene geçmiş cihaza 17k verip alınır mı? Fiyatların daha da artmasından korktuğum için bu fiyatı bile kaçırmak istemiyorum. Yoksa 2-3 ay bekleyip yurtdışından 13 getirtme düşüncem de vardı. Sizce ne yapmalıyım?Şimdiden teşekkür ederim.
Merhabalar.

Çıkalı neredeyse 3.5 sene geçmiş cihaza 17k verip alınır mı? Fiyatların daha da artmasından korktuğum için bu fiyatı bile kaçırmak istemiyorum. Yoksa 2-3 ay bekleyip yurtdışından 13 getirtme düşüncem de vardı. Sizce ne yapmalıyım?

Şimdiden teşekkür ederim.
0
kornisch
(19.02.23)
Dün aldım. Mediamarkt'a eski telefonumu verdim, Iphone 11 +şarj adaptörüne 11.000 tl verdim çıktım. Telefoncuların 3.500 tl verdiği telefonuma 4.700 tl +1.250 tl de iphone 11 aldığım için iskonto verdiler. Buyback kampanyası devam ediyor, niyetiniz varsa düşünün derim.
0
yosta
(19.02.23)
ben olsam almazdım. oled ekranı yok ve artık hakim teknolojisi eskimeye başladı bence.
0
suicmeyenadam
(19.02.23)
Ben ilk çıktığında almıştım. Aşırı hor kullandım performansında düşüş yaşamadım hiç. Ama şu an telefon alacak olsaydım almazdım, neticede eski telefon.
0
ruhen hastayim ben
(19.02.23)
çok eskidi. şu an en f/p iphone modeli 13 128 gb gibi geliyor. 14 ile aynı işlemciyi kullandığı için büyük olasılıkla diğer iphone'lara göre daha uzun süre güncelleme alacak.
0
signore
(19.02.23)
Alınmaz. 11 çok eskidi. En az 12 almanı öneririm.
0
roket adam
(19.02.23)
(7)

Starlink'in olayı ne?

msb
Adam 50.000'e yakın uydu göndermiş.Ciddi para harcıyor sanırım bu olaya.Arada sırada gökyüzünde görünen garip cizimlere "starlink onlar hele hele" demek haricinde çok cahil kaldım bu konulara.Savaştır afettir ihtiyaç duyulan istisnai durumlar haricinde bu naneler ne amaçla kullanılıyor? Elon Musk'ın
Adam 50.000'e yakın uydu göndermiş.

Ciddi para harcıyor sanırım bu olaya.

Arada sırada gökyüzünde görünen garip cizimlere "starlink onlar hele hele" demek haricinde çok cahil kaldım bu konulara.

Savaştır afettir ihtiyaç duyulan istisnai durumlar haricinde bu naneler ne amaçla kullanılıyor?

Elon Musk'ın bu işten mevcut kazancı ne?

twitter.com
0
msb
(19.02.23)
kablolu olarak erişilemeyen çok ciddi bir coğrafya var o coğrafyaya internet veriyor.
savaş afet de diğer kullanılan durumlar işte
0
roket adam
(19.02.23)
Abi savaşı afeti kimsenin önemsediği yok yav, elinin altında dünyanın en hızlı veri transferini yapan bi sistem var, dünyada bunun bir üstü yok. Misal her şeyin "hız" olduğu finans piyasasında 10 ms avantaj sağlayan cihaza sahip olan o dünyanın kralı olur, bu cihaz da o avantajı sunuyor sana.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.23)
@forvet uydu internetinin en büyük dezavantajı gecikme :D savunacağın son nokta bu. starlink fiber internete kıyasla bariz daha yüksek pinge sahip olur. starlinkin olayı altyapının yeterli olmadığı, hala dial-up adsl vs. kullanılan yerlerde veya hiç altyapı olmayan yerlerde, ne bileyim denizin okyanusun çölün ortasında kullanılabilmesi. ve diğer uydu internetlerine kıyasla daha hızlı olması. performans anlamında fiberin rakibi değil.
0
konetsu
(19.02.23)
sayıca fazla olmasının sebebi hareket halinde olmaları, kapsama alanını genişletmeyee çalışıyor

yine de elon'a hakkımı helal etmiyorum
uzayı kirletmeye hakkı yok
her yer manyetik dalga oldu
0
bir soru sorcam
(19.02.23)
Fiber kablonun diğer ucu devletin elinde, ama uyduya müdahale edemiyorsun.

Devlet olarak gidip bi site/içerik engelleyeyim, iletişimi gözlemleyeyim falan desen mümkünatı yok, Elon Musk'ın eline bakacaksın mecbur. Muazzam bi güç.
0
plutongezegendegilmi
(19.02.23)
pluton kısmen doğru olabileceği durumlar var ama tamamen engellenemez de diyemeyiz. bu da bir isp ve resmi olarak burada hizmet vermek için bazı şartları kabul etmesi gerekebilir. sen uyduya bağlanıyorsun sonra uydu yerde bir istasyona bağlanıyor oradan sonra normal internet şeklinde ilerliyor. türkiyede istasyon olmazsa sen bi şekilde gerekli alıcıyı temin etsen ve kullanabilsen bile gecikme yüksek olur performansı kötü olduğundan pek tercih edilmez. ground station sansürlendiğinde de yine erişim engellenebilir. sihirli bir şekilde dünya üzerindeki tüm sunuculara direkt uydu ile bağlanmıyorsun. uydu sadece seninle starlink istasyonu arasındaki bağlantıyı kuruyor.

atıyorum savaş olur o durumda karşıt fikirliler erişim sağlayabilsin diye gider avrupadaki bir istasyona yönlendirir türkiyedeki kullanıcıları o durumda sansürü bypass eder ama normal işleyişinde resmen hizmet verdiği herhangi bir ülkede sansürlemiyorum ben diyip yönetime karşı çıkması zor. normal bir ispden pek farkı olmaz.
0
konetsu
(19.02.23)
şurda yazmıştım: eksisozluk.com
0
orpheus
(19.02.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.